"Efendim, bir aramanız var. Kabul edeyim mi?"
Saatlerdir kendisini odasına kapatan adam uğraştığı zırhtan kafasını kaldırıp sanki ona sesleneni görebilecekmişçesine etrafına bakındı.
Bir İntikamcılar takımı kurulmuştu. Takımın bir arada yaşamasının ise daha iyi olacağını düşünen Nick Fury, Stark Kulesinin yeni takım için bir ev olmasını adamdan rica etmişti. Bunun üzerine Tony Stark kulenin kapılarını İntikamcılar üyelerine açarken kendine çalışmalarını sürdürebileceği bir ev almıştı. Aslında kulede de çok rahat bir şekilde çalışılabilirdi fakat çocukluğunu diğerlerinden farklı geçirmesine sebep olan adam oradayken diken üstünde hissediyordu. En iyi çözümü de kaçmakta bulmuştu. Kendisine tekrar seslenildiğini duyunca dikkatini yapay zekaya verdi.
"Arayan kim?" dedi yorgun ses tonuyla.
"Bay Rogers efendim." Düşünceli bir biçimde kafasını kaşıdı. Hiç onunla konuşacak durumda hissetmiyordu. Cevaplamazsa tekrar tekrar arayacağını da biliyordu. Bu yüzden cevaplayıp kurtulmayı seçti.
"Edebilirsin Jarvis."
Birkaç saniye içinde Steve Rogers'ın yüzü ekranda belirdi. Kendisine göre gayet iyi görünen adamda tek bir kusur vardı.. Yüz ifadesi endişeli gözüküyordu. Kulede bir sorun olmuştu ya da sadece merak edilmişti. Ekrandaki adamın sesini duyduğunda göz devirdi.
"Stark, nerelerdesin? Saatlerdir yoksun ve birkaç saat sonra güneş doğacak." Kulede bir sorun olmasını Yüzbaşı'nın gereksiz endişesine yeğlerdi. İkinci kez gözlerini devirdi adam. "Hayırdır Yüzbaşı, yolumu mu gözlüyorsun? Gerçi haklısın. Ben yolu gözlenmeyecek insan mıyım? "
Ekrandaki adam şaşırmış gibiydi yinede bu konu üzerinde durmak istemediğinden karşısındaki yorgun ama buna rağmen hala yakışıklı görünebilen adamı farklı bir cevapla yanıtladı. "Sadece ne zaman geleceğini merak etmiştim Tony."
Tony Stark bu konuşmadan sıkılmaya başlamıştı o yüzden kısa kesmeye çalıştı. "Birkaç saate gelirim Yüzbaşı. Sen o tatlı uykuna devam et."
"Sensiz uykunun tadı oluyor da sanki. Peh." diye mırıldandı Rogers. Bunu söylediğini anladığı an ise içinden Tanrıya lütfen duymamış olması için dualar etmeye başlamıştı.
"Bir şey mi söyledin Rogers?" Bunu duyan Yüzbaşı içinden dualarına devam etmişti. Ama bu seferkilerin teması 'Teşekkürler' idi. "Hayır, yapmam gereken bir şey hatırladım da onu söyleniyordum. Neyse benim kapatmam lazım. Daha fazla gecikme de eve gel Tony."
Ekrandaki yüz ortadan kaybolunca Stark , Rogers'ın ne demek istediğini düşünmeye başlamıştı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐀𝐖𝐀𝐑𝐄 || stony ♤
RandomAware; japonca da olağanüstü bir güzelliğin kısa bir anının içimizde yarattığı his anlamına geliyor. *** İnsan hayatını ondan nefret ederek geçirdiği birine aşık olabilir mi?