ｓｔｒａｎｇｅｒ ｇｕｙ -נıκøøκ-

βα$κε†βαll

Tae sorumu görürsün diyerek geçiştirmişti ve biz de Basketbol sahasına girmek üzereydik . Spor salonuna giden kapıyı açtığımızda tribünlere giden yer basket sahasının yanından geçiyordu.Ve bu basket oynayan çocukları daha yakından görebilmemi sağlamıştı. Yanımdan çok hızlı geçen  sarı saçlı bir çocuk gördüğümde şaşırmıştım çünkü boyu hemen hemen bana yakındı.Daha sonra Hoseok ve Tae gülümseyerek yanımdan geçen çocuğa baktılar ve tribüne ilerlemeye devam ederken bağırdılar ''Bastır Yoongi'' bense o arada durmuş basket oynayanları izliyordum ki bir anda görüş açım yüzüme çarpan basket topuyla bulanıklaşmıştı.Gözlüğümün yere düştüğünü sesten anlayabiliyordum. Gözlüksüz de görebiliyordum ama uzak biraz bulanıktı sadece. O sırada uzaktan bulanık siyah bir adamın yaklaştığını görmüştüm. Ve yakınlaştıkça netleşen siyah saçlı çocuk gözlüğümü bana uzattı ve uzun süre yüzümü inceledi gözlüksüz fazlasıyla çirkin göründüğümden emindim. O yüzden olabildiğince hızlı bir şekilde gözlüğümü alıp Tae ve Hoseok un yanına oturmaya gittim.

Basket maçını izlerken Tae ve Hoseok sürekli Yoongi isimli çocuğa tezehürat yapmışlardı. Bir de Jungkook a yapıyorlardı fakat onun sahadaki hangi çocuk olduğunu hala anlayamamıştım.Ta ki diğerlerinin arasından uzun boyuyla sıçrayıp smaç basan çocuğu görene kadar bana gözlüğümü uzatan çocuğu ... tribünden şaşkın sesler yükselirken Tae nerdeyse ayaklanmış çılgınca alkışlıyordu. Hoseok ise rezil oluyoruz ifadesiyle onu sakinleştirmeye çalışıyordu. 

Daha sonra zilin çaldığını duyduğumuzda ilk ayaklanan bendim ve sınıfa girmiştik. Fakat alışık olduğumun aksine hiç kimse yerinde oturmuyordu etrafta geziniyordu. O arada bir çocuk bize koşarak geldi ve Hoseok u omuzlarından tutarak salladı ''ders boşmuş kaçalım mı''

Kaçmak mı? en son ne zaman yapmıştım 4.sınıftaydı sanırım o yılın yaz tatili evden çıkmama cezası aldığımda ise bir daha hiç yapmamıştım

Hoseok gergince elini ensesine attı '' ah ben bugün eve ne kadar geç gitsem o kadar iyi ben almayım o yüzden''

Tae de onaylayarak ''Hoseok aşkım buradaysa ben de kalıyorum o zaman '' dedi ve çocuk garip bakışlarıyla uzaklaşırken Hoseok Tae nin omzuna yumruk atıyordu'' insanların yanında yapma şöyle diyorum sana''

Son derse yaklaştığımızda Tae ve Hoseok yine tartışmaya tutuşmuşlardı

''Ya takmışsın sarıya ne olur sen de kırmızı yapsan''

''ben sana sarı yapacağım dediğimde bana katıldın sonra kırmızıya döneklik yaptın , Ben miyim suçlu?''

ben hafif kıkırtılar bırakırken Tae bana dönerek yalvardı

''Jimin baksana Hoseok a kırmızı yakışmaz mı??''

biraz Hoseok  un yüzüne baktıktan sonra 

''yakışır fakat sarı daha çok yakışır'' dediğimde Hoseok zafer gülüşü ile Tae ye bakıyordu

Tae ise yalandan ağlayan bir sesle söylendi

''hain'' ben seslice gülerken Tae duraksadı ve yüzümü uzunca inceledikten sonra şeytani bir gülümsemeyle yanıma yaklaştı.Ani duygu değişimlerini yakalamak imkansızdı.

''Belki de sen kırmızı yapmalısın Jimin ''

''Bb..ben mi?''