bucky barnes trash

Fanfiction | Saç

Uyarılar: Ağlayan bir Bucky

Özet: Bucky yeniden kendisi gibi hissetmek istiyor.

Yazar: buckygrantbarnes (tumblr)

S/A, senin adın demek.

***

Bucky içeri girerken, sen odanda en sevdiğin romanlardan birini okumaktaydın.

"Hey Buck! Nasılsın?" diye sordun kitabını kapatıp yanına koyarken.

Bucky gözle görünür bir biçimde utanmıştı. "O-odama gelebilir misin acaba?" diye fısıldayıp gözlerini yere dikti.

"Evet, neden olmasın?" diyip kalktın ve Bucky 'yi odasına kadar takip ettin. "Neye ihtiyacın var?" diye sordun odasına girerken.

Bucky banyoya doğru adımladı ve sen de onu takip ettin. Ve orada, lavabonun üzerindeki makası ve tıraş bıçağını fark ettin.

"Şey acaba... Saçımı kesebilir misin?" diye sordu, gözleri umutla parıldıyordu.

"Oh um, aslında daha önce hiç saç kesmedim, kahküllerimi bir iki defa... Ama becerebilirim sanırım! Otur lütfen." dedin.

"Ah, aslına bakarsan, bu-bunun gibi kesebileceğini ümit ediyordum" diyip eline bir fotoğraf verdi.

Fotoğraf oldukça eskiydi ve Bucky burada bayağı bir genç duruyordu. Tam da orduya katıldığı zamanda çekilmiş olmalıydı.

"Uh tamam. Pekala deneyebilirim bunu... ama bu kadar kısa istediğine emin misin?" Bucky kafasını salladı ve makası eline tutuşturdu.

"Artık batırırsam bana kızamazsın." dedin başlamadan önce.

Bucky derin bir nefes alıp "Tamam, sana güveniyorum." dedi.

Onun uzun saçlarını kesmeye başladın. Bu birazcık yüreğini acıttı, ama bunun onun isteği olduğunu biliyordun.

Kenarları ve tepesini bitirdikten sonra tıraş bıçağını aldın ve onunla kenarları temizlemeye başladın. "Tamam... sanırım, bitirdim." dedin.

"Tamam." dedi Bucky ama kımıldamadı. "Bakacak mısın? Bu gerçekten büyük bir değişim oldu." dedin ve elini çenene koydun.

"Ben, ah, gerildim biraz." diyip kıkırdadı. Nefesini dışarı verdi ve yavaşça sandalyeden kalkıp aynaya bakmaya gitti. Sonunda kafasını kaldırıp aynaya, kendisine baktı. Ağzı, görüntüsü yüzünden hafifçe açıldı.

Bucky arkasına döndü ve seni kendisine yaklaştırıp kafasını omzuna gömdü. "Çok teşekkür ederim S/A" sesinden ağladığını anlayabiliyordun. "Önemli değil Buck. Sormamda sakınca yoksa eğer, neden saçını kesmek istedin?" diye sordun.

Sorunu cevaplayabilmek için seni kendisinden uzaklaştırdı. "Uzun saç Kış Askeri'ne aitti ve bu saç ise Bucky'nin." Diye cevapladı seni. Gözleri yaşlarla parlıyordu. Burnunu çekti ve sonrasında arkasını dönerek tekrar kendisine baktı.

"Tekrardan teşekkür ederim S/A" diye fısıldadı.

"Sorun değil Buck, gerçekten." Dedin elini Bucky'nin omzuna koyarken.

Sana bakabilmek için arkasını döndü. Bir anlığına Bucky'nin gözlerindeki çekişmeyi fark ettin ve sonra seni çok şaşırtacak bir şey yaptı; seni kendisine çekerek öpmeye başladı.

Bir an için tereddüt ettin ama sonrasında sen de karşılık verdin. Öpüşme nazik ve yumuşaktı, tıpkı Bucky gibi.

"Sanırım bu yeni saç 40'ların cazibesini de beraberinde getirdi" diyip sırıttın.