Diecinueve

2.2K 106 55
                                    

Dün O'nu ailemle tanıştırmıştım, ilk başta erkek sanmışlardı, sürekli sorular sormuşlardı ve rezil olmuştum. Ama o bozuntuya vermemiş, her seferinde güç verircesine elimi sıkmıştı. O'nu hakkedecek ne yapmıştım? Bilmiyordum, duvarlarını az da olsa geçmiştim, O bana iyi geliyordu ama ben.. O'na iyi gelmiyordum, ama o bunu umursamıyordu.

Ertesi gün okula gittiğimde tüm gün boyunca Bera'yı görmedim, okula gelmemişti. Tüm gün boyunca içim içimi yemişti meraktan. Çünkü normalde devamsızlık yapan birisi değildi.

Son teneffüste kendimi tutamayıp sınıfına gittim ve en yakın arkadaşlarından birine nerede olduğunu sordum. Aldığım cevap kahrolmama yetmişti.

"Annesi ve babası sırf babasının Bera'nın görüntüsünden rahatsız olduğu için kavga etmişler, her gün olmasa da babası hep başına kakarmış ve her yerde söylermiş. Dün de bardağı taşıran son damla olmuş ve babası Bera'ya "Senin gibi bir evlat istemiyorum, daha kendine hayrın yok ki bize ne hayrın dokunacak?" gibi bir cümle kurmuş ve bunları bana telefonda söyledi. Ağlıyordu."

Gözlerim dolmuş bir şekilde sınıftan çıktım ve hemen Bera'yı aradım. Derse girmeyecektim, o orda perişanken ben burda vakit kaybedemezdim.

Üçüncü çalışta açtı. "Efendim birtanem?" diyerek, sesi çok kötü geliyordu ve gülümsemesine ayrı aşık olduğum bu kızın, ağlamış olma ihtimali bile beni mahvederken gerçekten ağlamış olması derinden yaralıyordu. Derin bir iç çektim, kelimeler boğazıma düğümlenmişti o an.

"Sen ağladın mı?" lafı çıktı en sonunda ağzımdan.

Yutkunma sesi geldi, ardından hıçkırık sesi, kalbim ağrıyordu onu ağlarken hayal ettikçe.

"Ada ben bunları hakkedecek ne yaptım? Sırf ruhum erkek olarak doğdum ve özgürlüğüme kavuşmak istiyorum diye bütün dünya bana düşman resmen. Söylesene ben ne yaptım bunları hakkedecek?" sözleri çıktı ağzından hıçkırıklarla karışık. Kahroldum bir kez daha.

"Güzelim telefonda olmaz yanına geliyorum. Birazcık sabret çıkışta direk yanındayım. Ağlama tamam mı? Söz ver bana."

"Söz."

Gülümsedim ve diğer hattan kapanma sesi geldi.

2 saat sonra çıkış vakti geldi ve adresini ezberlediğim eve gittim. Apartmana girip merdivenlerden çıkarken aklımda O'ndan başka hiç kimse yoktu. Kapıyı çaldım ve kapı açıldı. Gözleri kıpkırmızı bir Bera karşıladı beni. Çok ağlamıştı.

Hemen ayakkabılarımı çıkarıp içeri girdim ve sarıldım O'na. Kokusu beni kendimden geçirirken babası geldi aklıma ve bir anda sinirlendim.

"Hani ağlamayacaktın." dedim boğuk bir sesle yüzüm boynuna gömülü olduğundan. Bir kez daha hıçkırık sesi geldi ve ben tekrardan çok çaresiz hissettim.

Bera'nın odasına geçtik daha sonra birlikte yatağa oturduk.

"Anlat hadi birtanem dök içini."

Suratıma baktı bir kaç saniye boş boş ve yere çevirdi bakışlarını.

"Babam... kabullenemiyor beni. Nefret ediyor benden ve bunu kaldıramıyorum."

"Hiçbir baba kendi evladından nefret etmez, edemez ki birtanem. Sadece alışması için zamana ihtiyacı var."

