Dem

260 74 31
                                    

Utanırım ben, bu saatlerin koynunda.
Karanlığın en ücra kıyısında,
Hiçsizliğin peşimden koşuyorken,
Sensizliğim bir kâğıt parçasına meze olur,
Kâfiyeli kâfiyesizce yığılır kalırım
dolunayın berraklığına takılıp.
Karanlığın korunda harlanırken gönlüm,
Ben bir sana yanıyordum.

Pus kesmiş iliklerim hasretin ocağında.
sana demleniyorken içim,
Zehir dökülür dudaklarıma çayımdan.
Cesâretim meydan okur kâinata.
Utangaç gönlüm dillendiremezken aşkı
Sükûtunu bir sana bozuyordu kalemim

Fırçam damla damla gözbebeklerine gökkuşağını boyarken yollarda,
Yalın ayak bir tek kalbine atıyordu adımlarım.
Azgın sularda boğuşan paçavra yelkenlerimin arasında
tek sağlam kalan kişiliğimle,
demir atmak isterken gözlerinin limanına,
Gönlüm bir sana yakışıklı,
Saçımı bir sana tarıyordum...

C.Şahin

"Lafz-ı Hazîn'e"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin