Vücuduma bir alıcı gözüyle bakarken dikkatimi boynumun yan tarafında nasıl olduğunu bilmediğim morlukla karşılaştım. Dokunduğumda aniden gelen acı titrettirmeye yetmişti. Dağınık odamda makyaj çantamı aramaya koyuldum. Evvvet sonunda bu küçük pembe çantada bu morluk için bir şeyler bulabilirim. Bu ten rengimdeki kapatıcı stik geçici bir süreliğine de olsa ihtiyacımı görür. Aniden çalan yüksek sesli alarmım beni sıçratmaya yetti. Ve yine başlıyoruz. Alarmın iğrenç sesi kulaklarımı tırmalıyordu. Sonunda bitti. Dolabı açıp bugün iğrenç günümü hangi kıyafetle gecirsem diye düşündüm. Sarı mini elbisemi üzerime giymek için çıkarttım. Tanrım benim için fazla renkliydi. Hemen onu siyah dar ceketim ve siyah botlarımla tamamladım. Bu siyaha gerçekten aşıktım. Aynamın önüne tekrar geçip eyelinerımı aldım elime. Ve bir iki tıkla tamamen güçsüz gözüken bu kadına güçlü gözler hediye ettim. Hafif bir allık ve pembe varla yok arası rujumdan kuru dudaklarıma dokundurdum. Dağınık saçlarım adete banyoya gir der gibiydi. Ama bunun için vaktim yoktu hemen çantamı alıp odadan fırladım. Mutfaktan krep kokularını duymamazlıktan gelip icerdekilere "Ben çıkıyorum" dedim.
