4- Siyaha karışan beyaz

12.4K 711 732
                                    




Selaaamm

Bu bölüm size benden bayram hediyesi olsun ^3^

Bölümde yetişkin içerik bulunmaktadır lütfen rahatsız olan bu bölümü okumasın.

Yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın, o zaman başlayalım..


Kırmızının en güzel tonuydu siyah, karanlık da olsa içine karışandı kırmızı.. İki beden, iki renk.. Bir olmak için çaba sarf eden nefesler.. Siyah ve Beyazın karıştığı griydi adeta.


Karanlıktı her şey. Son olanlardan sonra kendini ateşe atan bir beden vardı ve o bedeni kollarıyla saran büyük bir alev.

Jungkook

En son o odaya girdiğim anı hatırlıyorum sonrası ise kırmızıydı, sadece kırmızı.. Kucağımda oturan bedene sanki gitmesin der gibi belini sıkıca tutmuş ve susamışçasına dudaklarını öpüyordum. Odada sadece nefes sesleri vardı birde öpüşme sesimiz. Vücudumdaki sıcaklık oranı git gide artıyordu. Kucağımda tuttuğum ateş adeta bir aleve dönüşmüştü. Benim için yanıyordu bu sefer. Sanki külünden yeniden doğmuş gibi, sadece benim için tutuşuyordu.

Zorda olsa ayrılabilmiştim karşımdaki açlıkla sömürdüğüm dudaklardan. Koltukta olduğumuz için tam olarak oturamıyordu ve buda onu daha çok kendime çekmemi engelliyordu. Alınlarımızı yaslamış bir şekilde derin derin nefesler alıp veriyorduk. Bu bir çeşit mola gibiydi.

Ama ben mola vermek istemiyordum.

Bunu anlamış gibi sırıtmıştı gözlerimin içine bakarak. Kucağımdan kalktı ve ben üzerimden kalkan ateşin verdiği etkiyle soğuk terler dökmeye başlamıştım. Gözlerimi kapatmak istemiyordum ama göz kapaklarım ağır gelmeye başlamıştı. Yorgunlukla hazın verdiği etki vücudumu mayıştırıyordu. Karşımdaki beden ise daha yeni başlıyoruz der gibi bakış atmıştı bana.

Biliyordum, bu gece o ateşi ben yakacaktım.

Elini uzattı gözlerimin içine bakarak. Kolum ne kadar ağır gelse de kaldırıp elini tutmayı başarmıştım. Yerimden kaldırdı ve yatağa oturtturdu. Tam kendimi yatağa atacakken durdurdu beni.

''Kıyafetlerle yatağa girmeyi planlamıyorsun değil mi bayım?''

Üzerimdekiler zaten yırtık pırtıktı yırt gitsin diye geçirdim içimden. Ama o kıyafetlere özenle dokunuyordu. Sonra ise minicik elleri karın kaslarımda gezindi ve gözlerimin içine bakarak kafasını kaslarıma eğdi. Dilini çıkardığı gibi kaslarımın her birini önce yalıyor sonra ısırıyor birde öpüyordu. Az önce yaşadığım sıcaklık tekrar bedenimi ele geçirirken ben olanları kavramaya çalışıyordum. Durmak istemiyordum ama içimden bir ses bana 'dur' diyordu. 'O ateş seni çok yakacak.' Gözlerimi kapatmıştım ki düşüncelerime son veren olay oldu. Kemerimi çözüyordu. O an anlamıştım ki pantolonumdaki erkekliğim çok fazla kabarıktı. Buda karşımdaki adamın fazlasıyla mutlu olmasını sağlıyordu yani kıkırdamalarından bu anlaşılıyordu.

''Benim için bu kadar sertleşmen.. Fazlasıyla etkileyici bayım..''

Nefes nefese konuşmuştu. Kıkırdamaları kelimelerine resmen ilahi gibiydi. Sesi neden bu kadar güzeldi?

Kemeri açtıktan sonra belimden çıkardı ve boynuna tasma gibi bağladı. Ben ne yapmaya çalıştığını anlamak istiyordum ki pantolon düğmelerim tek tek açılmaya başlandı. Bacaklarıma yayılan sıcaklık artmıştı. Alnımdan akan terlere artık engel olamıyordum artık ve nefes düzenimde bozulmaya başlamıştı. Bu gece beni yakmaya kararlıydı.

Pantolonum da bacaklarımdan sıyrıldı. Bense sadece çıkarmasına yardım etmiştim. Sadece baksırım ve üzerimdeki yırtık t-shirtle duruyordum. O ise altındaki deri pantolon ve boynunda bana ait olan kemerle bana bakarak dudaklarını ısırıyordu. Bu görüntü ne kadar tahrik edici olsa da utanma duygusu istemsizce vücudumu ele geçirmişti.

Captive Fire | JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin