Narsist Prenses

Narsist Prenses-2

“Demek Arcan Savur’un adamlarını haklayan sizmişsiniz.”Dedi.Bir ses yana döndüğümde okulda hiç tanımadığım biri yanımdaydı…

….

Kafamı yanımda ki çocuğa çevirdim. “Sen bunları nereden biliyorsun hem kimsin? ”Dedim. Bana yamuk bir gülüş gönderdi. “Ben dün teklifini kabul etmediğin çocuk.” Dedi ve elini okul göleğimin cebine sokunca sigaramdan çıkan duman onun yüzüne gelmişti. Cebimdeki paketten bir sigarada o aldı ve yakıp derin bir nefes çekti. Yüzünü bana döndü. “Ahhh hadi ama beni istediğini böyle mi dile getirecektin peki dün ki teklifimi neden kabul etmedin?” Dedi ve hemen peşinde piç gülüşünü de unutmadı. Bir dakika ya ben şimdi bunu mu geri çevirmiştim? Her şeyi kavramam için biraz düşündüm ve onu inceledim dalgalı siyah saçları ve kahve gözlere sahipti. Ah tabi birde o taş gibi vücudunu da unutmamak lazım. Ağzımdan akan salyaları temizledim. “Ne seni istemesi?” Dedim. Bana şaşkın ve bir o kadarda alaycı gözlerle baktı. “Nasıl yani sigara içiyorsun da bunun anlamını bilmiyor musun?” “Sigara içerken kurallar olduğunu sanmıyorum.” “Ahh. Tamam ben öğreteyim. Eğer dumanı birinin yüzüne üflersen bu onu istediğin anlamına gelir. Bunun gibi.” Dedi. Ve sigarasından derin bir nefes alıp yüzüme üfledi. Ben daha olayı kavramadan banktan kalkıp yürümeye başladı. “Ne yaptığını sanıyorsun, hem bana daha olayı nereden öğrendiğini ve adını söylemedin böyle kaçabileceğini mi zannediyorsun seni piç herif ?” Topuklarının üstünde donup bana yine o yarım ağız gülümsemesini yolladı. “Yiğit. Sorularının cevabını kendin bulman gerek Çığılcık.”

…

Son derse gelmiştik sonunda ve projelerimizi seçecektik. ‘Proje’ bu kelimenin güzelliği beni benden alıyordu. Tamam yapması zor ve insanı uğraştırıyordu fakat en azından derslerden kalmanı önlüyordu. Yavaş adımlarla hocanın yanına gittim .”Evet Çığıl sen hangi konuyu seçiyorsun buradan bulabilirsin.” Dedi ve elime kağıdı uzattı. Eveeet listenin aşağısına doğru inerken en kolayı buldum. “Bunu yaparım hocam.” “Tamam Çığıl 3 hafta zamanın var sonra bana getirirsin.” Hoca bunları derken ben sırama geçmiştim bile. Sabahtan beri aklımda Yiğit mi her neyse onun dediklerindeydi. Bunu nereden biliyordu ve niye kendim bulmamı istiyordu. Ah tabi yaptığım aptallığı da unutmamak lazım sen elin oğlunun yüzüne sigarayı ne diye üflersin Allah aşkına Çığıl. Ama nereden bilebilirdim ki? Hem oda aynısını yaptı içimdeki arsız kız ihiihihi diye gülüp taklalar atarken ayağına çelme takarak onu yere düşürdüm. Tamam yakışıklıydı. Hem kendi demedi mi sorularının cevabını sen bulacaksın neden biraz onu sinir etmeyeyim.(piç sımayl yaparak sahneden ayrılır :D)

Zil çaldığında koşarak dışarı çıktım onu bulmam lazım. Sağa sola bakarken…İşte! Oradaydı arabasına biniyordu. Bu çocuğun ehliyeti var mıydı ki neyse. Koşarak onu doğru gidiyordum. “Heeeyy! Yiğit bekle.” Şaşırmışçasına bana bakıyordu. Onun yanına geldiğimde. “Çığıl?” “Seninle konuşmam lazım.” Dedim nefes nefese. “Tamam gel bin arabaya eve de bırakırım seni.” Bir şey demeden arabaya bindim. Uzun bir süre sessizlik oldu. Sessizliği bozan da o oldu. “Evet Çığıl anlat bakalım.” Boğazımı temizledikten sonra konuşmaya başladım. “Şimdi birincisi o olayı nereden öğrendin? Evet bu soruyla başlıyorum.” Dedim ve ona döndüm. Yine o gülüşü attı ve başladı. “Evet Çığıl bende önceden o işlerdeydim. Ama dediğim gibi önceden. Hem Arcan benim kuzenim.” Evet tüm Dünya durmuştu ve başımdan aşağı bir kazan su dökülüyordu. “Sen onun kuzeni misin ama nasıl buldun ki hem öğrendin ben inanamıyorum.” “Sakin ol Çığıl anlatacağım. Merak etme ona bunu söylemeyeceğim biraz çeksin it. Hatırlar mısın bilemem ama o gün şapkayı almak için oraya gelmiştin. Orada gördüğün kişi bendim. Sadece merak etmiştim ve oraya gittiğimde sen oradaydın zaman anladım Arcan’a kafa tutan bücürün sen olduğunu.” “Bücür mü?” Alayla gülerek ona baktım. “Eğer bücürsem şimdiye kadar beni bulmuştu değil mi?” “Bulurdu fakat sen çeteden çıkmışsın bile yoksa korktun mu seni bücür he?” Ahhh! Bu gerzek sınırlarımı zorluyordu. “Korkmak mı ciddi misin Yiğit? Sende her dakika onların arkasını toplasaydın ve bir noktadan sonra sıkılsaydın çıkardın. Haksız mıyım?” Bir an düşünceli oldu ve sessizlik yine hakimliğini sürdürmeye başladı. “Beni Bulut kafede indirir misin?” Kafasını evet anlamında salladı ve kafenin orada durdu. “Saol Yiğit.” Dedim ve inmek için kapıyı açıyordum. “Çığıl numaranı verir misin?” Ona ‘ne diyon ballısı’ bakışı atarken o ise.. “Sonuçta öğrenmek istediğin daha çok şey olabilir hem bugün beni istediğini söylemiştin bunu da gerçekleştiririz ne dersin?” “Seni koalalar faksın derim Yiğit defol” Dedim ve arabadan indim kıkırtısın duyabiliyordum. Hızla kafeye girerken korna çalıp uzaklaşmıştı. Yine her zaman ki yerime geçtim ve Şafak’ı bekledim. Geldi ve karşıma oturdu. “Naber Çığıl.” “Doğrusu hiç iyi değil Şafak.” Bana ‘yine ne bok yedin lan götöş’ bakışı attı ve ben ona her şeyi anlatmaya başladım.

….

“Hadi kızım şimdi Arcan Yiğit ile kuzen ama Yiğit pek onu sevmiyor ve telefonunu istedi yetmediği gibi senide istemiş ne oluyor?” Dedi evet Şafak’ın tepesi attı anlatmasa mıydım buraları ama saklayamam ben ne yapıyım illa birine anlatmam gerek akşam uyuyamam. “Ya öylesine diyor Şafak ya boş ver neyse ben eve gidiyorum hadi görüşü.” “Dikkatli git canım.” Dedi ve alnımdan öpüp işine geri döndü. Bir taksi durdurup evin yolunu tarif ettim. Parayı uzatıp arabadan indim çantamdan anahtarı çıkarınca kilidi açıp eve girdim. “Anneeee evde misin.” “Buradayım Çığıl ne bağırıyorsun. Git elini yüzünü yıka gel yemek ye baban geç gelecek bu akşam.” “Tamam geliyorum.” Yavaş adımlarla odama çıktım. Kıyafetlerimi değiştirip elimi yüzümü yıkadım. “Gel otur hadi anlat bakalım nasıl gidiyor okul?” Resmen 1.dönem bitiyor ve annem şimdi soruyor. “Bugün projemi aldım falan öyle anne işte.” Çatalımla salatadan kocaman parça alıp ağzıma attım. “Aslında Çığıl sana güzel bir haberim var duyunca havalara uçacaksın.” Merakla gözlerim büyürken telefonumun mesaj sesi gelmişti. “Neyse sen devam et anne.” “Hani  Derin var ya Leyla teyzenin kızı.” “Anne Derin kaç yıllık arkadaşım onu mu tanımayacağım.” “İşte onlar da bu semte taşınacaklarmış.” “Nasıl yani Konya’dan taşınıyorlar mı? Ciddi misin anne yoksa şakamı?” Annemin yüzünde kocaman bir gülücük oluştu anladım. Bu ciddiydi. Derin’e gelirsek oda Şafak gibi çocukluk arkadaşım hatta Şafak’ı da tanıyor yani üçümüz samimiydik ta ki o Konya’ya gidene kadar. Kızlara pek güvenemiyorum bundan dolayı çoğunlukla erkek arkadaşım var. Belki de onlar beni kız gibi görmüyordur. Kısacası Derin benim en yakın kız arkadaşım da denebilir .Yemeği yedikten sonra odama geçtim saat 23.36 fakat hala uykum yoktu bilgisayardan The Vampire Diaries’ı açıp tekrar izlemeye başladım. Dizide favorim Damon fakat Stefan’da çok tatlı ama…Gözlerim yavaş yavaş acımaya başlamıştı. Saate baktığımda 02.49. Bilgisayarı kapayıp yatağıma girdim. Telefonumdan yine mesaj sesi gelmişti. Mesajlar bölümüne girip mesajı okudum.

-Selam Çığıl Beni Özledin Mi?

                                        ‘Y’

-Hadi ama numaranı bulamayacağımı mı zannetti?  Yoksa sende beni mi düşüyorsun.?

                                         ‘Y’

Tabi ki de mesajın atanın Yiğit olduğunu anlamıştım. Numarayı telefonuma kaydettikten sonra bende cevap yazdım.

-Siktir git Yiğit uykum var ne seni düşünmesi.

Anında cevap gelmişti.

-Sana iyi uykular Bücür. ;)      

 İviiiiit canlarıımm :DSADS Geçen bölüm bayağı okunmuş şaşırdım.Her girdiğimde yükseliyordu falan evin içinde kızıldereli dansı yapıyodum.:DSSDAA Okuduğunuz için çokk ama çooookk teşkürler :) Ben bu kadar düşünmemiştiiğmm (Duygulandım mkk ) :DSDAAS 

Evet çok saçmaladığmm :Ddsdsa İnşallah beğenirsiniz canllarım bide yorum ve vote biraz çık artsa çık gzll olırdıı :DSADSA Minicik miinaacık :DFDS Neysee hepinizi lavıyoomm kisildiniz :DSDSA