Unutamassın

2 0 0
                                    

Unutmak için uğraşırsın günler, geceler, hatta haftalar ve aylarca. Tam unuttum artık dediğin an bir koku gelir burnuna. Önce ciğerlerine oradan kalbine gelir, kalbinde küllenmiş olan ateşe bir rüzgar misali eser ve küllerden koca bir yangın oluşturur. Kabuk tutan yaraların kanar, kanı dursun üzerini kapatırsın ama durmaz. Sen üzerine toprak attıkça yaralarının, tuz basmışcasına yanar yaraların. O kadar acır ki canın nefes almayı unutursun. Gözlerin yanmaya başlar, bir ıslaklık hissedersin yanaklarında. Gözünden yine senden izinsiz yaşlar akmaya başlar. Önce çektiğin acıdan ne olduğunu anlayamazsın. Sonra nefes almaya başlarsın acıya alışırsın. Ardında o kokunun geldiği yöne bakar ağzına hangi küfür gelirse sayarsın. Ama acın hafiflemez, açılmıştır bir defa yaraların. O bir iki saniyede burnundan geçen koku sana günlerce acı çektirmeye yeter. O kokuyla canlanır bütün anılar gözünün önünde. Önce yaptıklarınız gelir gözlerinin önüne yüzünde aptal bir tebessüm oluşur. Sonra yapamadıklarınız gelir aklına, yapmak isteyipte yapamadıkların. Ah ulan ne vardı çekip gidecek, ne vardı başka bir tene dokunacak yetemedim mi ben sana dersin. Kendine kızarsın sevdirememişim ki kendimi diye, insan ekemediği yürekte yeşeremezmiş bundandır ya sana neden sevmedin diyemeyişim. Bundandır ya sen giderken gitme diyemeyişim..
Bir merhabalık kalsaydın ya belki daha az acırdı canım...

Prenses Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin