Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
yangjeongin:❛içine nüfuz ettiyse, o zaman aşktır.❜ biri böyle demişti. ve galiba sen içime nüfuz ettin.
hwanghyunjinfotoğrafını beğendi.
DM
hwanghyunjin konuşalı 3 gün oldu ve beni hâlâ yanıtlamadın. dürüst olmak gerekirse kırıldım.
yangjeongin üzgünüm, hyunjin hyung. işlerim yüzünden fazla giremiyorum hesabıma.
hwanghyunjin ah, sorun değil. iyisin değil mi? seni merak ettim çünkü.
"Oha..." Yanımdaki Seungmin'i yeni fark ederken hızla ondan uzaklaştırdım telefonumu.
"Ne yapıyordun sen dibime girmişsin?"
"Jeongin-ah! Senden büyüğüm nasıl böyle konuşursun? Tabiki bir abin olarak mesajlarını okumam en doğal hakkım." Gözlerimi devirip ona baktım.
"Seungmin, saçmalamayı kes ve proje ödevimize bak. Bayan D. bize yine 10 puan eksik vermesin." Taklidimi yaptığında yanımda duran yastığı ona fırlattım.
Elimdeki telefonun ve gelen mesajın varlığını Seungmin sağolsun birkaç saniye unutmuştum ama o gidince tekrar başımı sarmıştı. Onun yüzünden doğru düzgün bir tepki bile veremiyorum ama şimdilik onu boşverdim. İçimde tuttuğum o çığlığı serbest bırakırken tuvalete giren Seungmin'in dışarı çıkmasına sebep oldum.
"Aman tanrım Jeongin lütfen bana Felix ve Changbin'in çıktığı haberini aldın diye çığlık attığını söyleme." Bir şeyler söylüyordu ama onu dinlediğim söylenemezdi.
Hyunjin beni merak etmişti, kendimi tam bir 'fangirl' gibi hissediyordum. Bedenimin sarsılmasıyla karşımdaki bedene sinirle baktım.
"Jeongin-ah, şok olmuş gibi bakıyorsun lütfen böyle bir şey olduğunu söyleme. Gerçekten güne zaten iğrenç başladım, en hassas noktam olan yüzümde sivilce çıkmış bundan daha kötü bir şey olamaz diye düşünürken bu olayı unut-"
"Seungmin, ne saçmalıyorsun?"
"Ya of beni neden anlamıyorsun, diyorum ki Felix ve Changbin salağı olmamalı. Yüzyılın savaşını çıkarırım öyle bir şey olursa cidden Changbin salağını elimden kimse alam-"
"Öyle bir haber falan duymadım, şimdi git." Gözlerini kapatıp rahatça bir nefes verdi.
"Ah, Tanrı'm. Sana şükürler olsun..."
Koltuğa yığıldığında başımı iki yana sallayıp tavana baktım. Aklıma Seungmin'in tuvaletten aceleyle çıkması gelirken aniden doğruldum. Umarım düşündüğüm şey olmamıştır.
"Sen az önce tuvaletten çıkarken ellerini yıkadın mı?"
Gözlerini kaçırdı.
"Seungmin. Kaç. Kurtar kendini. Yoksa seni öldüreceğim, pis herif!"
