7.BÖLÜM:KAĞITLAR

2.3K 153 55
                                    

Kendime geldiğimde ağzımı kapatıp sırama oturdum.

" kendini tanıtmayı düşünüyor musun öğrenci?"

"Aaa şey b-ben min ji."dedim ve yerime
oturdum.Yanımdaki kulağıma eğildi ve fısıltıyla

"Naber sulugöz ?"

Bunu demesiyle kafamı ona çevirdim. Kulağıma eğildiği için kafamı çevirdiğimde ister istemez yüzümüz birbirine gereğinden fazla yakındı.O an ne yapacağımı şaşırdım. Bay jeonun bir kaç kere seslice öksürüp "konuşmayı kesin ve sessiz olun"demesiyle kafamı ona çevirdim. Ters ters baktıktan sonra kafamı sıraya koyup dışarıyı izlemeye başladım. Cidden bu hocalar kendini ne sanıyordu? (Şerefsizlik yaptım sıra arkadaşının kim olduğunu söylemedim biraz daha okuyun söylerim belki nede olsa ben keyfim ve kahyası sjsjssjsj)

Gözlerimi açtığımda üzerimde bir ceket vardı. Herkes gitmişti. Bir de sıranın başına konulmuş üzerinde not yazan bir bardak vardı. bardağı elime aldım sıcaktı. Demekki yeni konulmuştu saate baktım okul biteli 20 dakika oluyordu. Bardağın üzerindeki nota baktım.
"Afiyet olsun" yazıyordu sadece. Kimdi  bu şimdi ? Elime bardağı aldım ve çantamı topladım. Ceketi de katlayıp çantama koyup dışarı çıktım bahçedeki banklardan birine oturdum. Telefonumu çıkartıp jimini aradım. Telefonu açar açmaz:

"Alo min ji  5 dakikaya geliyorum biliyorum geç kaldım ama işte hocayla ilk günden biraz tartışmış olabilirim"

"Tamam bekliyorum. Görüşürüz"

Telefonu kapatıp cebime koydum. Kahveyi de bitirip çöpe atmaya kalktığımda jimin de gelmişti. Arabaya bindik.

"Ya min ji bak ne dicem ya yemek yemeye gidelim mi ben çok fena acıktım. Tabi rejimde değilsen " dediğinde güldü.

"Hey bana kilolu mu demeye çalışıyorsun ?"dediğimde sesim biraz fazla çıkmış olabilirdi. Bi anda irkildi
"Ne bağırıyon be bişey demedim "dediğinde gülüp kafasına vurdum.

"Ee o zaman kilolarınlada barışık olduğuna göre ne yemeye gidelim?"

"Bilmem bi yere gidelim de farketmez ama önce bi üzerimi değiştirsem olmaz mı?"

"Olur "

Evin önüne geldiğimizde jimin arabada bekliyordu bende hemen eve girip yukarı çıktım. Üzerime siyah kısa bir şort üzerine de şortumla aynı boyda bir bluz geçirdim. Saçlarımı da at kuyruğu yaptım beyaz spor ayakkabımı da giyip evden çıktım. Arabaya  bindim

"Az daha gelmeseydin , gerçekten çok hızlısın."

"Daha ne kadar hızlı olabilirim acaba merak ediyorum "

"Yada ben sana şöyle anlatayım sevgili arkadaşım senin hızlı anlayışın o kadar hızlı ki seni beklerken midemin kendini sindirmeye başladığını duydum "

Kafamı çevirdim önce boş boş baktım bişey dememi bekliyordu anlamıştım. Sakince
"Boş yapma jimin sür arabayı." dediğimde büyük ihtimalle carlamamı bekliyordu.

Yaklaştı elini anlıma koydu.

"Hayır yanı ateşinde yok anlamıyorum ki bağırsana bana "

Bu sefer yine kafamı çevirdim ve bağırdım.

"Jiminnnn sür şu arabayı açımmmm" diye bağırdığımda yerinden sıçradı gülerek
"İşte budur min jime bak sen" dedi ve arabayı sürmeye başladı.Restorana geldiğimizde bir masaya geçip oturduk . Garson gelip önümüze menüleri bıraktı menüyü açtığımda içinde bir kağıt vardı. Bu okul çıkışında  kahve bardağının üzerinde olan kağıttaki yazıyla aynı yazıydı.

"Bu saatte burda ne işin var , ders çalışman gerekmiyor mu öğrenci ?"
Hızla kafamı kaldırdım etrafa bakmaya başladım. Jiminin iki masa arkasında sağda bay jungkook oturuyordu.

"Min ji iyi misin gözlerin kocaman oldu" dedi ve baktığım yere bakmaya başladı . Bende korkuyla "aaa b-bir şey yok dalmışım sadece açlıktan ne yiyeceğimi şaşırdım düşünüyordum" dedim ve dikkatini bana topladım. Jimin açlıktan herşeyden sipariş vermişti bana gerek kalmamıştı. Menüyü kapattık garsona verdik ve beklemeye başladık.

" eee bugün hocayla neden tartıştın?" dediğimde sanki sabahtan beri bunu sormamı bekliyomuş gibi hemen anlatmaya başladı

" ya gerizekalı adam sinirlerimi bozdu üniversite hocası diye kendini bişey zannediyor. Derse geç kaldım içeri sınıfın arka kapısından girdim dersi bölmeyeyim diye sonra laf soktu bana sustum ilk başta sonra sadece bana değil diğer öğrencilere karşı böyle aşağılayıcı konuşmalar falan tepem attı kalktım siz naptığınızı sanıyorsunuz falan dedim bağırdım sonra çantamı alıp çıkarken seslendi eğer yerine oturmazsan ömrü billah dersimden geçemezsin dedi. Hocaya dönüp 'siz benim kim olduğumu biliyomusunuz ' dedim hocada 'kimmişsin sen? Bilmiyorum göstersene' dedi yine alay ederek. Bende 'o zaman sorun yok' dedim arkama bakmadan koşarkende sınıfa bağırdım 'sakın söylemeyin kim olduğumu bozuşuruz' dedim koşarak sınıftan kaçtım" dedi. Ellerimi kaldırıp çak işareti yaptım. Elime vurunca "helal be kimin arkadaşı"dedim.
Yemeklerimiz geldiğinde bu sefer garson yine bardağın altına bir kağıt bırakmıştı.jimin hemen yemeye başlayınca kağıdı jimin görmeden alıp masanın altına sakladım.

Muhahaha pislik yaptım. Evet sıra arkadaşı kim söylemedim oy atarsanız bu konuyu düşünebilirim🤣🤣🤣ayrıntıya dikkat edenler zaten anlar😉
Bu arada o yazdığım sahneyi bi yerde izlemiştim ama nerde hatırlamıyorum.

My Teacher JungkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin