Country Humans Çizimlerim & Hikayelerim

Fransa x Almanya

Merhaba wıbfjje yeni kitabım tutmadığı için buradayım yine. Yine kitaba başlıyıcağım.

Normalde İngiltere ile Fransa'yı shiplerdim fakat içime doğdu ve bunu yazmak istedim .-.

Bu sefer konu tarihten gitmeyecek özür dilerim.

Fransa: ♂

Almanya: ♂

Almanya

Önümde bir 35x50 çizim kağıdı ve elimde 4B bir kalem. Kalemi tutan elimin üstünde bir el. O elin sahibi de lanet olsunki 2 yıldır hoşlandığım çocuk.

Böyle bok gibi kaldığım anlardan nefret ediyorum. Eli elimin üstünde ve elim deli gibi terliyor. Yanlız elim değil her yerim de terliyor. Ve bütün aklım onun elimin üstündeki uzun, ince parmaklı eli. Bana öğretmen edasıyla karakalem tekniğini öğretiyor. Ve hem onu dinleyip hemde ele odaklanmaya çalışıyorum. Şu an bok gibi kaldım. Bok gibi bir cennetteydim.  Konuştuklarını dinliyorum. Fransız aksanı onu hayli tatlı ve çekici yapıyordu. Bazen ne dediğini anlamıyordunuz ama ağzından anlamadığınız kelimeleri bile güzel. Sanki hiç bilmediğiniz bir şakıyı dinliyordunuz, şakıyı anlamıyorsunuz ama ritme kaptırmışsınız kendinizi. Anlamak için tekrar tekrar dinliyorsunuz lakin sonuç yine aynı hiçbir şey.

"Hey ! Beni dinliyor musun? 2 saattir konuşuyorum. "

"Pardon, dalmışım. "

Elimin üstündeki elini kaldırdı. Kaldırmasıyla nedense kendimi çıplakmış gibi hissetim. Fakat kaldırdığı eller çenemi buldu. Çenemi tutup nazikçe yüzümü ona çevirti. Bu sayede kehribar gözlerim ile deniz mavisi gözler buluştu.

Harbiden boktan bir cennetteydim.

"Deli gibi terlemişsin, iyi misin ?"

Hiçbir bok söleyemedim. Yine.

"Camı  açayım mı ?"

Kafa salladım ve camı açarken onun arkasını kesiyordum. Bana dönmek için hareket edince hemen başımı dünyalar harikası kıçını kesmeyi bıraktım. Size biraz sapık gibi görünüyor olabilirim hadi ama insan biraz kaçamak yapmalı değil mi ?

Fransa sandalyesini çekti ve yanıma oturdu.

"Nerde kalmıştık ?"

"Bana karakalemi öğretmiştin. Teknik resime geçicez sanırım."

Sonra hatırladı ve

"Ah, evet."

Ve saatlerde bakabileceğim basit bir şekilde sırttı. Başkalarına göre basit benim için yürek ısıtıcı bir sırıtma.

Sonra ikimizin gözleri masadaki cetfeli aramaya başladı. Masada yoktu, belki yere düşmüştür diye masanın altına göz attım. Tahmin ettiğim gibi yere düşmüştü.

Eğildim ve masanın altındaki cetfeli aldım. Masanın altından çıkarken. Fransanın bana daha doğrusu arkama (Ne olduğunu anladınız siz  ( ͡° ͜ʖ ͡°) ) baltığını fark ettim. Birden bana cehennem ateşini andıran bir sıcak bastı. Kurduğum düşler biraz kirli olabilir fakat fazla utangaç ve ruhsal olarak acınılası biriyimdir. Ve bu duruma fazla tepki vermemde bunu açıktıyordur herhalde.

-

Teknik çizimide bitirmiştik.

Ama sadece aklımda bir soru vardı gözü mü kaymıştı yoksa ciddi manada arkama bakıyormuydu ?

"Teknik çizimi anladın değil mi ?"

"Hı,hı .."

Sevgiyi hiç tatmamış biri olarak ve ruhsal yapımdan dolayı sevdiğim çocuğa fazla utangaç davranıyorum ve bu halimden nefret ediyorum.