Konser bitimi üyeler terli ve yorgundular ama gelen etleri görünce kimse mızmızlanmadı. Menejer hyung sevinmişti.
"Afiyet olsun çocuklar,ekiple birlikte bizde yan odada yiyeceğiz. Ama terli terli oturmayın.Sonra hasta oluyorsunuz."
Üyeler Luhan'a döndü.
"Ne var ne bakıyorsunuz?"
Sehun "Merak etme biz Lulu'ya da dikkat edeceğiz" dedi.
Ardından Luhan Sehun'a nazlı bir bakış attı. Bu Sehun'u güldürmüştü.
**
"Ahh sonunda yurda dönebildik" dedi Kai. Kyungsoo başı ile onu onayladı ve kendini koltuğa attı.
Luhan bu arada çok düşünceli bir şekilde duşa girdi.Kararını açıklayacağı an yaklaştıkça tedirginliği artıyordu.Nasıl Sehun'dan ayrılabilrdi ki ? Yüzüne düşen su damlaları sanki birer iğne gibi batıyordu vücuduna.Son günlerde yemeğini bile doğru dürüst yemiyor ve üyelerle konuşmuyordu.Sehun bunu henüz farketmemişti.
Ertesi sabah 4 gibi Luhan herkesten önce uyandı.Aslında uyanmamıştı. Kalbinde bir sızı ile yerinden sıçramıştı resmen.Emin olduğu tek bir şey vardı. O gerçekten hastaydı.Bugün prova ya da herhangi bir programı olmadığı için merkeze yakın bir yerde oturan kuzeninde dinlenmeye gidecekti. Yoksa üyelerin özellliklede Sehun un yanında bu şekilde duramazdı. Güçlükle ayağa kalktı ve ilacını dolabın üstünde sakladığı yerinden çıkardı.Su ile ilacı içtikten sonra biraz daha iyi hissediyordu. Yani en azından başı artık dönmüyordu.Yolda bayılmamayı umarak geceden üstünde kalan siyah pantolonunun üstüne deri ceketini çekip kuzenin evine doğru yola koyuldu.
Sehun uyandığında Luhanı yatağında bulamayınca çok merak etti. Odaya bir göz gezdirdi. Luhan not bırakmamıştı.Aramayı düşündü.
"Alo Lu nerdesin ? Kahvaltını etmeden mi çıktın ? Umarım üstüne bir şeyler almışsındır he ? Ama bugun beraber takılsaydık...hem.."
"Hunnie ! Sakin ol. Sana da günaydın yani...bugu..n kuzenim..in yan..ına gi..dece..ktim . unuttun mu.. ?"
"Kuzenine mi gidecektin ? Hiç hatırlamıyorum ama senin sesin niye yarım yarım ve boğuk geliyor ? Bi kaç saat oldu yanımdan ayrılalı hemen hasta mı oldun hı ?"
"Haha hunnie. Tabiki hayır. Çekmiyor galiba sonra konuşsak nasıl olur ?Al--oo ?"
dıt dıt dıt
Hattın öbür ucunda Sehun merakı ile kalmıştı. "Niye kuzenine gidiyor ki ? Hazır programımız yok bari birer bubble tea içseydik tsch tsch tsch"
"Hayırdır Luhan haber bile vermeden ..?"
dedi Jonghyun.Fakat Luhan iyi görünmüyordu.Rengi solmuştu, göz kenarları kırmızı ve göz altları olabildiğine siyahtı.
Kuzenini bu halde gören Jonghyun içi acıyarak havaya bir kaç lanet savurdu ve Luhan'ı içeri taşıdı. Luhan'ı koltuğa uzattı üstüne ince sayılabilecek bi yorgan örttü.O arada Luhan da bitkince onu izliyordu..
"Luhan! Tam olarak ne zamana kadar böyle olacaksın he ? Seni böyle görmek istemiyorum artık! Izin isteyip dinlensen ne olur sanki ? Şu haline bak.Kemiklerin ben burdayım diyor.Bekle sana çorba getirecegim.Bugünde dinlenebileceğini sanıyorsan yanılıyorsun. Dırdırım bitmeyecek çünkü."
dedi ve mutfağa yöneldi. Normalde olsa Luhan bu bağrışmaya el kol şakaları ya da her hangi bir küfür ile karşılık verirdi ama şimdi ne hali vardı ne de keyfi.Ve birde ilk defada olsa Jonghyun haklıydı.
