0.4 | Bana teyze dediler

188 34 11
                                    

Jiwoo

"Unnie, şu suratı yapmayı bırak! Sen de benim yüzümden dayak yemiştin. Hem bunun sorumlusu sen sayılmazsın. Düzgün basamadığım için oldu."

"Benim gözüm morardı Jiwoo. Bileğim mi çıktı?"

"En azından kırılmadı?"

Sooyoung unnie cevap vermedi ve gözlerini benimle konuşmak için ayırdığı telefona çevirdi. Birkaç dokunuşun ardından telefonu kulağına götürdü.

"Günaydın... evet biliyorum öğlen oldu. Hatırlattığın için sağol(!) Hayır... sorun yok. Sadece bu geceki planı iptal etmemiz gerektiğini söyleyecektim."

Bu geceki plan? Erkek arkadaşıyla konuşuyor olmalı.

Yüzüme ima dolu bir ifade yerleştirip unnieye baktım ama o beni fark etmemiş telefonun karşısındaki kişiyi kaşları çatılmış bir şekilde dinliyordu. O bunu yaparken alnında hafif bir kırışıklık oluştuğunu fark ettim. Ardından da yaşı 30'u geçmiş olmasına rağmen benim yüzümdeki kırışıklıkların onunkilerden fazla olduğunu düşünüp ister istemez etkilendim.

"Ya çemkirmesene! Sürekli seninleyim zaten. Bu akşam olmaz dedim. Konu kapanmıştır." dedi ve bir hışımla telefonu kapattı. Bana döndüğünde yüzüne orada olduğumu unuttuğunu ve yeni hatırladığını belli eden bir ifade yerleşti. Ardından gözleri biraz daha aşağı kayınca o kusursuz alnında tekrardan küçük bir kırışıklık oluştu.

"Bir çocuğun tekinin kolunu kırmadığım kalmıştı."

Bu cümleyi daha önce birkaç defa söylemişti bu sebeple ne çocuk olmadığım ne de kolumun kırık olmadığı konusunda itiraz ettim ve kafamı cama doğru çevirdim.

"Bu akşam ne işin var unnie?"

Ağzımdan birden çıkan soruyla afallamıştım. O bunu söylediğinden beri bu sorunun aklımda dolanıyor olduğunu fark edince daha da çok afalladım ama ifademi bozmadan ona dönmeyi becerebildim.

Göz göze geldiğimizde bana şaşkın bir ifadeyle bakıyordu.

"Ne demek ne işin var?"

"Sormamam mı gerekiyordu? Üzgünüm." diye mırıldandım hızlıca ve kan yanaklarıma hücum ederken başımı eğdim.

"Hayır hayır. Sadece... annem kahvaltıya katılamadığın için seni akşam yemeğine bekliyor. Bunu söylememiş miydim?"

Şaşkınca kafamı kaldırırken olumsuz anlamda salladım.

"Ah... kusura bakma. Şu aralar cidden kafam çok dolu."

Bunun üzerine ağzımı saçma merakımı dile getirmek için açtığımda içeriye giren doktorla kapamam gerekmişti. Aslında doktora bu konuda teşekkür etmem gerekirdi.

"Sizi beklettik kusura bakmayın. Ultrason sonuçlarınızı inceledim Jiwoo-shi ve herhangi bir çatlak ya da kırılma yok içiniz rahat olsun. Teyzenizle beraber istediğiniz zaman çıkabilirsi-"

"Teyze kim pardon?"

Unnienin ani çıkışıyla gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım. Haseul'e karşı şu kadar sinirlense dayak yemeyeceğinden emindim.

"Ah kusura bakmayın. Annesi misiniz yoksa? Annesi olmak için çok genç görünüyorsunuz o yüzden teyzesi olabileceğinizi düşündüm."

"Ah ne kadar incesiniz(!)" doktora doğru bir adım atarken söylediği bu şeyle unnienin yaşlarında olduğunu tahmin ettiğim adamın yüzünde kısa bir anlığına korku belirdiğini fark ettim ama ardından mevkiisini hatırlamış olmalı ki toparladı.

Kid | ChuuvesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin