Darker Than Black - Chat Noir (Miraculous Special Fanfic Series-1)

7

Angel'ın çığlık attığı tarafa gidebildim mi? Hayır. Ona her ne olduysa onu kurtaramamıştım. Aptal babamın aptal adamları beni kollarımdan tutup çekiştire çekiştire babama sürüklediler. Elime değmemeye dikkat etmişlerdi. Dehşet içindeydim zaten, sürüklemek kolay olmuş olmalı. Babama gittiğimde ise durumun ne olduğunu anladım...

~
Chat etrafı gözlemliyordu. Etrafta incelenecek çokça makine dışında bir şey yoktu; ipucu, herhangi bir saçmalık... Hiçbir şey. Gabriel'ın konuşmasına fırsat vermeden söylenmeye başladı.

"Angel'a ne yaptın baba?"

Sessizlik.

"Ona ne yaptın dedim!"

İkinci defa bağırınca Chat, Gab cevap vermek zorunda kaldı.

"Bahsettiğin kişiyi tanımıyorum oğlum, o küçük odada kalmak belki seni halüsinasyonlar görmeye itmiştir." dedi soğuk bir sesle. Oğlum kelimesi bile sıcak değildi, içten çıkmamıştı.

Chat düşündü. Halüsinasyon kelimesi aklında yankılandı. Anlamını bilmiyordu belki de. Bir anda kelime anlamıyla birlikte aklında belirene kadar bu düşünceden emindi. Kelimenin anlamını kavrayınca sinirlendi. Belki odada duydukları halüsibilmem ne olabilirdi ancak kesinlikle koridorda duyduğu çığlık, halüsibilmem ne değildi. Çığlık atmak istedi, bağırmak istedi... Yapamadı. Neden yapmak istediğini de bilmiyordu; zihninde sinir, kızgınlık kelimeleri yankılanana kadar.

Chat sinirliydi.

"Baba ben... Ben çok sinirliyim. Lütfen Angel ile konuşmama izin verin." Elinin aldığı yumruk şeklini sıkarak söylemişti bunu. Korumalar hemen yerlerini almışlardı. Gabriel'a zarar vermesine izin vermezlerdi asla.

"Oğlum, dediğin kişiyi tanımadığımı söylemiştim." dedi Gab öncekine nazaran daha sıcak bir sesle.

"Yalan söylüyorsun!" diye gürledi Chat. "Söylediğin her şey gibi!"

"Bana oğlum demiştin..." diye devam etti hüzünlü sesiyle. Oğul kelimesinin değerini kavramıştı o odada. Çok değerli bir kelimeydi, içten söylenince.

Bu kelimeyi sevse bile Chat kimsenin oğlu değildi. Chat'e kimse değer vermiyordu. Bu kelimeye aşırı değer verse bile bağırdı "Ben." diye başladı. "Senin." duraksadı. Derin bir nefes aldı. Kırgın ve kızgın sesiyle bağırarak devam etti "Oğlun değilim!"