Hatıra

61 8 4
                                    

6 Şubat 2006

Heyecanla yataktan kalkıp "Bugün benim doğum günüm yuppiiğ" diye bağırıp merdivenlerden hızla aşağı inmiştim. Annem ve babam benim bu heyecanımı kahkahalarla izliyorlardı. Kafamı yemek masasına çevirdim ve pastam orada yoktu. Aklıma buzdalabında olabileceği gelince bu sefer dolaba doğru koşup kapağı açtım ama buradada yoktu. Kafamı önüme eğerek salona geri döndüğümde anne ve babama dönerek "Ama hani benim pastam" diyip ağlamaya başladım. Babam önüme diz çöküp o küçücük ellerimi tutarak "Miniğim benim hani sen arkadaşlarımda olsun demiştin ya, bu yüzden bizde okulda kutlamak istersin diye düşünmüştük." Dedikten sonra göz yaşlarımı silip anlımdan öptü. Babama kocaman sarıldıktan sonra "Seni çok seviyorum" diyip yanağına sulu bir öpücük kondurdum. Annem bize doğru gelip "Hadi seni hazırlayalımda, doğum gününe son giden sen olma" diyip omuzlarımdan hafifçe ittirdi. Babama dönerek "Birazdan geliyorum" dedikten sonra üzerimi giyinmek için yukarı odama çıktım. Annemde arkamdan odaya girdi ve doğum günğ kızına uygun bir elbise giydirip saçımı yaptıktam sonra okula doğru yol aldık.
Okula varınca hemen sınıfa girip barlasa kocaman sarılıp yanağından öptüm. Barlasta bu yaptığıma gülerek karşılık verip oda beni yanağımdan öptü. "Barlas bugün benim doğum günüm biliyormusun?" diye gülerek sordum. "Tabikide biliyorum. Son bir haftadır sürekli hatırlatıp duruyorsun unutmak mümkünmü?" diye söylendi ve cebinden küçük parlak bir paket çıkarıp bana verdi "Al buda hediyen" dedi. Paketi elime alıp açtım bu kırık bir kolyeye benziyordu. "Ama barlas bu kolye kırık nerde nerde bunun yarısı?" diye söylendim barlas gülüp "Kırık değil o yarım bak diğer yarısıda bende" diyerek kendindeki kolyeyi gösterdi. Gözlerim parlarken ona bir kez daha sarılıp "Teşekkür ederim barlas bunu asla çıkarmıyacağım" dedim ve yamağımı öptüm. "Sende sakın çıkarma olurmu Barlas. Söz ver bakim çıkarmayacağına" dedim. "Tamam söz bende ne olursa olsun çıkarmayacağım."demişti.

10 Eylül  2019

Alyalarda oturmuş Boraların gelmesini bekliyorduk. Esila, Açelyayla telefondan yeni sezonun trendlerine bakarken, Alya'da lavabodan yeni geliyordu. Bense koltukta baş aşağı durmuş hayatı sorguluyordum. Alya'ya bakıp" Alya belki inmişlerdir, arasana bir kez daha " diye seslendim. Alya bir sesle" Yahu bu sabahtan beri kaçıncı arayışıö, vallaha geldiğinde bana patlarsa canına okurum bilesin " diyip uflana puflana Borayı nihayetinde tekrar aradı. Telefon üçüncü çalışımdam açıldığında alyanın konuşmasına izin vermeden olduğum yerden ona doğru atılıp elindeki telefonu hızla alıp" Bora nerede kaldınız yaa, sıkıntıdan amuda kalktım şurda"diye adeta cırlamıştım. Boranın telefonu beş metere ötesine uzattığına emindim. "Tamam sakin 10dk ya oradayız güzelim." dedi gülerek. Arkadan gürültüler geldiğinde telefonda kayranın "Versene oğlum şunu birazda ben konuşayım". "Lan görecen zaten birazdan rahat dur". "Yav sen ver Alla Alla". Dediğinde hızla telefonu Alyaya verdim. Alya telefondakinin Kayra olduğunu anlayınca tebessüm edip "Nasılsın" dedi. Esilada "Hoperlöre alsana kızım ya bizde duymak istiyoruz" dediğinde Açelyayla ikisi adeta yanımıza ışınlanmışlardı. Alyayla kayranın sevgili oluklarını Bora hariç hepimiz biliyorduk. Çünkü Bora açelyanın abisi olduğundan duyduğunda iyi şeyler olmicanı bildiğimizden bunu şimdilik saklıyorduk. Alya onun bu dediğine göz devirerek hoperlöre aldı "İyiyim meleğim sen nasılsın?" dedi. Onun bu dediğine "Oooooo" diyerek karşılık verdeik. Alyanın yanakları kızarmıştı "Meleğimi utandırmayın kızlar" dedi. "Olum ne konuşuyorsun fısır fısır orda" diyince Bora, Alya hemen telefonu kapatmıştı. "Ya duyduysa" dediğinde "Sanmıyorum. Eğer duysaydı çoktan katliyam çıkmıştı. Dediğimde Alya" Sağol ya ne güzel motive ediyorsun sen öyle " dediğinde göz devirdim. Esila yanıma gelip" Ardanın sesini duymadım acaba orada değilmi" dediğinde açelya "Ooo hayırdır kardeşim, ordamı falan" onun üstüne hemen "yoksa fan fini fon işlerimi" dediğinde hepimiz kahkahalara boğulmuştuk. Esila "Saçmalamayı kes, yok öyle birşey" dediğinde "Tabi tabi" dediğimde sinirle bana bakmıştı. Ağzıma yalancı bir fermuar çektiğimdeyse hafif tebessüm etmişti. "Neyse bahçeye çıkalım gelirler birazdan" dedğimde herkes beni kafasıyla onayladıktan sonra bahçeye doğru ilerlemiştik. Sofrayı zaten evlerinde çalışan Esma teyze hazırlamıştı. Bizde sofradaki yerlerimizi aldığımızda kapı çalmıştı. Olduğum yerden koşarak kapıya ulaştığımda hızla açtım. Karşımda Borayı görünce ona kocaman sarıldım. Gülerek oda bana karşılık verdiğinde "Hoşgeldiniz" dedim. "Bora hoşbulduk güzelim" diyip bendem ayrıldığında bu sefer Ardaya sarılmıştım. Oda sıkıca sarılıp alnımdan öpmüştü. Arsaykada ayrıldıktan sonra kayraya sarılacaktım ki içeri doğru hızla gittiğini gördüğümdeyse sessizce kıkırdamıştım. Sessiz kıkırdayışlarımın ardından Boranın "Nryr gülüyorsun sen bakim" dediğinde. Telaşa kapılıp"Hiç, hiç bişiye" deiğimde bana dikkatle baktığında içerden "Hadi gelsenize yemekler soğuyor" diyen Açelyayı duyduğumda Borayı bahçeye doğru iteklemeye başlamıştım.

Herkes sofradaki yerini aldığında Kayra, Ardaya dönerek "Barlasla konuştunmu?" dediğinde Arda"Evet. Oda buradaki evine varmış eşyalarla ilgikeniyor. "dedi. Hemen ortaya atlayıp" Barlas kim? " dedim. Çünkü bu isim hala boynumda asılı olan kolyrnin sahibinin ismiydi. Arda bana doğru dönüp" Amerikadaki kuzenim" dediğinde biraz şaşırmıştım. Ardanın orada bir kuzeni olduğundan hanerim yoktu. Daha önce sözü hiç açılmamıştı. O yüzden Ardada söyleme gereği duymadı sanırım. Esilada ortaya atlayıp "Hmm demek barlas" diyip bana göz kırpmıştı.

İlk bölümümüzdü yazım hataları olabilir:(   oy ve yorumlarınız bekliyoruz 💜

KOLYEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin