Böyle davranmama şaşırmış olacak ki.
"Ne oldu.Neden böyle bir tepki verdin ki şimdi anlamadım?"
"Neden mi..?"
"Hey...siz neler dönüyor orada.Siz nasıl benim dersimi suiistimal edersiniz, çıkın dışarı."
"Ama hocam.."
"Çıkın dedim.!!!" Sıfırcı yaptı yine sıfırcılığını.Suze ile dışarı çıktık.Bu kız cidden...Tanrım, neden ben.Çöp kovasını tekmelediğimde ben bile kendime şaşırmıştım.Genelde bu kadar sinirlenmem ve sinirlensem de çöp kovalarını tekmelemezdim.Bu kız da kim böyle.Bana neden "Benimle çıkar mısın?" diyor.Daha tanışmadık bile.Hem..Hem.Ahh.. Tamam biraz abarttım galiba yani sınıfın önünde öyle bağırmamalıydım.İkimizi de rezil ettim.Buna inanamıyorum.Bu kız bana hiç iyi gelmedi anlaşılan.Hemen ondan uzaklaşmalıyım.Bahçede turlarken onunda beni takip ettiğinin farkında değildim.Fark etmemle birlikte.Ona dönüp anlamsız bakışlarımı attıktan sonra.
"Ne istiyorsun?" diyebildim.
"Seni." Dediği anda ağzım ve gözlerim tekrardan açıldı.Suze ise kıkırdayıp.
"Sakin ol..sadece takılıyordum.Ben seninle arkadaş olabileceğimizi düşünmüştüm.Açıkçası verdiğin tepki hayatımda gördüğüm en komik tepkiydi.Sahi o kadar saf mısın sen?"
"Saf derken?"
"Yani..ne bileyim işte.Mesela en basitinden hayatında hiç kimseyle çıktın mı?"
Bu bana biraz tuzak soru gibi gelmişti.Doğruyu söyleyip rezil olmak vardı işin ucunda.Sonra bunu tüm okula da yayabilirdi.Çünkü o haklı ben hayatımda hiç kimseyle çıkmadım.Çıkmayı bırak ben bir kızın gözlerinin içine bile bakmam.Yani bakmazdım.Bu sabaha dek.Yani Suze gelene dek.Normalde bir kızın gözlerine okadar uzun süre bakamazdım.Ama Suze'a bakabildim.Şans eserimiydi bilmiyorum ama onda beni çeken bir şeyler var sanki biz...biz yüzyıllardır tanışıyormuşuz gibi hissediyorum.Tamam biraz saçma..hatta biraz değil bayağı saçma.Ama size hiç böyle bir şey olmadı mı ki? Her neyse.
"Be..n.Benn...Ya..niii...şeyyy..."
"Ciddi olamazsın."
"Ciddiyim.Ben bugüne kadar tek bir kızla bile çıkmadım.İstersen bütün okula yayabilirsin.Umurumda değil."
"Saçmalama.Ben seni neden rezil etmek isteyeyim ki.? Hem ben bu huyunu çok sevdim.Yani şaşkın halin çok hoşuma gidiyor.Bence biz arkadaş olabiliriz.Haa...ne dersin? Olmaması için bir sebebimiz yok öyle değil mi?"
Tanrım bu..buu .Ahh...Sözün bittiği yerdeyim.
"Pekala.Pekala.Yalnızca lütfen, rica ediyorum artık sus"
"Teklifimi kabul ettiğin için en azından bir ödül hak ettin.Ödülün benim suskunluğum."
Ardından göz kırptı.Ve oturmak üzere olduğum bankta hemen yerini aldı.Onda garip olan bir şeyler var sanki.Neden bilmiyorum ama o bana farklı geliyor.Diğerlerinden...
.....................................................................................................
Okul çıkışında nihayet eve gidip dinleneceğim derken Suze beni ite kaka bir pastaneye soktu.Her ne kadar istemesem de aslında bu fevri tavırları biran olsun hoşuma gitti ve Suze cidden şirin kız diye düşündüm kendi kendime fakat bunu asla ona söyleyemezdim.Ah.. bazen bu utangaçlığımdan nefret ediyorum.Ama sanırım bu özelliğim olmasaydı bende diğerleri gibi olurdum.Asla onlar gibi olmak istemiyorum çünkü hepsi kendini beğenmiş ve egoları tavan insanlar.Sanırım ben.. ben böyle iyiyim yaa..
Bana kendinden bahsetti .Ama yok böyle bir bahsetme yani neredeyse tüm sülalesini anlatacaktı ben engel olmasaydım.Biraz kaba olduğumu biliyorum ama bana da hak verin benimle daha önce kimse böylesine yakınlaşmamış konuşmamıştı.Yani o ilk ve bende ister istemez ona karşı şüpheyle yaklaşıyorum elimde olan bir şey değil bu yani.Beverley'a yeni taşınmışlar.Buraya Newyork' tan gelmişler.Şehir hayatı onları sıkmış mı ne o yüzden şehirden uzaklaşmak adına buradalar.Bana her ne kadar anlamsız gelse de bu konuda bir yorum yapmadım.Sadece onu dinledim.18 yaşındaymış.Evet tahmin ettiğiniz gibi.Bir yıl kaydını dondurmuş ve burada yeniden başlamak istemiş.Neyse.O konuşmaya devam ederken gözüm bir anlığına saatime kaydı.
"Tanrım..."
"Ne.. Ne oldu?"
"Saat şuan 7 Suze.Ben bu kadar geç kalmazdım eve annem..beni merak etmiştir.Tanrım ona haber vermeyi bile unuttum.Benim gitmem gerek sonra görüşürüz Suze."
"Peki ama şey.."
"Neyy... yine ne var?"
"Telefon numaran?"
"Ee.. ne olmuş telefon numarama?"
Tanrım ben cidden öküzün tekiyim.
"Kusura bakma şuan cidden gitmem gerek sonra konuşuruz.Hoşçakal."
Pastahanenin camından baktığımda onun o masum bakışlarına dayanamayıp geri döndüm.
"Tanrım annem beni öldürecek."
"Teşekkür ederim,dostum."
YOU ARE READING
SESSİZ AVCILAR
FantasyTANITIM; HERKESE MERHABALARR...Bu benim ilk yayınladığım hikayem olacak aslında uzun zaman önce yazmaya başlamıştım ama bir türlü fırsat olmadı devam etmek için.Neyse umarım keyifle okursunuz... Siz hiç neyim ben diye kendi kendinize saçma bir soru...