5

583 79 49
                                    

Onu odaya kapattıklarının farkına varmasının üzerinden 3 gün geçmişti. Odadan çıkmak istiyordu ancak yapamıyordu. Garip bir kilit sistemine sahipti. İç tarafta ne Gabriel'ın fotoğrafını yerleştirdiği gibi sensörler ne de eski tarz kapı kilitleri vardı. Kapı kırılmıyordu aynı zamanda, baya sağlamdı. Sadece 3 yaşında olsa bile onun sığamayacağı derecede penceremsi kuçuk bir yer vardı. Yemekler oradan geliyordu. Tukenmek bilmeyen yemeğin nereden geldiğini merak etmişti açıkçası, birkaç kez girmeyi denemişti oraya ancak başarısız olmuştu.

Chat bu 3 gün içinde çok şeye kafa yormuştu. Düşünmek için zamanını en çok harcadığı olay ise babasıydı. O iyi biri miydi kötü biri mi? Chat'i seviyor muydu yoksa sevmiyor muydu? En önemlisi iyi ve kötü neydi? Nasıl ayırt edilirdi? Chat bu kavramların hepsini nasıl biliyordu?

Bu sorular hala aklını kolaçan ederken Chat buraya kapanmasından beri 4.defa uykuya dalmıştı.
...

"Chat! Chat!" Bir kız sesi.

"Chat? Sen Chat'sin değil mi? Adını bu diye duydum..." dedi ses.

Chat konuşmaya çalıştı. Yapamadı. "Chat beni duyuyor musun?" Sesin kim olduğuna hala kanaat getirememişti. Hiç tanıdık gelmiyordu ancak huzur vericiydi. Garip bir huzur vardı sesin içerisinde. Arkadaşçıl, garip bir huzur. Chat cevap veremese bile mutlu olmuştu. Sese bir isim vermişti.

*Angel.

...

Yavaşça nefes aldığını hissetti... Gerçekliğe döndü, sadece bir rüyaydı. Huzurlu bir rüya olsa da mantıksızdı. Sesini asla duymadığı birini rüyasında göremezdi, bunu bir şekilde biliyordu. Mantıksız olsa bile rüya olması gerekliydi, bu ses geçirmez odada böyle bir sesi duyması imkanlı gelmiyordu. Bu huzurlu sesi hiç duymamış olsa bile kimsenin yanından bile geçmediği -en azından Chat'in hiç ses duymadığı- bu odada huzurlu bu sesi dışarıdan nasıl duyabilirdi? Tekrar düşündü, her şeyin mantıksız olduğu bu birkaç yılda tek düşündüğü mantık hatası bu muydu yani? Uyumak istedi... Sesi tekrar duymak istedi.

Odada dolanmaya başladı. 3 gün boyunca odadan çıkmamıştı, odayı gezmeye de vakit bulmuştu. Kare, küçük bir odaydı işte. Belki gizli bir kapı vardır diye aramıştı ancak yoktu. Küçük ve kıvrak bedeniyle her yere sığabileceğini düşünmüştü ancak düşündüğü gibi olmamıştı. Kaçış yolu yoktu. Tek istediği bu odadan çıkmaktı... Chat'i huzursuz eden bir seçenek daha vardı. Onu huzursuz etse bile geriye kalan tek seçenek olduğu için onu seçmek zorundaydı, Kaçamadığına göre biri gelip onu alana kadar bu odada kalmaya mahkumdu. Belki de huzurlu sesin sahibi onu buradan çıkarırdı. Kendini o sesi bir daha duymak için uyumaya zorladı. Tek istediği sesi duyup ona cevap vermekti ancak bir daha hiçbir zaman uykuda o huzurlu sesi duyamayacaktı...

~



*Angel:Melek

Darker Than Black - Chat Noir (Miraculous Special Fanfic Series-1)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin