SENİ İLGİLENDİRMİYOR!

670 68 17
                                    

-Söylesene ne yaparsın? 

-Bu seni ilgilendirmez JEON JUNGKOOK...

Kafe sahibi bize doğru gelmeye başladı.Oldukça sinirli görünüyordu sanki kafeni yedik Allahı'm...

Kafe sahibi: Eunha burada bir sorun mu var!

Eunha:Yok efendim küçük bir tartışma çıktı onlarda şimdi gidiyordu zaten!!!

Kafe sahibine sahte bir gülümse atıp Eunha'ya da yandan bakış atıp  çıktım o lanet yerden.

Arkamdan ayak seslerinin geldiğini işittim.Kim olduğunu az çok tahmin edebiliyordum ona gününü göstericektim.Tam arkamı dönecektim ki bir kol beni çevirdi.

Jungkook: Hey!Sen ne yaptığını sanıyorsun!

Lisa: Sana ne be!Sal beni.

Jungkook:  Ne demek sana ne !Milletin ekmek parasını kazandığı işi basmak da ne oluyor hiç vicdanın yok  mu senin?Dua et kovulmadı.

Lisa: Bak sal yoksa!Tacizci var diye bağırırım!

Kolumu daha da sıktı. Bırakıp bırakmamak arsında kalmıştı en sonunda burnundan soluyup kolumu saldı. Ve eller ceplerde arkasını dönüp gitti. 

Ay götüm!Bide triplenerek gidiyor  işim gücüm yok bir de seninle uğraşıcam.

................................................................................................................................................................

Jisoo'dan...

Her  yerde Lisa'yı arıyorum. Şu an onun evindeyim ve telefondan onu arıyordum annesi bana meraklı bir şekilde gözlerini bana dikmiş beni izliyordu. Ah neredeydi bu?

Aradan bir kaç saat sonra Lisa eve gelmişti. Ne haltlar yediğini sorunca yine beni geçirtmişti.

Ona bunun hesabını soracaktım ama şimdi annem çağırıyor.

Neyim var neyim yok topladıktan sonra evden çıktım.

Biraz yürüdükten sonra bir mahalle sokağına gelmiştim ve yanımda duran ev aşık olduğum çocuğun eviydi. Kim Taehyung' un evi.

Eve biraz baktıktan sonra iç çekip yürümeye devam ettim ki karşıdan o gelmesin mi?

...

Allah'ım ne yapıcam? Yanda ki çalılara mı atlasam ne? Yüzüne nasıl bakarım? Kalbim  neden bu kadar hızlı atıyor? Ben galiba eriyorum.

Tam karşımdaydı ve bana yaklaştı, gözlerimin içine baktı ve:

"Jisoo...Jisoo'ydu değil mi?"dedi. Daha ismimden bile şüphe ediyor.

-E-evet.

"Şey dün soyunma odasında gördüklerin hepsi bir yanlış anlaşılmaydı tamam mı? E-Eunha ile aramızda hiç bir şey yok. Acaba bu gördüklerini kimseye yaymasan olur mu?"

-Birini öpmeye çalışmanın neresi yanlış anlaşılma olabilir ki?

"Bak orası seni ilgilendirmez sadece kimseye söyleme!!!"Bunu daha sert bir şekilde söylemişti.

Sinirimden gözlerimi devirdim ve histerik bir gülüş attım.

-Çok geç!

Yanından geçerken bilerek koluna çarptım. Oysa o donup kalmıştı. Arkasına dönüp:

"N-ne demek çok geç!"

Onu takmadan yürümeye devam ettim.

Ettim ama sol tarafım sanki bıçaklanmış gibiydi. Gözlerim dolmuştu ve boğazım yanıyordu içimden içimden ağlamamak için hıçkırıyordum.

Yüzsüz pislik gelmiş bir de önümde seni ilgilendirmiyor diyor tabi ben kimim ki?

Kim Jisoo kim ki?


Size bir soru soracağım buna siz karar verin?

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Size bir soru soracağım buna siz karar verin?

Eunkook mu? Lizkook mu?

Bir de hikayenin gidişatı iyi mi severek mi okuyorsunuz?

OY vermeyi unutmayın!

SİZİ MORLUYORUM...










İKİYÜZ (Vsoo)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin