darkparadise/•eyfet•

ı'm lying in the ocean,singing your song.

Fethi elinde ki tepsiyi masanın üzerine sertçe bırakıp ofladı.

"Ulan şu çocuğun yüzü ne zaman gülücek?"

"Hayırdır Fethi yine ne moralini bozdu?"

Mücahit ve Su'yun ard arda gelen sorularıyla göz devirdi.

"Kaçmaz geçirmiyor beni dersten!Dün 7 de başladım sabah 5 de bitirdim maketi,beğenmiyor beyefendi hala,4 katlı müstakil ev yaptım ya düneyin maketten!"

Önünde duran patates püresine köftesini bandırıp ağzına attı.

"Şunlarda bizi takip ediyor resmen."

Bahar'ın sitem dolu sesine karşılık,şaşkınca baktı Fethi.

Mücahit,Bahar'a destek verircesine omzuna dokundu.

"Yapışık ikizler gibiyiz MaşAllah,biz nereye ikizlerimizde oraya."

Göz devirip sinirli bir şekilde nefes verdi.

Yanından geçen Melisa,Mücahit'in sözleri üzerine Mücahit'in tepsisine sertçe vurdu.

"Biz mi sizi takip ediyoruz?Farkındaysan Karabayırda 1 üniversite,1 kafe var...Gerizekalı!" Ateş Melisa'nın omuzlarından tutup geriye çekerken,Nazlı pis bakışlarını atıyordu.

Nazlı sert bir şekilde boğazını temizleyip;

"Bunu isteyen sizdiniz,nankör gibi davrananda."

Ateş dalga geçer bi şekilde gülüp acımsar bir şekilde baktı Nazlı'ya;

"Büyük bir arkadaşlık grubunu 2'ye bölmeyi isteyen sizdiniz Nazlı Hanım.Asıl sizin tercihleriniz nankörlük.Acıyorum."

En son olaya el atan Eylem Ateş'in kolundan çekti;

"Yeter bu kadar,bütün okul bize bakıyor."

Eylem arkadaşlarını alıp giderken,Fethi elinde ki çatalı bıraktı.

"Amacınız neydi ha sizin?"

"Fethi 2 senedir yapmadıklarını bırakamadılar,yanlarına mı bıraksaydık?"

Bahar'ın dolan gözlerine baktı Fethi.

"Evet yanlarına bırakalım."

"Sen hâlâ unutamamışsın Fethi."

"Unutmak kolay değil."

Her şey bundan 2 sene önce yaşanmıştı.

Eylem için atlatmak kolay olmuştu,ama aynı şey için Fethi'de geçerli değildi.

Yaşadıkları olaydan sonra büyük arkadaş grubu ikiye bölünmüştü.

Kim kime aşık diye düşünmeden arkadaşlarının yanında olmuşlardı.

"Size afiye olsun."

Fethi sırt çantasını ve maketinin taslağının olduğu çizim dosyasını alıp kalktı masadan.

🌺

"Eğer bu maketimide beğenmezsen,elimde ki maket bıçağını koca popona sokacağım Erdem Kaçmaz!"

Masanın köşesinde duran telefona baktı.

Saat 2:59'du.

Yaklaşık 5 saatir bu maket için uğraşıyordu.

Oturduğu sandalyeden kalktı.

Oturmaktan bacaklarına kramp girmişti.

Yüzünü buruşturup,yürüdü odasında.

Orgunun yanında duran pikabın solunda üst üste dizilmiş plaklara baktı.

İçinden bir ses en altaki plağı almasını söylüyordu.

Elini en alttaki plağa atıp çıkardı.

En sevdiği plaktı bu.

Ama sadece onun sevdiği plak değildi.

Zerrin Özer'in seslendirdiği Her şey seninle güzel isimli şarkıyı taşıyan plağı pikapa yerleştirdi.

Şarkının giriş fonu odayı doldururken,gözlerinin buğulandığını hissedip yatağına oturdu.

Tam şu köşede en sevdikleri şarkıyla dans etmişti genç aşıklar.

Tam bu şarkıda,görmüştü kızı.

9 Ağustos 2005'de.

Kızın doğum gününde.

Gözyaşlarını tutamazken,çok özlediğini fark etti.

Hayatının sebebi olan kadın bir anda gitmişti.

Gözyaşlarını silip telefonunu eline aldı.

Numarasını bilinmeyen numaraya çevirip,her gün elinin gittiği,ezbere bildiği ama hiç bir zaman arayamadığı numarayı tuşladı.

Telefon çalarken pikap içinde ki plağı tekrardan çaldı.

Uyku mahrumu sesi duyunca Fethi,yüzünde bir tebessüm oluştu özlemişti bunu.

Şarkının bitimine kadar bişey diyememişlerdi.

Genç kız ağlıyordu.

Hırıltılı bir iç çekişi duydu Fethi.

İçi acıdı bir an.

Eli titriyordu,yavaşça elini kapatma tuşuna götürürken nefes aldı.

"İyi geceler Eylem."

Ve.

Kapattı.