BİLİNMEYEN...

Bir Günaydın

Yoğun ve sorunlu geçen bir gecenin ardından öğlen 14:30 gibi uyandım. Genel olarak telefonla pek ilgilenmediğim için olağan bir alışkanlıkla onu yastığımın altında bıraktım kalktım kahvaltımı yaptım ve birden dank etti . Koşar adım odama geçip telefonu aldım ve evet yıllardır almadigim aslında beklediğimi farkettigim o küçücük mesajı yazmıştı hemde sabahın 7 sinde
-gunaydin
-gunaydin ben yeni kalktım napyosun ?
-napim evdeyim bende yeni geldim öyle oturuyorum sen?
-ben de evdeyim oturuyorum boş boş bir kahve ?
-olur o zaman şöyle yapalım sen "bana gel" ben sana yapım ?
-aaa bak sen olur tabi ama beni Alman gerek tam olarak hangi sokaktasın bilmiyorm :)
-tamam büfenin orda buluşalım
-olur çıkınca ararım
-tamam
Bu kısa ve öz konuşmanın bende neden bu denli heyecan oluşturduğunu anlamamakla birlikte çok seri bı şekilde duşa girdim , dolabımı açtım ve tam yarım saat ne giysem diye düşündükten sonra siyah tayt beyaz tişört ve üzerine hava serin olmadığı için açık mavi beyaz şeritleri olan gömleğimi giydim uzun yıllar sonra ilk kez içimden makyaj yapmak , saçlarımı açık bırakmak geldi . Biraz parlatıcı rimel ve kapatıcı sürdükten sonra evden çıktım . Buluşacağımız yere doğru giderken kalbim yerinden çıkacak gibi oluyordu adımlarımı hızlandırdım ve aradım
-ciktim ben geliyorm
-tamamdır çıkıyorum ben de şimdi
-tamam
Büfenin önüne çoktan gelmiş onu bekliyordum ki eskilerden bı arkadaşımla karşılaştım kaan sessizce yaklaşıp omzuma vurarak ödümü kopardı çünkü gelebilme ihtimali olan yola kitlenmistim kaanla muhabbet ediyorduk ayak üstü birer sigara yaktık ama benim kafa yolda anlamıyordum ne anlatıyor kısa kısa cevaplar verip durdum . 5 saat gibi geçen 5 dakikanın ardından uzun boylu sevimli göründü . Uzun gri bı palto siyah tişört ve siyah pantolon vardı üzerinde saçlarını geri taramış o şahane yüz hatlarını ortaya çıkarmıştı boynuna taktiği fular tarzı atkı ise "beni al ve kokla" diye bağırıyordu üç metre öteden , yanımıza geldi selamlaşma faslından sonra eve doğru yürümeye başladık
-giderken birşeyler alalım kahve falan
-soyleseydin alırdım ben
-olsun ya evin yanında bakkal var alırız
- iyi madem biraz yürüdükten sonra bakkala girdi kahve ve yanına birkaç şey aldıktan sonra çıktı az daha aşağıya indikten sonra eve girdik . Ben gerçekten çok heyecanlıydım onun bana herhangi bir şekilde yaklasacagini düşünmüyordum tabi ki sadece kokusu ve kendisi bende inanılmaz bir hayranlık hissettiriyordu . Oturduk önce sonrasında kahveleri yaptı itiraf etmeliyim ki bana yaptığı ilk kahve pek güzel değildi ben kahve tiryakisi olduğum için seciciyimdir. Ama dünyanın en güzel kahvesini iciyormus hissi oluşturdu içimde kahveleri içtikten sonra biraz parapsikoloji hakkında konuştuk ona astral seyahat yapabildiğimden bahsettim merakla dinledi kendi tecrübelerini öğrendiklerini anlattı sonrasında film izlemeye karar verdik ben inat ve ısrarla incir reçelini açtım çok sevdiğim bir filmdir her izlediğim de ağlarım . Onun yanında ağlamayayim diye de yoğun bir çaba sarf ettim ve o pek beğenmedi sonra ben de bı anda ampul yandı biz dedim neden meditasyon yapmıyoruz ? Telefon da denedigimiz herşeyi şuan yapmamamız için bir neden yok evet ya dedi saniyelik gördüm gözlerinde ki parlamayı sonra sakin bir meditasyon müziği açtık ben rahat birşeyler giyip geleyim dedi ve odasına geçti . Ben de yere bağdaş kurup oturdum rahatlamaya çalıştım o esna da kapıdan girdi . Allah'ım dedim bu nasıl bir şey . Oturdu karşıma ve ilk seansımza başladık . Öncelikle basit olsun diye cakralarla ilgilendik her birine enerji geçişi sağlarken o kadar yakınlaşıyorduk ki nefesim kesildi . Sonra kök cakraya geldi sıra tam kuyruk sokumu denilen yerde olduğu için dokunulması ve uzanılmasi biraz sıkıntılı . Daha rahat olmak için (tamamen nefes alabilmem için ) arkanı dön dedim . Ve ilk kez sarıldım tutamadım kendimi . İçime dolan huzur , güven duygusu , minnettarlık , "sevgi" (benim için çok uzaktı) kapladı tüm benliğimi . Ben bu huzur da dalmış giderken kımıldamadan oturdu onum de ve anahtar sesi beni içinde bulunduğum o huzur dolu boyuttan çıkardı ev arkadaşı gelmişti . Toparlandik ve evden çıktık . Bir günaydın mesajının uzun soluklu bir mutluluğa dönüşebilecegi kimin aklına gelir di ki ? ..