"Annemle benim yüzümden araları bozuk ve sıkıyor canımı. Ada ben bunları hakketmedim gerçekten, sırf kadın bedeninde sıkıştığım için ve özgür kalmak istediğim için ben bunları hakketmedim. Tanımadığım yüz binlerce kişi benden nefret ediyor, bu nefreti daha fazla kaldıramıyorum."

"Seni ağlatan her şeyden nefret ediyorum." dedim, başı dizimdeydi, saçlarını okşuyordum.

"Ben bu hayatı istemiyorum Ada, ben her yerde nefrete maruz kalmak hor görülmek istemiyorum." gözünden yaşlar bir bir firar ederken, gülümsemesi silinmişken kalbim sadece hıçkırıklarının arasında eziliyordu. Gözünden gelen yaşları sildim bir bir.

"Kendimi farkettiğim andan itibaren hep kendimden, çevremden ve tanrıdan nefret ettim Ada, ait değilim ben bu bedene biliyorum, tanrıda biliyor. Sırf bunun yüzünden acı çekiyorum. Babam, en çok yanımda olması gereken kişiyken sırt çeviriyor bana. Bu çok kötü anlıyorsun değil mi?"

Dolan gözlerimle birlikte tavana çevirdim suratımı ve ben de izin verdim yaşlarımın bir bir intihar etmesine. Dayanamayıp kaldırdım Bera'yı ve yüzünü, hayatım boyunca her an görmek isteyeceğim tek yüzü, avuclarımın içine aldım. Gözleri yerdeydi, göz çevresi teni bembeyaz olduğu için kızarmış dudakları şişmişti. Sanat eseri gibiydi bir gülümsemesi eksikti.

Dışardan bakılınca soğuktu ama sırlarının günahlarının ve kimseye anlatamadığı dertlerinin olduğunu her zaman biliyordum, çünkü ben onun sadece dış görünüşüne değil kalbine de bakıyordum.

"Bak bana." dedim kısık sesle. Aniden gözlerini gözlerime sabitledi, kalbim deli gibi atıyordu.

"Gülümsemenden mahrum bir dünya düşünemiyorum ışığım." dedim, dudakları yukarı kıvrıldı, gülümsemesinden öptüm ben de kuş tüyü gibi bir öpücüktü.

"Seni o kadar güzel seveceğim ki birtanem, hiç kimsenin nefreti bu sevginin önüne geçemeyecek, çünkü bu sevgiye bir tek sen değersin biliyorum." dedim tekrardan kısık sesle. Gülümsemesi genişlerken kafasını göğsüme yasladım, saçlarına burnumu daldırdım.

"Sana aşığım." cümlesi çıktı dudaklarından iyice incelmiş sesiyle. Kalbim dayanamayacak raddeye geldiğinde kalp krizi geçiriyorum sandım.

"Kalbin çok hızlı atıyor." dedi başını kaldırıp suratıma bakarken.

"Bende yarattığın etki tam olarak bu işte sevgilim." dedim gülümseyerek. O da güldü. Ölene kadar gülümsemesinde yaşayabilirdim.

Biliyorum baya uzun bir süre geçti bölüm atmayalı, bahanem falan da yok hem. Sadece bekledim, doğru zamanı bekledim sanırım bilmiyorum. Ama beklemek doğru geldi.

Tam 6 gün sonra ben de onun gibi trans adayı oluyorum ve bütün her şey bitiyor. Yazmaya devam etsem mi etmesem mi diye çok düşündüm çünkü sevgilisi var ve çok güzel seviyor, kalbim ezilse de katlanıyorum. O kız gibi olamayacağım hiçbir zaman biliyorum ama bi an için kendimi inandırmıştım üzgünüm.

Bu da benim hikayem işte, hiç kazanmadığım birini sonsuza dek kaybettim.

"... ve seni sevdiğimi unutma. Başka bir yer varsa orada görüşürüz belki. Yoksa da seni tanımak benim cennetimdi zaten."

Bu paragrafı sana ithaf ediyorum C, başka hayatlarda daha uygun şartlarda belki görüşürüz birtanem.

Yokluğum süresince de 8k'ya kadar çıkmışız, minnettarım size, iyi ki varsınız🖤

Yb, sizi seviyorum.♡

08.06.19

Magical (girlxgirl)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin