Oy vermeyi unutan örümceğe dönüşüyormuş.
48 saat önce
Taehyung, yavaşça kapıyı açtı ve içeri girdi. Genelde onu hemen karşılayan Jungkook ile karşılaşırdı ama bu sefer yoktu.
Yavaşça evin içine girdi ve Jungkook'u aramaya başladı. Elindeki şarap şişesini koltuğa koydu.
"Jungkook?"
"Jungkook neredesin?"
Evin alt katını iyice aradı ama Jungkook yoktu.
"Jungkook yukarıda mısın?"
Merdivenlerden yukarı çıktı ve her yere teker teker baktı. Kimse yoktu. Tekrardan aşağıya indi ve iner inmez yere baktı. Yerde kan damlaları vardı, neden telaşlandığını bilmiyordu ama telaşlanmıştı işte.
Elini cebine atıp Jungkook'u aradı. Telefon sabahları yemek yedikleri masada çaldı. Yavaşça masaya yaklaştı ve telefonu kapattı. O sırada gözüne bir zarf ilişti ve dikkatlice eline aldı.
Zarfın sağ alt köşesinde küçük bir şekilde no:11 yazıyordu. Zarfı açtı ve içindeki kağıdı çıkardı.
"5 milyon lira hazırla. Polise haber verirsen KOCAN ÖLÜR."
Hafifçe sırıttı.
****
Eve polisler gelmiş ve kanıt aramaya başlamışlardı. Bir süre sonra içeri komiser girdi.
"Merhaba Taehyung Bey. Ben komiser Kai."
"Merhaba."
Komiser, evi yavaş yavaş gezmeye başlamıştı. Masadan notu aldı ve okudu.
"5 milyon lira bulabilecek misiniz?"
"Bilemiyorum hepsi kocamın hesabında."
Komiser bu sefer mutfağa doğru ilerledi. Tencereyi kaldırdı ve sıcak bir yemekle karşılaştı.
"Yemek hala sıcak. Karınız 1 ya da 2 saat önce evdeymiş."
"Aa öyle mi?"
"Siz neredeydiniz?"
"Ben kafedeydim."
"Ne yapıyorsunuz orada?"
"Kazançları falan hesaplıyordum. Normalde saat 8 civarı gelirim ama bugün işim uzun sürdü."
"Kaçta geldiniz?"
"12"
O sırada kanıt arayan polislerden biri koltuktaki şarabı yanlışlıkla yere düşürüp komiserin ayağına doğru yuvarlanmasına vesile oldu.
Komiser, şarabı eline alıp inceledi.
"Bu nedir?"
"Kokteyl. Kocamla beraber içeriz diye almıştım ama durum ortada."
"Kaç gün dayanır bu ?"
"İ-ki üç gün buzdolabında dayanır."
"Güzel. O zamana kadar kocanızı buluruz."
Komiser, elindeki şişeyi Taehyung'a uzattı ve Taehyung şişeyi komiserden aldı.
"Mühürlü aşk, romantikmiş."
"E-evet. Bizim kafeye özel."
Komiser diğer poliselere de işaret etti.
"Yukarıya da bakalım."
