2.BÖLÜM°SorunuNE?°

40 0 0
                                    

Ya da şöyle demeliyim "Neler oluyor?"

    "Yani,sen bu okulun şu korkulan ve güzel olan kızıymışsın.Verdiğin bir aylık aradan sonra ilk beni gör istedim." dedi.Sürekli aynı parçayı çalmamdan bahsederken birden böyle bir ifadeyle bunu söylemesine şaşırmıştım bir kez daha ama belli etmeden devam ettim.Söze başlarken saçımı elimle geriye atıp aynı anda bacak bacak üstüne attım."Çık dışarı!" Gözlerini kısıp yine hafifçe muzip gülümsemesini  takındı ve bacaklarıma gözünü kaydırdı,oradan eteğime ve bir anda insanı tedirgin eden bakışlarını gözlerime çevirdi.Şiddetli yağmurları anımsatan gözleri odak noktası olarak benim gözlerimi seçince en az benim bacak bacak üstüne atmam kadar cesur olduğunu hissettim.Bu çocuk amatör bir ergen olmaktan uzaktı."Ortada dönen söylentileri git  öğren." dedi ve göz kırpıp odayı terk etti. "Ne soylentisi ve bu da kim?" diye koca bir soru işareti oluşurken beynimde zilin çalıp teneffus olmasını bekledim.

  Ne saçma bir okuldu burası,çocukça dedikoduları,söylentileri dinlemeyi hiç sevmezdim.Umarım beni çocukça bir olayın içine,ben bir aydır dinlenirken alet etmemişlerdir diye düşündüm,yoksa bunu ödetirdim.Zilin çalmasıyla çantamı ve ceketimi alıp sınıfıma çıktım.Cam kenarından üçüncü sıra olan yerime çantamı ve ceketimi koyup arkamda yani sınıfın en arkasında oturan Sılaya  döndüm.Kulaklıklarını takmış ayaklarını sıranın üzerine uzatmış keyif yapıyordu.Kulaklığını çıkarmamla gözlerini açtı."Ahh! Gelmişsin."dedi şaşkınlıkla.Bacaklarını indirdi ve ben de hemen sırasına oturdum. "Sıla şu mavi gözlü,şımarık çocuk da kim?"

Şöyle bir yokladı ve"Mavi gözlü ve şımarık...Immm...VE ETKİLEYİCİ?"güldü."Ya da her neyse işte."dedim.Gülerek yanıtladı."Ahver."Ahver mi ?" dedim."Ortada dönen söylentiler olduğunu söyledi?"Biraz şaşırarak kaşlarını  kaldırdı."Çabuk başlamış."dedi.Off... Cidden,bu cümleden bile benimle bir alıp veremediği olduğunu anlamıştım.Okula daha ilk kez bu gün gelmiştim ve hemen rahatsız ediyorlardı."Sorunu ne?"dedim,bıkkınlıkla."Bu okulda sana karşı egemen bir korku ve hayranlık olduğunu öğrenmiş.Kendisi de öyle bir tip.Seni merak ediyor.Senin düşünmen gereken şey şu ki merakını nasıl dindirmeye çalışacak? Kısacası manyağın tekidir ve hoş çocuk."dedi.Biraz daha konuştuktan sonra zil çaldı ve tekrar derse girdik.Bir ay boyunca hatta toplam dört ay boyunca  her yaptığımı soran  öğretmenlere ayrı cevaplar veriyordum.Önemli bir şey olduğu için bir ayımı okulsuz geçirdiğimi ve önemli şeylerin genelinin özel olup anlatmak istenilmeyecek olduğunu kimseye oturup açıklayamazdım.Hayır,açıklamazdım da.Öğle molasında Sıla ve bizimle dolanan birkaç kız okulun arka bahçesinde ki geniş ağaçlıklı parka geçtik.Sıla bir paket sigara çıkardı.Tam bir sigara aşığıydı ve elindeki sigara yurt dışından getirilmişti.Yaklaşık üç aydır sigara içmedigimi anımsayıp tebessümle pakete uzandım.Parmaklarımın arasına yerleşen ve bana neredeyse yabancılaşmış cisme  gülerek baktım.Sigarayı yakıp birkaç kez çektim.Kızlar bir şeyler anlatırken Sıla'nın taklitlerine arada gülüyordum.Tam o anda elimden sigara kaydı ve parmaklarıma birinin dokunduğunu hissettim.Şu Ahver denilen çocuk banka yanıma oturmuş sigarayı elinde tutuyordu ve yanında birkaç erkek daha vardı.Sigarayı yere attı.Kızlar pür dikkat ona bakıyordu.Ama Sıla Ahver'in arkadaşlarına doğru ilerledi ve içlerinden birisinin elini tuttu.Hayretle Sıla'ya bakarken o da bana açıklama yapma gereği duydu.Tüm bunlar olurken Ahver dikkatle beni izliyordu,bunu koyu mavi gözlerinin kenetlendiği yüzümde hissedebiliyordum.Sıla heyecanla konuştu,"Karya,bu Ufuk ve gördüğün gibi sevgiliyiz."Sonuçta bir aydır yoktum ve Sılayla hiç konuşmamıştık.Bİrisine aşık olması ya da onun gibi bir şey hissetmesi olağandı ama yine de bu kişi Ahverin arkadaşlarındandı.Şimdi sık sık karşılaşacaktık.İçimdeki nefesi pes eder gibi dışarı verdim ve Ufuğa bakıp hafifçe gülümsedim."Karya."Ufukta gülümserken "Evet,biliyorum." dedi.Cidden,niye hiç normalce tanışamıyordum insanlarla?

"Tabi öyle olmalı."dedim.Daha sonra Ahver denilen çocuğun az önce sigaramı yere attığını hatırlayınca sinirle ona döndüm,bana böyle ani hareketler nasıl yapabilirdi?

"Sen ne yaptığını sanıyorsun?" Muzip gülümsemesinin yanında ben ona dönünce gözlerini de iyice açtı ve şaşırmışçasına konuşmaya başladı,"Müzik sınıfında bana ÇIK DIŞARI demenin cezasıydı."dedi ve yine gülümseyen maskesini fırlattı.Sılaya döndü ve elindeki sigara kutusunu istedi.Sıla uzattı ve Ahver içinden bir sigara çekip parmaklarına yerleştirdi.Çakmakla yakmaya çalışırken hepimiz ona bakıyorduk ve kuşkusuz herkes şu an kusursuzluğunu inceliyordu .Sigarayı yakıp birkez içine çekip bana uzattı.Bir ara uzatırken gözlerini gözlerime kaydırdı.Kalkıp gittiğindeyse elimdeki sigara ve ben afallamıştık.

GERÇEKBENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin