3.BÖLÜM:ANNE BENİ DE YANINA ALIR MISIN?

3.5K 181 21
                                    

Gözlerimi yavaşça araladım. Susamıştım. Dilim damağıma yapışmıştı. Elim telefonuma kaydı, saate baktım 03:37 geceleri deliksiz, hayvan gibi uyuyan, uykusuna aşık olan ben bugün susadığım için uyanmıştım. Normalde susasam amaaan şurda sabaha ne kalmış der üşengeçlikten kalkmaz geri yatardım. Yataktan kalktım.En ama en sevdiğim ayıcıklı ev terliklerimi ayağıma geçirdim. Merdivenlerden inerken hala uykumun etkisinde olduğumdan dengede duramıyordum. Merdivenin tırabzanlarına  tutunarak yavaş yavaş inmeye başladım. Aşağı kata yaklaştıkça televizyon sesleri geliyordu. Aşağıya indiğimde midem bulandı, bi insan sadece nefret edilmek için doğmamalıydı. Bence tanrı bu adamı özene bezene çirkin,sevimsiz, itici bir yaratık olarak yaratmıştı. Kahretsin ben de bu yaratığın kızıydım.

Aşağıda salondaki koltukta kolunda iki tane kızla yatıyordu. Masada içki şişeleri, çerezler,meyveler... İnşallah o yediğin şeyleri sindiremezsin de bağırsağında kalır da bağırsak ağrısından geberir gidersin hayvan herif. Ya sen daha yeni hapisten çıkmadın mı hangi ara bu sürtükleri buldun eve getirdin  ne ara bu masayı hazırladın. Ne ara film izledin de ne ara uyuyakaldın?

Sanırım bunlara alışmalıydım.Yada banane neden alışan ben oluyorum? O benim şartlarıma ayak uydursun. Hele de yaptıklarından sonra...

Yanlarına yaklaştım uyanmaları için bi kaç defa öksürdüm ama uyanmadılar. O kadar içtikten sonra normaldi. Babamın yanındaki iki kızın saçlarından tutup aynı anda yere fırlattım. Sonunda hepsi uyanmıştı. Kızlardan sarı saçlı, zayıf mavi elbisesi olan kafasını kaldırdı:

"Napıyosun ya aptal kız!?"

Ne yani öperek falan mı uyandırsaydım.

"Ahh tüh ya uyandırdım mı kusura bakma elim  kaymış.Hazır uyanmışken hadi siz yavaş yavaş gidin tatlım."

"Laflarına dikkat et velet şey !"

Ne yani yalan mıydı ? İkiside babamın koynundaydı. Diğer kız hala olayın şokunu atlatamamıştı. Bu kız diğerine göre daha gençti diğer kadın 45-46 yaşlarında, bu ise en fazla 20-21 falandı. Babam gibi sevimsiz birinin yanında olması garipti.Babam gözlerinden alevler fışkırtarak kalktı ve bana öyle bir tokat attı ki  neye uğradığımı şaşırdım. Bi an boşluğuma gelince yere düştüm. Az önce bana o iki kız yüzünden vurmuştu. Sonra yerdeki iki kıza yardım etti ve kaldırdı sonra onlara bişey söyledi biraz para verip gönderdi. O onlara verdiği parayı nerden buldu? Tabi ki benim çekmecede okul için biriktirdiğim paraydı. Tut kendini min ji. Bunların hepsini ona misliyle ödeteceksin. Sadece sakin olman lazım. Yanıma geldi hala gözlerinden alev fışkırıyordu.

"Kalk git gözümün önünden yüzünü görmek istemiyorum yoksa bu sefer kendimi tutamam hıncımı alana kadar döverim."

"Dövsene ya yeter be daha geldiğin ilk günden yaptığın şeylere bak. Senden nefret ediyorum. Şu iki kız yüzünden yaptıklarına bak pislik herif!"

"BABANLA DÜZGÜN KONUŞ.NE BEKLİYOSAM BENDE SEN DE ANNEN GİBİSİN!!! KEŞKE ÖLDÜRMEDEN ÖNCE SANA AZ DA OLSA TERBİYE VERSEYMİŞ. ŞİMDİ SENİ DE ÖLDÜRMEMİ İSTEMİYOSAN ODANA ÇIK."

"Eğer ki bir daha anneme laf edersen asıl o zaman seni ben öldürürüm. Ve ayrıca bundan sonra evimde evimin yakınında senin sürtüklerini görmek istemiyorum Ha birde o çok değerli sürtüklerine verdiğin parayı yarın hemen yerine koyuyorsun"

Cidden ben neyle sınanıyordum. Bide pişkin pişkin sırıtıyordu. Elimi yanağımdan çektim ve koşarak odama çıktım tekrar kapıyı kilitledim. Sabaha kadar sırf sinirimden ağladım sabah saat 6 gibi uyuyakalmıştım tabi bir saat sonra tekrar uyandım güneş ışığı tam gözüme vuruyordu. Yataktan kalktım ve banyoya gittim. Aynada yüzüme baktım yüzüme  o kadar sert vurmuştu ki yanağım kızarmayı geç morarmıştı. Tabi ağladığım için gözlerim şişmiş ve kıpkırmızıydı. Sadece bir gecede nasıl bu kadar çökebilirdi ki bir insan ? Hemen soğuk bi duş aldım. Hemen üzerine siyah kot beyaz bir bluz geçirdikten sonra saçlarımı topladım. Olabildiğince sessizce merdivenlerden aşağı indim hala uyuyordu kapıyı yavaşça açıp kendimi dışarı attım. Oh be sonunda.

Eee şimdi nolacaktı yine boş boş dolaşacak mıydım? Sanırım evet. Evin yakınındaki parka gittim sabah erken olduğu için boştu tabiki. Salıncaklardan birine oturup yavaşça sallanmaya başladım telefonumu çıkarıp kulaklığımı da taktıktan sonra bir şarkı açtım.Bir süre sonra etrafıma bakındım cadde yavaş yavaş hareketlenmeye başlamıştı.İnsanlar teker teker dükkanların kepenklerini açıyorlardı. Bense yalnız kalmak istiyordum.Gözümde tek bi yaş kalmayana kadar ağlamak istiyordum. Ve nereye gitmem gerektiğini de biliyordum.
******************************************

Elimdeki suyla toprağı sulamaya başladım.
Bir yandan da gözümden yaşlar akıyordu.
"Anne" diyebildim sadece ...Sonra artık sessizce değil haykırarak ağlamaya başladım.

"Anne bak ben geldim buraya her geldiğimde sana seni ne kadar özlediğimi anlatıyorum  seni sevdiğimi söylüyorum.Ve her şeyin iyi olduğunu ... Bu sefer bunları değil babama olan nefretimi anlatmaya geldim. Anne küçük kızın min ji artık dayanamıyor.Anne beni de yanına alır mısın?"

Saatlerce konuştum. İçimi döktüm hem anlattım hem ağladım. Başkasına anlatamazdım ki şu hayatta güvendiğim sadece bir insan vardı annem hayatta da olsa ölü de olsa...


Kusura bakmayın yb gelmedi çünkü sevgili ailem telefonuma el koydu bu yüzden bu bi kaç gün fazla bölüm atacağım bu arada hikayeye tavşan dişlimizden  önce kare gülüşlümüzü katmayı düşünüyorum



Bywthkth_
5 nisan 2019

My Teacher JungkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin