0.0 | Heejin yavaş ciğerimi söktün

457 56 30
                                    

Jiwoo
Metronun açılan kapısıyla bir süredir parmaklarımda kabının üzerinde ritim tutmakta olduğum gitarımı aldım ve metrodan indim.

Notaları sürekli olarak kafamda tekrarlarken bir yandan da yukarı çıkan merdivenlere doğru ilerliyordum.

Ya akoru bozulmuşsa?

Hayır hayır. Bu olamazdı çıkmadan önce birçok defa kontrol etmiştim. Hatta buna güvenerek akor aletimi de yanıma almamıştım. O anda yaptığım saçmalıkla iç çektim.

Aptal...

Merdivenlerden çıkarken kendi kendime neden bu kadar kastığımı anlamlandırmaya çalışıyordum. Sonuçta karşısında şarkı söyleyeceğim kişi benim kız arkadaşımdı. Elimde tuttuğum şeyi çalmasını bana öğreten kişiydi. Buna rağmen hiçbir sorun olmasını istemiyordum. Bu yazdığım ilk şarkıydı ve ruh eşim için yazmıştım. Hiçbir problem çıksın istemiyordum.

En sonunda bitmek bilmez merdivenlerin sonu geldiğinde bir süre duraksadım. Nefesim hızlanmıştı.

Şarkı söylemem gerekiyor.

Bir süre duraksadım ve nefes alıp verişimin düzene girmesini bekledim. Bunu yaparken aynı zamanda kendi kendime yürüyen merdivenleri neden kullanmadığımla alakalı söyleniyordum. En sonunda kendime geldiğimde derin bir nefes aldım ve az ileride girişini gördüğüm parka doğru ilerledim. Bunu yaparken hâlen daha kafamdan notaları geçirmeye devam ediyordum.

Parkın girişinden geçtiğimde anında göz göze geldiğim kızla ister istemez şaşırmıştım. Elim hızla cebimdeki telefonuma kaydı. Göz hizama kaldırdığımda daha buluşma saatimize 15 dakika kadar olduğunu gördüm. Onun buluşmalara en az 15 dakika geç kaldığını düşünürsek bu çok ama çok olağandışı bir durumdu. Ama bozuntuya vermedim ve büyük bir gülümseme eşliğinde yanına ilerledim. O da ayağa kalktı ve yüzüne bir gülümseme yerleştirdi. Gülümsemesi biraz soluktu ama bunu vize haftasından dolayı yorgun olmasına bağlayabilirdim sanırım.

Yanına geldiğimde gitar kabını masanın üzerine bıraktım ve ona sarıldım.

"Seni özledim."

"Ben de."

Sesi de soluk çıkmıştı. Cidden iyi olup olmadığına bakmak için ondan ayrıldım.

"Sen iyi misin?"

"Hı hı. Otursana." dedi ve onu öpmeme bile izin vermeden daha demin kalktığı sandalyesine oturdu. Ben de vakit kaybetmeden karşısına oturdum.

"Jiwoo-"

"Heejin-"

Gülümsedim ve elimi ona doğru uzattım.

"İlk sen."

Şarkım söyleyeceği şeyi bekleyebilirdi sanırım.

"Ben..."

Derin bir nefes aldı.

"...ayrılmak istiyorum."

Yüzümdeki gülümsemeyi silmedim.

"Şaka... yapıyorsun değil mi?"

Bir süre gözleri yüzümde dolaştı ardından gözlerini masanın kendi tarafında kalan ucuna kenetleyip kafasını olumsuz anlamda salladı.

Kid | ChuuvesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin