-Taeyeon, kızım hadi uyan. Okula gec kalıcaksın.
-Peki.
Yataqdan kalkdım. Kendime düzen verib, annemin yanına gitdim.
-Merhaba Annew. Merhaba Babi.
-Günaydın Tae~i.
Hızlı şekilde kahvaltımı bitirib okula gitdim.
Unutdum... Ben Kim Taeyeon. 19 yaşındayım. Annem, Babam ve ben Amerikadan bura taşınmışdıq. Bu gün ilk kez yeni üniversitede olucam. Babam bir biznesmen. Annem ise babama şirketde yardım ediyo. Ilk kezde orada bir-birlerini sevmişler. Buraya taşınmağıma cok sevindim. Benim Tiffany, Seohyun, Sunny, Yoona, Irene ve Krystal adlı cok güzel arkadaşlarım var.
-Taeyeonnn
-Fanyy. Nasılsın?
-Iyi sen?-Bu zaman biri bana carpdı. Adamın yüzüne bakdığımda şoka girmişdim.
-Nasılsın Taeyeon?
Karşımda Byun Baekhyun duruyor. Kendisi benim babamın şirket arkadaşının oğlu. Hep benimle dalga gecer, divarla yüzleştirerdi. Ben onu Amerikada burakdım. Amma qıcıq burayada geldi.
-Sen ne arıyorsun burda?
-Bende iyiyim canım.-diye üniversiteye girdi.
-Ouu~Byun Baekhyun... Hala seviyormu?
-Ne sacmalıyosun. Öyle şey yok. Öyle şey hiç söylememiş.
-Haraketlerden belli. Hadi sınıfa.
Sınıfa girdiyimde:
-Taeyeon.. Şimdide sınıf arkadaşım.
Yaaa şakamı yapıyorsuz?
-Cocuklar sınıfa iki yeni öyrenci geldi.
-Merhaba ben Kim Taeyeon. Umarım anlaşırız.
-Ben Byun Baekhyun. Bu kıza yaklaşmayın. Kafasında problemleri var-diye acaib yüz yapdı.
Her kes güldü ve beni YİNE kötü duruma saldı.
-Taeyeon ve Baekhyun. Siz birlikde oturun.
Bravo!
