touch my soul | jaeyong ✓

special episode

taeyong:
dokuz kutu bebek bezi,
on dört tane mama,
ve sekiz tane ıslak mendil almanın nesi zor?

jungyoonoh:
elimdeki ağırlıkları gördükten sonra konuş
ellerimi hissetmiyorum
ve bunu hak edecek ne yaptığımı da bilmiyorum

taeyong:
neyi, anlayamadım?
oh tanrım çok fena zırlıyor
jaehyun yalvarırım çabuk gel

jungyoonoh:
argh
şu küçük şey...
onu bazen benden daha çok sevdiğini düşünüyorum
sanırım yine saçmalamaya başladım, ha?

görüldü 12.00

jungyoonoh:
taeyong?
beş dakika daha dayanmalısın

—

"Niye bu kadar ağlıyorsun ki?" Bebek yine zırlamaya başladığında Taeyong anlına şaplak attı. Başının çatladığına yemin edebilirdi.

"Derdin ne? Dişlerin mi çıkacak?" Taeyong bebeğin ağzını bir daha kontrol etti. Yaptığı her şeyi unutuyor gibiydi. Ümitsizdi, kesinlikle.

Kapının zil sesi duyulduğunda Taeyong nefesini rahatlamış bir şekilde verdi. Şimdi susacaktı işte. Sonunda sessizlik olacaktı ve Jaehyun'la beraber yalnız kalabilecekti. Aynı eski günlerdeki gibi.

"Getirdin değil mi?" Taeyong heyecanını gizleyemedi.

"Sorma bile." Jaehyun elindeki ağır poşeti yere koyduğunda Taeyong bez kutusunu yırtıp hemen eline bir bebek bezini aldı. Altını pislettiği için ağladığı kesindi.

Taeyong bebek bezini Jaehyun'a doğru tuttu. Onunla uğraşmak istiyordu. "Değiştirmek ister misin?"

Jaehyun iğrenir gibi bir bakış attı. Bu kesinlikle mide bulandırıcıydı. "Hayatta olmaz—" Taeyong Jaehyun'un sözünü kesip elini tuttuğunda Jaehyun Taeyong'un elindeki sıcaklağı hissetti.

Sanki göğsüne doğru sıcak bir şey akıyordu. Bu her ne zaman Taeyong ona temas etse oluyordu. Sanki aşırı dozdan dolayı patlayacakmış gibi hissediyordu.

Taeyong ile Jaehyun evleneli aylar olmuştu. O günden bu yana Taeyong her gün bakıcılık yapıyordu, Jaehyun'un ise kendi şirketi vardı. Bu yüzden birlikte geçirdikleri gün sayısı gittikçe azalıyordu ve Jaehyun onu özlediğini dile getirmek istiyordu ama bir şey onu itiyordu. Bunun ne olduğunu bilmiyordu.

Taeyong bezi Jaehyun'un eline tutuşturduğunda gülümsedi. "Başarılar."

Jaehyun burnunu tuttuğu için sesi boğuk çıkmıştı. "Bunu nasıl almamı bekliyorsun?!"

"Önce bebeğin bezini aç sonra bezi yukarıdan aşağıya çek," Taeyong ciddi ciddi söyleyince Jaehyun bakakaldı. "Ne? Sen değiştireceksin, ciddi söylüyorum."

Jaehyun talimatlara uyarken aklına bir şey geldi. "Bir şartla değiştiririm."

"Hm?"

"Birlikte geçirdiğimiz gün sayısı gittikçe azalıyor ve...ve ben bu durumdan nefret ediyorum. Sadece biraz birlikte vakit geçirmek istiyorum—"

Jaehyun'un susmasına neden olan dudaklarındaki baskı içinde bir şeylerin kıpırdamasıyla son buldu. Sadece birkaç saniyelikti. Ama etkisi bütün vücudunu ele geçirecek kadar güçlüydü.