Sabah uyandığımda sol yanımda bir ağrı,ciğerlerimde büyük bir acı vardı,sanki birisi bıçaklıyormuş gibi aldırış etmeden yaktım bir tane sigara,camın kenarına geçtim boğazın o güzel manzarasını selamladım bir nevi,kapı çaldı yürürken düşücekmiş gibi oluyorum sendeliyorum,yorulduğumu farkettim aldırış etmeden,kapıyı açtım,kiracı kirayı getirmişti "Teşekkür ederim" deyip aldım masanın üstüne bıraktım ve kendimi ikili koltuğa attım,elimde kumanda radyoları geziyorum,sevdiğim şarkı çalmaya başladı,gözlerimi kapattım ve düşündüm,geleni gideni boş yaşadığımı,yada ne yapacağımı,bomboş değilde bombok olduğunu farkettim,sizde farkına varın artık.
Uyuya kalmışım yine mal gibi,kalktığım gibi giyindim yüzümü yıkadım,çorapları bile farklı giymişim,kiranın içinden bir miktar para aldım,zenginlik diye taksi çevirdim (götüme girdi).Mekana geldim barmen "Nasılsın abi?" diye sordu,"İyiyim dostum sen" diyerek cevapladım " Sağol abi,her zamankinden veriyorum" ," Tabi " dediğim anda,"Banada aynısından veriyorsun değil mi?" dedi birisi,kafamı döndürmeme kalmadan sandalyeye oturdu,gözlerinin içi parlıyordu,ne kadar makyaj sevmesemde o kırmızı ruj ne kadar güzel duruyordu dudaklarında...Belkide sarhoş olmadığımdan kızın güzelliğini farkedebilmiştim.
Yanımdan o gece hiç kalkmadı,ve sürekli bana sorular sordu,hep sustum konuşmadım en sonunda "Yeter,bari adını söyle artık seni tanımak istiyorum lan,ne dengesiz herifsin sen" dedi kalktı çantasını aldı,Şaşırdım tam giderken."Adım Ahmet" diye seslendim arkama bakmaya tenezzül bile etmeden.Yanıma tekrar oturdu, "Niye susuyosun hep?" diye sordu,"Bilmem" dedim alçak bir ses tonuyla içki istedi yine barmenden ikimizdede ses yok çıt çıkmıyor.Barmene "rakı ver" dedim,"duble değil şişeyi ver" diye ekledim.
İçim içimi yiyor konuşamıyorum bir türlü,dilim kopmuş sanki.Sarhoş oldu,ağlamaya başladı,başını omzuma dayadı,"Neden susuyosun be adam neden?" dedi yüreğimi tırmalayan bir ses tonuyla...
Hissiz bir adamın hislerini canlandırıcak kadar güzel gözlere sahipti,bomboş bir hayatı dolduracak kadar yüreği olduğuna inanmaya başladığımı hissettim,Kalktım uyuklamaya başladı,"Tamam bana gidiyoruz" dedim,Tebessüm etti,halinden mutluydu.
Kapıyı açtığım gibi halının üstüne çıkardı ne var ne yoksa,kızamadım da tuttum banyoya soktum yüzünü yıkadım ve duşa girmesini istedim,o duşa girdiği gibi,kahve makinasını ısıttım,yeri temizlemeye başladım,içimdende sövüyorum (başına bela alıyorsun be oğlum),Duştan çıktı bornozla,makyajsız hali bile çok güzeldi,"Bana ödünç kıyafet verebilir misin?" diye sordu,"Hemen yan odada gardolap var istediğini giyebilirsin" dedim,gülümsedi ve odaya geçti.
"Giyindiysen mutfağa gel" diye seslendim.
"Konuşmayı öğrendin sen iyice" diye karşılık verdi.
Farketmemiştim ama dilim açıldı bir anda,mutfağa geldi karşıma oturdu kahvesini koydum içmeye başladı,"Karnın aç mı?" diye sorduğumda hava bakan gözleri (biliyorum çok oldum ama evet açım) dermişcesine bakıyordu şapşal şapşal.
Ekmek arası hazırlamaya başladım,ekmeği keserken yanağıma bir öpücük kondurdu,o öpücüğün etkisiyle parmağımı kestim,kestiğimi siklemedim.Bana "Elin kanıyo lan" dediği an "Bir şey olmaz" dedim.Yara bandı aldım dolaptan yapıştırdım,Özür diledi,"Saçmalama"diyerek geçiştirdim.
Kokusu çok başkaydı o beni öperken içime çektim,ciğerlerim bayram etti bir nevi,"Arka odada yatıcaksın bende burda içeride yatıcam" dedim,yüzü düştü biraz ama geçti gitti arka odaya "İyi geceler" diye seslendi küçük çocuklar gibi tebessüm ettim "Sanada" diye cevapladım kısık bir ses tonuyla...
Gece yatarken bir şeyler düşünmeye başladım yine,ayağa kalktığını fark ettim,benim olduğum odaya geldiğinde gözlerimi kapadım,geldi arkama yattı,üstümü örttü.O an uykuya daldım.
Ertesi gün ondan önce kalktım kahvaltı hazırladım,çay demledim,oturduk birlikte kahvaltı ettik.
"Bir şeyler yapmak ister misin" diye sordu, "Hayır" diye cevap verdim.Yüzü asıldı.
"İyi o zaman ben çıkıyorum" dedi ve çıktı.
Geçtim biraz bira içip film izledim,yine akşam ettim böyle,mekana gittim,yine aynı yere oturdum ve yine rakı istedim.İçmeye başladım sandalyeye bakıyorum bir yandan "kesin gelicek şimdi" diyerek.İçmeye devam ettim,Gelmedi.
Mekan kapanana kadar oturdum içtim ve bekledim.Eve gitmeye karar verdim,eve geldiğim gibi yatağa attım kendimi bir sigara yaktım,bir yandanda "Saçmalama,kendine gel" diye kendimle konuşuyorum,Sigaramı söndürüp uyudum.
Ertesi gün borç ve faturaları yatırmaya gittim,yolda yürürken eski dostlarıma rastladım,beni görmelerine fırsat vermeden ordan uzaklaştım,ne kadarda mutlu hayatları var diye iç geçirerek yürümeye devam ettim,Taksim de biraz yürüdüm,İstiklal caddesinin o kalabalık saatlerine denk geldim yine vıcık vıcık insanlar dolmuş her zaman ki gibi.
Her gece mekana gittim,gelmedi,aslında sorun onun gelmemesi değil,benim onu neden beklediğimdi,1 ay geçti ve artık o mekanda sahne almaya başlamıştım.
Bir gece sahnede yazdığım şarkıları okurken,barmen rakı yolladı bir çocukla,sek.
Elinde bir kağıt ve bana uzattı "Bilemedim" yazıyordu,rakıdan bir iki yudum alıp,"Öncelikle hoş geldiniz hepiniz,afiyet olsun keyifli vakit geçirmenizi dilerim,Bu geceyi Bilemedim diyerek açıyorum" dedim ve şarkıya girdim.
Tam karşımda onun gözlerini gördüm,hafif dalgalı saçları ve arasına attırdığı mor saçını ve şarkı yazdığım kadını gördüm,Şarkıya gözlerinin içine baka baka devam ettim.
Şarkım bittiğinde yanına gittim,"Nerdesin sen? Kaç gün oldu,kaç gece oldu nerdesin sen?" dedim.
"Bakıyorum da konuşmayı sökmüşsün,beni o gün tersleyen sendin,bana burda beni umursuyomuş tavırları sergileme boşuna,sen öyleysen ben buyum oğlum,siktir edersen siktir olup giderim." dedi.
"İyi o zaman bir daha siktir git,çünkü her gece burda seni bekledim ama sikimde değilsin artık,cidden." diyerek rakısını kafaya dikip çıktım mekandan.
Umrumda olduğunu bile umursamamıştım ama o kadar zamandan sonra bir kadın umrumdaydı,ve hayatım değişmeye başladı,uzun zamandır hiç olmadığı kadar hareketli olmaya başladı sanırım içten içe aşık oluyordum,o fırlama tavrına gözlerine ve kokusuna...