belki yan yana gelirlerdi, bir sanat ortasında

252 66 32
                                    

kadın, çıplak ayaklarıyla evin içinde sessizce dolaşırken, özenle yerleştirilmiş kemanı gördü
adımlarını kemana doğru atarken, kaşları hafif çatılmıştı
bu keman, eski bir kemandı, ve kadın kemanı çalacak olursa eğer, tüm anıları canlanacaktı o boş duvarların önünde

buna razı gelerek kemanı eline aldı ve sakin hareketlerle çalmaya başladı
kadın seviyordu bu sesi
dudaklarında oluşan belli belirsiz tebessümle gözlerini yumdu sakince

hava yağmurlu, şiddetli bir rüzgâr vardı
yine de kadın, penceresini açmış, yağmurun toprakla birleştiği o güzel kokuyu duyabilmek için beklemişti
kadının kemanla oluşturduğu melodiyi uzaktan sezen rüzgâr içeriye doğru gelmişti, hemen kadının darmadağın saçlarını savurmuştu sağa, sonra da kendiliğinden sola..

kadın, parmak uçlarıyla hareket etmeye başladı
bir, iki, üç ve dört adım..
bu hareketler dansa dönüşmüş
ve kadın kendi ekseni etrafında dönmeye başlamıştı
sonra tekrarladı ritimlerini
rüzgâr, kadına eşlik ediyordu ama kadın, durdu,
yere çöktü sessizce, kemanı bir kenara bırakıp

yağmur durmuştu, rüzgârın hafif bir varlığı kalmıştı havada
kadın yumduğu gözlerini açarak etrafına bakındı
ve daha sonra bir çığlık,
bir hıçkırık,
binlerce gözyaşı süzülmüştü yanaklarından,,

kadının kendine gelmesi uzun sürmemişti
alışkındı, olurdu böyle şeyler
ruhu o kadar yorgundu ki
bir anda pes eder gibi yere yığılıp ağlayabiliyordu
ellerini yanaklarına götürüp sildi gözyaşlarını
kadın güçlüydü, onu düşüren de birdi, kaldıranda

ayağa kalktı
gecenin karanlığına çevirdi bakışlarını
yıldızlar oradaydı, kimileri parlak; kimileri yıldız olamayacak kadar belirsizdi
sonra, sonra ay'a baktı kadın
seviyordu bu manzarayı;
gülümsedi..

yerdeki kadehi alıp bir yudum içti
daha sonra derin bir nefes aldı kadın
beklediği kişi, hâlâ gelmemişti

saat 03.00
gidiyordu kadın
durmaya mecâli kalmamış
öylesine oturuyordu yaşlı koltuğunda
gözleri boş duvarlarda gezinirken,
parmakları kadehinde dolaşıyordu
kadın, son kadehini yudumlayıp,
evi terk etmek üzere ortadan kaybolmuştu
oysa beklediği çoktan gelmişti
fakat kadın bekleyemeden yok olmuştu,,

00gidiyordu kadındurmaya mecâli kalmamışöylesine oturuyordu yaşlı koltuğundagözleri boş duvarlarda gezinirken,parmakları kadehinde dolaşıyordukadın, son kadehini yudumlayıp,evi terk etmek üzere ortadan kaybolmuştuoysa beklediği çoktan gelmiştifaka...

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
bir terk ediş sanatıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin