Eve gelmiştim çok yorgundum çok halsizdim sanki tüm dünyanın yükü omuzlarımdaydı kıpırdayacak halim yoktu neredeyse...
Tam odamın kapısını açmıştım ki annem seslendi yine markete gidecektim sanırım her zaman ki gibi...
"Kız git bana içki al bi de çiğdem iki ekmek 3-4 yumurta da al."dedi. Aslında pek içki içen biri değildi bazen hafta da bir bazen de iki hafta da bir içerdi...
"Ama anne çok yor-"annem sözümü kesti.
"Sana gitmek ister misin ya da gideceksen diyen oldu mu ha!? Hadi çabuk ol!"dedi annem. Babam öldükten sonra bunalıma girmişti depresyondaydı.
"Peki para?"dedim.
"Çekmecenin üstünde"dedi.
Parayı cebime sokup çıktım biraz yürüdükten sonra ara sokağa girdim. Arkamdan hızlı ayak sesleri duyuyordum bir an da kolumu birinin tutup hızlıca duvara doğru çekmesiyle afallandım. Bu benim bugün yanlışlıkla tuvalete girdiğimde bana sert bir şekilde konuşan çocuktu. Hani tuvalette olupta cevap vermeyen çocuk. Ortalık çok sessizdi sadece nefeslerimizin sesleri vardı. Çocuk bir süre bana baktıktan sonra iki elini de duvara koydu ve beni hapsetti.
"Selam güzellik senin adın neydi Imm İdil miydi neydi?"dediğinde 1-2 saniye algılayamadım ilk önce. Nerden çıkmıştı bu şimdi ya beni mi takip etmişti.
"Sanane?"diye bir kelime çıktı ağzımdan. Ya bana vurursa yok ya o bana hiç bir şey yapamaz.
"Sana adın ne dedim"dedi sert bir ses tonuyla. Hızlı nefes almaya başlamıştım bıraksa da gitsem...
"İ-irem"dedim titreyen sesimle. Sırıttı. Neden sırıtıyor pişmiş kelle gibi.
"Ben de Berk"dedi.
Ben hiç cevap vermeyince tekrar sert haline büründü ve devam etti.
"Bir daha Merve'ye bulaşmıyacaksın anladın mı beni!?"dedi yüksek sesle korkudan sıçramıştım.
"Be-ben tanımıyorum bile"dedim. Allahım yardım et lütfen. Ne zaman gidecem ben burdan ya!
"Tuvalette sigara içerken o söyleme dediği halde söyleyeceğim demişsin. Şimdi git sıkıyorsa şöyle."dedi. Nerden çıkmıştı bu şimdi hiç bir şey dememiştim tamam dan başka ne yapsam suçtu.
"Ben öyle bir şey demedim."dedim. Yavru kedi gibi gözüküyorumdur büyük ihtimalle korkmuş bir yavru kedi.
"Ama merve öyle demiyor şimdi ben kardeşime mi inanıyım yoksa 1 günlük gördüğüm kaşara mı inanıyım?"dedi. Ben ne yaptım şimdi ya. Gitmiş kıskandığı için farklı anlatmış.
"Bana kaşar diyemezsin"dedim kendimden emin bir o kadar da korkak bir şekilde.
"Dersem ne olurmuş?"dediğinde hiç bir şey demedim. Hemen onun kolunu ittirip markete doğru yürümeye başladım.
"Bir daha Merve'ye bulaştığını duyarsam bu senin için iyi olmaz"dedi arkamdan. İyi ki arkamdan kolumu tutup tekrar beni döndürmemişti. Döndüreceğini sanmıştım.
Markete girip annemin istediklerini alıp çıktım sonra bakındım hala bura da mı diye yoktu... Eve doğru gitmeye başladım.
Eve varmıştım cebimdeki anahtarı çıkarıp kapının kilidine soktuğum an yerde bir kağıt gördüm. Alıp açtım bu kere farklı bir düz yazıyla şöyle yazıyordu;
- Yanlış kişiye bulastın bir daha kardeşimden seninle alakalı bir şikayet duyarsam seni bu okulda okutmam dediğimi de yaparım.
Yazıyordu. Zaten herkes beni okuldan attırmak çabasındaydı. Ne istiyorlardı ki benden? Ben okulda sadece dersle sınavla uğraşan biriydim. Her teneffüs test çözüp yüksek not aldığım için sürekli kopyası, zeki görünüp hocanın gözüne girebilmek için sürekli test çözüyor filan diyorlar ve bana pekte iyi davranmıyorlardı.
Kağıdı buruşturdum ve hemen içeri girdim. Kağıdı hemen montumun cebine soktum ve montu astım.
"Kızım gel arkadaşın gelmiş seni bekliyor!"dedi Annem. Yoksa... yok ya niye gelsin... niye gelmesin?
Sert bir şekilde yutkundum ve yavaşça içeri doğru yürüdüm.
Niye eve gelsin ki?...
İçeri girdiğimde tahminlerim doğru çıkmıştı. Elinde bir kitapla bana bakıyordu pekte kitap değil gibiydi... Annem de karşısında ki koltukta oturmuştu.
Hemen ayağa kalktı ve kitabı bana doğru uzatıp "Al" dedi. Kitabı aldığım gibi arkasına dönüp anneme "iyi akşamlar" deyip evden ayrıldı. Annem de gittiği gibi;
"Sonunda biriyle arkadaş olmuşsun hiç olmayacaksın sanmıştım"dedi. "Hem de ilki de erkek hoş-"annemin sözünü kestim.
"O benim arkadaşım filan değil olmayacakta"dedim ve hemen odama gittim. Kita- bir dakika bu benim günlüğümdü bu kadarı da yuh artık gizlice günlüğümü mü almıştı? Hemen içine baktım bir şey yazmış mı diye... son sayfasında bir şey yazıyordu ve o yazmıştı yazıdan anlamıştım.
- Ne kadar düz bir yaşamın var iğrenç diğer sayfalarını yazmana bile gerek yok bence direk ( // ) bu işareti koy her sayfaya yeter. Sıkıcı şey...
2. Bölüm Sonu
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tüm Defterleri Kapatın!
Teen Fiction"Şükür et ki babana söz verdim lise'yi okutacağıma tutturdu o lise'yi okuyacan diye yoksa şimdiden vermiştim seni yatılı liselere!"dediğinde ne olduğunu anlamamıştım her şey normal gidiyordu. Ben bir kaç şey almak için markete gidip gelmiştim sonra...