YAKIN KORUMA

gece klübü

JACKSON'DAN

Kum torbalarıyla antrenman yaparken telefonum çalmaya başladı.Telefonu acmadan önce bu zil sesini değiştirmeyi düşündüm.Arayan oydu.Sanki beni görecekmis gibi üstüme başıma çeki düzen vermeye başladım.Sonra hareketimin saçmalıgini farkedip telefonu açtım.Sesi o kadar rahatlatıcıydı ki..

“A-alo?" dedim.Lanet olası sesime neler oluyor böyle.“Merhaba nasılsın?"dedi yumuşak sesiyle.“Merhaba.Sen nasılsın?"dedim.Tanrım heyecandan bayılmak üzereyim.“Çok iyiyim.Jackson."dedi.O anda adını hala bilmediğimi farkettim.“Adını hala bilmiyorum."dedim aniden.“A-ah evet unutmusum.Jess.Adım Jess." dedi.Tekrarladım içimden Jess Jess Jess...

Telefonu kapattıktan yaklaşık bir saat sonra Hanımefendi Malissa ve Lottie gece bir doğum günü partisine gideceklerini bildirdiler.Temkinli olmalıydım.Parti bir gece klubundeydi.Kalabalıktı ve dolayisiyla güvenlik cok azdı.Akşama doğru hazırlanmaya başladım.Silahlarımı deri ceketimin altına,bıçaklarımı da yine ceketimin altından sırtıma yerlestirdim.Hazırlanıp çıktığımda Hanımefendi Malissa ve Lottie hâlâ yukarıdaydı.Ahh bu kız milleti.Biraz hızlı hazırlansanız ne olur ki tanrı aşkına.Aşagıda kök salmak uzereyken efendim ve Lottie indiler.Arabaya binip gece kulübünün önüne geldiğimizde tahminlerimde yanılmadığımı farkettim ve buranın tam bir cehennem olduğuna kesin kanaat getirdim.Efendim ve Lottie önde ben de iki adım arkalarında ilerliyordum.Efendim benden ayrılıp arkadaslarının yanına gitti.Lottie de peşinden tabii...

MALİSSA'DAN

Jackson'un elleri beni ve Lottie'yi sarmıştı. O bizi korumak için ellerini uzatmisti ama elinin değdiği yerler eriyordu sanki.O etrafı şüpheli şüpheli incelerken ben sadece ona ve bal rengi gözlerine bakıyordum.Şüphe çekmemek için herkese gülümsüyordu.Gülüşü o kadar tarifsiz ki ...

Bir fırsat bulup onu aramalı ve ona olan aşkımı itiraf etmeliydim.Dayanamıyordum.Neredeyse 2 aydır aynı evdeydik ama bir kere bile kafasını kaldırıp bana bakmadı.Neymiş efendisiymişim.Acaba o da beni sever mi zamanla ya da gözlerime bakabilme ihtimali var mı? Hiç emin değilim.Düşüncelerimden birazda olsa sıryılıp gece kulübünün sessiz bir köşesine çekilip  telefonda Jackson u tuşladım.Kalbim küt küt atıyordu.Hatta atmayı geçmiş bağımsızlığını ilan etmişti.“Alo!!"dedim.Neredeyse kalp krizi geçiriyordum.“Alo Jess!!!Nasılsın?"dedi.Sesi gece kulübünde olduğu için zor duyuluyordu.Onu bu efendi-koruma ilişkimizden vazgeçirmeliydim.Soğuk bir ses tonu takınarak “Neredesin?" dedim.“Efendim Malissayı arkadaşının dogum gününe getirdim."dedi.Yalan söylemiyordu.Ona deliler gibi aşıktım.Umutsuzca.“O şımarık kızın peşinde köle gibi dolaşmanı anlamıyorum."dedim.Onu test ediyordum.“Sakın."dedi “Sakın efendim hakkında böyle konuşma.Kızın başı dertte şu an ona göz kulak oluyorum.Bu benim vazifem." Ne tehlikesi.Neyden bahsediyordu bu. Birden “Jess telefonu kapat!"diye gürledi.“Neler oluyor tanrı aşkı-" demeden telefonu kapattı.Tekrar aradım.Açar açmaz “KAPAT DEDİM SANA."diye kükredi.Ben olanlara anlam vermeye çalışırken iki adam kollarımı sıkıca tutup beni Jackson un yanına götürdüler. Jackson alayla gülümsedi.Saatini çıkarıp cebine koyarken gözünü adamlardan ayırmıyordu.Korkudan titriyordum.Jackson bana sakin ol der gibi bir bakış gönderdi.Bu durumdayken nasıl sakin olabilirim tanrı aşkına... Yaklaşık 30 dakika sonra bana saldıran adamlar da dahil hepsi pert olmuştu.