arkası yarın

4 0 0
                                    

-geçen gün oldukça ihtiyar bir adamdan siz kadınlara dair birkaç tavsiye aldım. madam yanlış anlaşılma olmasını istemiyorum. oldukça ihtiyar derken, sadece yaşının büyüklüğünden bahsetmiyorum. yeterince şey görmüş ve yaşamış bir ihtiyardan bahsediyorum. ayrıca, eklemek isterim ki; kendisi 75 yıldır ilk aşkıyla beraber.
+anlıyorum. yani siz de bu ihtiyar adamdan 'ilişki nasıl sürdürülür?' adlı bir konuşma istediniz? yanlış anlamamışım öyle değil mi?
-hayır istemedim! yani, evet istedim lakin inanın konuşmanın başında niyetim kesinlikle o değildi. bir şeyler hakkında konuşuyorduk. bilirsiniz; savaş, at yarışları, şiirler... derken konu kadınlara geldi. ben de düşündüm, bildiğiniz üzere sağlıklı ve uzun süreli herhangi bir ilişki yaşamadım, henü-
+belki de bunun sebebi sizin kimseye bağlı kalamamanızdır bayım?
-dinleyin madam. şu an sadece dinleyin. yorumunuzu bittikten sonra alacağım. zaten tahmin ettiğiniz gibi, yorumunuzu merak ettiğim için size geldim.
her neyse, devam ediyorum. ne diyordum? heh, hatırladım. bildiğiniz üzere sağlıklı ve uzun süreli herhangi bir ilişki yaşamadım ve kendi kendime dedim ki 'bu ihtiyar adam belki bana tavsiyeler verir'. inanın, bakış açımı değiştiren ve ufkumu açan tavsiyeler verdi. öncelikle büyük bir hatamı keşfettim. ben birlikte olduğum kişiyi 'birey' olarak değil de, sadece 'kadın' olarak görüyormuşum. şimdi diyeceksiniz ki 'ben bunu sana en başından beri söylüyordum' madam beni affedin ama konuşurken kullandığınız birçok kelimeyi anlayamıyorum.. o kadar fazla bilimsel ayrıntıya giriyor ve geniş kelime hazinenizi bize sunuyorsunuz ki! inanın çoğu zaman dinlememin sebebi size ve bilginize olan hayranlığım. umarım beni yanlış anlamazsınız. sadece, lütfen konuşurken biraz daha benim anlayabileceğim düzeyde konuşun. bahsettiğim yaşlı ihtiyar sizin söylediğiniz şeyleri o kadar basit düzeyde anlattı ki o an içimden 'demek madam bunu söylemek istiyormuş' dedim. tüm konuşmalarınızı birer birer anımsayıp onları yeniden yorumladım. fikrimi sorarsanız, bence şimdiki yorumum anlattıklarınıza en yakın olanı. düşünüyorum da, bir ara bunun üstüne konuşmalıyız. her neyse, nerede kalmıştım? farkındayım farkındayım fazla konudan konuya geçiyorum. ama beni bilirsiniz hızlı düşünür ve tüm düşüncelerimi bir anda söylemek isterim. bu nedenle düşüncelerimi bir sıraya koyar ve ona uymaya çalışırım-evet hepsini saniyeler içerisinde yapıyorum- ne diyordum? evet evet işte böyle beklenmedik yorumlarda bulunduğumda tüm o düşünce yığını tuzla buz olur, sırası kayar ve ben söyleyeceğim şeyleri unuturum. çünkü tüm o sıra basit kodlamalara dayalıdır.
ah, yine aynı şeyi yapıyorum öyle değil mi? alakasız şeylerden de bahsediyorum. üzgünüm üzgünüm.
üzgün olmak demişken, size büyük bir hatamı fark ettim demiştim. evet! bu doğru. bunca zamandır büyük bir hata yapıyormuşum fakat bu birlikte olduğum kişileri 'birey' değil de sadece 'kadın' olarak görüyor olmam değil. düşüncelerim birbirine girdiği için ufak bir kelime eksikliği yapmışım. mazur görürsünüz varsayıyorum. büyük hatama gelince, ihtiyar adamın bana en büyük yardımı bu konuda oldu. evet, evet ihtiyar adamla konuşmamızın başlarında hatamın birlikte olduğum kişileri 'birey' değil de sadece 'kadın' olarak görüyor olmam olduğunu sanmıştım. sonra biz daha çok konuştuk. daha doğrusu o konuştu ben dinledim. fark ettim ki, ben birlikte olduğum kişileri 'birey' değil de 'aklımdaki ve kalbimdeki kadın'' olarak görüyor-daha doğrusu onlardan aşık olduğum kadın gibi olmalarını istiyormuşum. elbette ki onlara gidip 'aşık olduğum kadın mavi giymiş. derhal mavi giy!' demiyordum. -diyemezdim de zaten. anlaşılan biraz fazla derine gömmüş ve bastırmışım ki hislerimi. o yüzden görememiş daha önemlisi  hissedememişim. fakat içsel olarak o kadar büyük bir tutkuyla bağlanmışım ki! birlikte olduğum kadınlardan da sevdiğim kadın gibi düşünmelerini, sevdiğim kadın gibi bana yaklaşmalarını beklemişim. evet evet beklemek dsha doğru bir kelime oldu. çünkü bu beklentinin ben bile daha yeni farkına vardım. yani içsel olarak beklemişim bunu kendime bile fark ettirmeden. o yüzden, aşık olduğum kadın gibi olmalarını istiyormuşum cümlesi biraz yanlış kaçıyor. bir diğer hatam da -ki bu hâlâ devam etmekte. sevdiğim kadın kim? bilmiyorum.. ihtiyar adam bunun çok garip olduğunu söyledi. bir insanın birisini sevmesi ve bunu anlamaması oldukça garip bir durummuş. 'bu kadın gerçekten senin için oldukça değerli gözüküyor. onu kaybetmemek için hislerini kendinden bile saklamışsın' dedi. bilemiyorum madam. etrafımdaki kaç kadına gerçekten değer veriyorum? onu bunu bırakın, şu hayatta değer veriyorum diyebileceğim kaç şey var? ben pek olduğunu düşünmüyorum.. bilmiyorum inanın. hislerim konusunda her daim kararsız olmuşumdur. ihtiyar adamla konuşmak kendimi tanımamı sağladı. hayır, hayır özür diliyorum ihtiyar adamla konuşmak sizin cümlelerinizi anlamamı sağladı ve sizin söylediklerinizin anlaşılır tekrarı beni daha net hale getirdi. artık birçok konuda kafamın karışık olmadığını hissediyorum. fakat bunun yanı sıra kafam bir o kadar da karışık... madam, şimdi size soruyorum; nasıl bir konumdayım? ne yapmam gerek?
+bu uzun, karışık söylemlerinizi yorumlayacağım fakat öncelikle şunu söylemek istiyorum, kesinlikle yanlış anlamadım, tamamiyle haklısınız; bazen ben de sizinle şiirler, tablolar, ressamlar veya çeşitli yarışmalar hakkında konuşurken kullandığınız terimlerde boğuluyorum. evet, bu sizi şaşırtmasın. her ne kadar ilgim olsa da bilgi noktasında eksiğim o konularda. tıpkı sizin kafa karışıklığınız gibi. anlayabiliyor musunuz? hepimizin her konuda bir fikri olabilir lakin bu her zaman bilgili olduğumuz anlamına gelmez. demem o ki, kafa karışıklığınızın birçok konuda geçtiğini hissediyorsunuz çünkü çeşitli fikirler edindiniz. fakat oldukça tedirginsiniz çünkü yeterli bilginiz olmadığı için kendinizi büyük bir karmaşanın içinde buldunuz.
.....

rastgeleHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin