hertz 52 | sulay

"onu kimseye söyleme"

"Hertz, beni ıslatmayı kes" gülerek hertz'in beni ıslatmasını engellemeye çalışıyordum.

Sonunda beni ıslatmayı kesdiğinde burnunu okşamıştım.

"Hertz, diğer balinalar neden seninle oynamıyor?"

Hertz su da takla atmaya başladığında gülmüştüm.

"hmm, demek bilmiyorsun."

Hertz su altında garipçe haraket etmeye başladığında gülmüştüm.

Birden bire tanıdık gelen bir ses duyduğumda gözlerimi kocaman açmıştım.

"Hertz, balina avcıları geliyor."

Hertz beni anlamayınca onu suya itmeye çalıştım, ama o oyun oynadığımız sanıp beni de ittir eye başladı.

"Hertz hadiii"

Hertz beni ittirmeye devam ettiğinde içimdeki korku yayılmaya başlamıştı.

Hertz artık avcıları fark etmişti ama beni fark etmemişti.

Bir kez daha ittirmeliyim derken suya düştüm. Yüzme bilmiyordum ve boğulmak üzereydim.

Hertz çoktan okyanusun dibinde saklanmıştır. Artık beni kurtaracak kimse yok.

Artık çırpınmayı kesmiştim. Yavaş a suyun dibine batmaya başlamıştım.

Ölmek için biraz gençtim, 11 yaşımda ölmek istemiyordum. Aslında ölmek umrumda değildi, sadece Hertz'i bu dünyada yalnız bırakmak istemiyordum.

Çünkü ben Hertz 52 benim ilk, tek ve son arkadaşım

~

"Hertz 52, dünyanın en yalnız balinası. Bütün diğer balinalar 12-25 Hertz frekanslarla anlaşırken o 52 Hertz ile anlaşabilir, ve bu yüzünde diğer balinalara çağrı gönderemiyor. Hiçbir balina onu duyamıyor, ve bilmiyor."

"Baba, eğer dünyada sadece bir Hertz 52 varsa neden onu yakalamak istiyorsun?"

"Herkese göstermek için oğlum. Dünyanın en başarılı balina avcısı olduğumu kanıtlamak için Hertz 52yi yakalamalıyım."

İç çekerek gemini ön tarafına gittim.

"Bu aptalca. Sırf bir ilan için dünyadaki tek Hertz 52yi öldürmek. Aptalca, aptalca, aptalca. Başka birşey değil, sadece aptalca."

Gemi biraz daha ilerleyince okyanusta bir huzursuzluk hissettim.

Bir üzüntüsü vardı.

Okyanus ağlıyor gibiydi.

Sanki hüzünlenmişti.

İleride gemiden pek uzakta olmayan kıyının yakınında bir bedenin çırpındığını gördüm.

Birden beden sakinleşmişti.

"Baba! Biri boğuluyor"

Babam koşarak yanıma geldiğinde nefes nefese kalmıştı.

"Geminin oraya zamanda yetişmesi imkansız."

"Baba, senin söylediğin gibi, hiçbir şey imkansız değildir."

Babam adamlarına o gemiyi o tarafa yönlendirmelerini söyleyince, uzun sürmeden bedenin boğulduğu tarafa ulaşmıştık.

Okyanusa bakmaya devam ettim.

"nerde......?"

Gözlerim ile taramaya devam ederken babama döndüm.

"Baba, ben suya giriyorum."

"oğl-"

Babam birşey söyleyemeden suya dalmıştım.

"onları yukarı çekebilecek birşey ayarlayın"

Etrafa bakmaya devam ediyordum.

Nefessiz kalınca suyun üstüne çıktım. Dein bir nefes aldıktan sonra tekrar daldım.

Suyun altında etrafa bakınmaya devam ederken büyük bir şok geçirmiştim.

Babamın bana gösterdiği balina.

"Hertz 52"

Ağzımı açtığımız farkına vardığımda hemen ağzımı kapatıp su yüzeyine çıkmaya çalıştım.

Taa ki birşeyi fark edene kadar.

Hertz 52nin üzerinde bir çocuk vardı.

Hertz 52 bana yaklaşıp çocuğu durduğum tarafa doğru itti.

Ve böylece asıl macera başlamış oldu.

-bunnycotton