Part 12 ''Can Yoldaşı''

108 3 0
                                    

  Rüyalar?Ah,o lanet rüyalar her akşam uykumda beni ziyaret ederlerdi.Allah'ın her günü eve ''misafir'' bahanesiyle gelip tüm yemekleri,pastaları,çikolataları tıkınıp sonraysa 'Neyse biz size huzursuzluk vermeyelim' diyip hem triplere grip hem de buraya tıkınmak için geldiklerini çaktırmamak için kaçan yaşlı teyzeler gibiydiler.

  İlk başlarda çok güzel olsa da devam ettikçe pisikolojini mahfeden rüyalardı benimkiler.Uyandığında seni terler içinde ve düzensiz ancak hızlı bir ritimde atan kalbinle yalnız bırakıyorlardı.Ama hayatımda Buğra olduğundan beri o rüyalar beni ziyaret etmiyordu.Buna minettardım,taa ki bugüne kadar.Ve söylemeliyim ki bugün gördüğüm rüya kesinlikle en kötüsüydü.Bu rüyadan kurtulmamı sağlayan kişiyse Buğra'ydı.Filmlerde gördüğünüz sevgililer öpücükle falan uyandırır,dürter falan benim bildiğim ama bu gerizekalı gelip başımdan aşağı buz gibi su dökmüştü.Ben bu çocuğa gerizekalı demiyorum.

''AYY!Ne yapıyorsun be sen mal?!?!''

''Seni uyandırdım,deli.''

''Deli??''

''Deli bildiğimiz deli işte.''

  Bak ben diyorum birgün bu çocuk benden okkalı bir yumruk yiyecek.

''Ya of Buğra of of!''

  Yattığım yerden hışımla kalkıp üstüme yüzümü buruşturarak baktım.Sonra saçlarıma dokunduğumda sırılsıklam olduklarını hissedince daha çok sinirlenmiştim.Buğra'ya baktığımdaysa kıkırdıyordu.Ben göz devirdiğimde kıkırdamayı bırakıp dolabına yöneldi.Askıdaki ve raflarda katlı olan kıyafetleri karıştırdıktan sonra eline iki parça aldı ve bana döndü.Elinde beyaz ancak kolları siyah olan bir tişört ve açık renkli yırtık şortlardan vardı.Bu çocuk nasıl giyinileceğini biliyordu.

''Al bakalım deli kız.''

''Deli ne be benim bir ismim var.''

''İyi be atarlanma.''

  Kıyafetleri bana verdikten sonra iki adım çekildi ve beni izlemeye başladı.Kafamla çıkmasını istermiş gibi bir hareket yaptım ancak Buğra hala bana bakıyordu.

''Buğra,git diyorum??''

''Hayır.''

''Ne hayırı?Olum gitsene üstümüzü giyineceğiz şurada onda bile rahat verilmiyor be.''

''Gitmiyorum banane burada giyineceksin.''

  Yeniden göz devirip elimdeki kıyafetlerde odanın yan tarafındaki kapıyı açıp içeri girdim ve Buğra arkamdan gelemeden kapıyı kilitledim.Bana verdiği kıyafetleri giydikten sonra yan taraftaki boy aynasında kendime bakmaya başladım.

  Geçen 2 hafta içerisinde çok değişmiştim.Bodrum'a gelmeden önce maviden başka hiçbir rengi giyinmeyen İrem,şimdi her gün farklı renk giyiyordu.Saçlarıma baktım.Uçları güneşten dolayı sararmıştı.Tenim bronzlaşmış ve tırnaklarım uzamıştı.Buraya gelmeden önceki İrem'e ne olmuştu?

  Tüm bu düşünceleri dağıtan ses Buğra'dan gelmişti.

''İrem?Oradamısın?''

Cevap vermemiştim ancak kapının kilidini açıp Buğra'ya baktığımda o da üstünü değiştirmişti.Onun üstünde de benim giydiğim tişörtün benzeri vardı.Onun tişörtünde 'Soul' benimkindeyse 'Mate' yazıyordu.

''Hadi,gidelim.''

''Dur,bekle.''

Onu giyindiğim odanın içerisine doğru çekiştirip aynanın önüne getirdim.Telofonu çıkardığımda resmimizi çekeceğimi anlamış olmalı ki elini omzuma attı.

 Buğra'nın Ağızından;

  Ona verdiğim tişört benim için çok özeldi.O tişörtü çok küçükken gittiğim Disneyland'dan almıştım.Hatırlıyorum da annem bana bu tişörtün kızlar için olduğunu söyleyince ona ''Ama ben onu büyüyünce aşkıma vereceğim!'' deyip ağlayarak annemi almaya ikna etmiştim.Ama İrem'e bu kadar yakışacağını bilmiyordum.''Soul Mate''in karşılığı ''Can Yoldaşı''ydı.Ve ben,Buğra Özkaya;Can yoldaşımı bulmuştum.

------------------------------------------------------------------------------------------

BEN GELDİİİM :D Eee madem tatildeyiz biraz günlük bölüm yayınlayayım dedim :) 

SINIR YOK BALLISINIZ JSDHSJDH

HEPİNİZİN KURBAN BAYRAMI KUTLU OLSUN :*

 

Mavi GünlüğümHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin