20 Ekim 2016
O gece uyuyamamıştı Taehyung. Kalbinde hissettiği somut acı gece-yarısı çığlık atmasına sebep olmuştu. Üşüyordu. Üstünde battaniyeler bulunmasına rağmen içinde bir yerler buz gibiydi.
Ani bir düşünce ile kalktı ve saate baktı. Saat güneşin yakında doğacağını gösteriyordu. Taehyung bir umut belki güneş kalbimi ısıtır diye kalktı ve giyindi. Ayakkabılarını da giyerek evden çıktı.
Nereye gideceğini bilmiyordu. Düşündüğü tek şey nasıl ısınabildiğiydi. Hızlı adımlarla güneşi en iyi izleyebileceği yer olan parka geldi. Küçüklüğünden beri parkları çok severdi. Çünkü parklar insanın içini ısıtırdı. Bu düşünce ile en iyi yeri aradı gözleriyle. Karanlık zorluyordu fakat salıncağı gözüne kestirdi. Karla kaplanan salıncağı sallayarak karların yerle buluşmasını sağladı. Kalan ıslaklığı umursamadan oturdu ve ani ürpertiyi hissetti.
Yüzünde tuhaf bir tebessüm oluştu. Sanki oturduğu salıncak ona büyü yapmış gibi gülümsüyordu. Yavaşça ayaklarını sallayarak sallanmaya başladı. O sırada bir şarkı mırıldanıyordu. Üşüyen kalbinde bir ısı hissetti. Bunu eğlenmesine yordu fakat farkında değildi ki onu izleyen genç kalbine ulaşmaya çalışıyordu.
Güneş kendini göstermeye başladığında Taehyung merakla ufuğa doğru baktı. Hava daha çok soğudu fakat bunu hissetmiyordu. Güneşe baktıkça umutlandı. Belki dedi "Beni iyileştirebilir?"
Güneş tamamen gözüktüğünde bu manzara onu tamamiyle büyülemişti. Sanki gerçek Tanrısını görüyor gibiydi. O sırada Jimin'in gerçek Tanrısı zaten karşısındaydı. Kusursuz parmaklarıyla sakıncağın demirini tutan elleri inceledi, yüzünü net göremiyordu fakat kahverengi gözlerin onu beklediğini biliyordu.
Taehyung'un kalbi alev alıyordu. Bütün buzları erimiş ve ruhuna karışmıştı. İçini ısıtan bu hissin bağımlısı oldu. Ağrısı geçti, üşümesi geçti, kalbi yanıyordu. Elini kalbine attı ve ellerinde de hissetmek istedi o sıcaklığı. Hissedemedi ve kumaşı suçladı bu yüzden.
Jimin onun kalbine ulaşmıştı ve kibriti çakmıştı. Gördüğü mucize onu ele geçirmişti. Koşarak Tanrısına gidip bu sefer de elleriyle ısıtmak istedi. Ama bunu yapamazdı. Jimin korkuyordu. Bu yüzden güneşe baktı. Daha sonra kafasını çevirip mucizesine baktı. Güneş ışığı tenine ne çok yakışmıştı!
Taehyung ise kalkmaya hazırlandı. Ne kadar bu hisse aşık olmuş olsa da kalkmalıydı. Yürüken son kez arkasını döndü ve sanki biri onu izliyormuş gibi salıncağa el salladı.
"Her sabah burada olmak dileğiyle."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐝𝐢𝐝 𝐲𝐨𝐮 𝐟𝐞𝐞𝐥? || Vmin ✓
Teen Fiction× did you feel? × Hissettin mi Jimin? (4 O'clock'un devamı olan) Scenery şarkısı üzerine yazılmıştır. Tarihlere dikkat ediniz. [Tamamlandı.]