Jonghyun çorbayı Luhanın önüne koydu ve kaldığı yerden devam etti.
"Yarından ötesi yok ayrıl oradan. Ya da kaçıracağım seni.Bu halin rahatsızlığını daha çok tetikliyor. Grup üyelerin bile bilmiyor demiştin değil mi ? Neden her şeyi gizliyorsun ? Açık açık onlarada söyle.."
"Hhyu..ng.Ayrılmam demek hayranlarımı ve üyelerimi umursamamam demek. nas...ıl yapabilirim böyle bir şeyi ..?"
"Hayranlarını mı ? Seni düşünüyorlarsa zaten destek olacaklardır bunu nesi sorun ? Onu geçtim üyeler niye bir şey bilmiyor? "
Luhan içtiği hapın ve yorgunluğunun etkisiyle uykuya dalmıştı. Jonghyun hiç bir sorusuna yanıt alamamasına--normaldede alamazdı ama-- rağmen onu öyle rahat görünce tüm siniri geçti.Sinirli değildi belkide ama onun adına üzülüyordu ve Luhanın kendine verilen bedene eziyet ettiğini düşünüyordu. Luhan gerçekten çelimsiz ve narindi.
**
"Jong-ahh nerdesin ? " dedi Luhan gözlerini ovuştururken. "Karnım acıktı benim yiyecek bir şeyler yok mu ?"
"Sonunda uyanabildin prenses.Saat kaç haberin var mı ? Yarın programın yok muydu senin ?"
"Ne prensesi ben sangnamja'yım. Yarın için planım yok yani Kamong'da Sehun'a bubble tea sözüm var o kadar."
Luhan telefonunu aldı. Saat 20.00 'ydi ve 30 tane cevapsız araması vardı! Hepside Sehun dan. Arada Xiu ve Kai nin mesajlarıda vardı ama Luhan Sehun'a cevap vermezse ne olacağını bildiğinden geri aradı.
"Alo Lulu ? Niye aramalarıma cevap vermedin ? Saat çok geç oldu .Gelip almamı ister misin?Yani her nerdeysen.Kuzeninle bir türlü tanışamadıkda!"
"Merak etme Hunnie Jong'un koltuğuna kıvrıldım uyuyakalmışım hem şimdi geri dönecektim.O zaman eve geldiğimde konuşuruz. Seni seviyorum bayy"
'Resmen yüzüme kapattı." diye düşündü Sehun.Gurup üyeleri bugün alışverişe gitmişlerdi ama Sehun yanında Luhan olmadan gitmek istemedi ve evde kaldı.Bütün gün aramasını beklediği kişide bir şeyler saklıyor gibiydi ve gurup üyeleride çoktan eve dönmüşlerdi.
"Hey Sehun Luhan daha gelmedi mi ?"
dedi Kai. Arkasından elindeki yeni kazağıyla D.o kafasını uzatıp merakla baktı.
"Hayır kuzenindeymiş birazdan burada olur"
derken kapı çaldı.
"Nerdeydin bakalım minik geyik" dedi Lider.
"Sensiz alışveriş yaptık hatta döner bile yedik. " dedi Xiu.
"Aldığım kazağa bak Lulu." dedi Baek.
"Çocuklar eminim çok eğlenmişsinizdir ama kuzenimi özlemiştim hazır ara varken gitmek istedim ."
Sehun Luhan'a eliyle işaret yaptı.Yanıma gel demek istemişti. Birlikte üst kata çıktılar.Sehun konuştu :
"Seni çok merak ettim. En azından arayabilirdin..."
"Çok üzgünüm hun.Dedim ya uyuyakalmıştım."
"Kuzenini özlediğini sanıyordum.Sadece uyumaya mı gittin yani ? Lulu eğer bir sorun varsa bana söylemen gerekir."
Luhan içinden keşke bir sorun dan ibaret olsa diye düşündü.
"Hayır hayır kesinlikle hiçbir sorun yok.Sadece-ahhhh"
Luhan elini kalbine götürdü.Canı çok yanıyordu.Sehun korkmuştu.
"Lulu ne oluyor iyi misin ?"
derken Luhan yere düştü.
"HEYY YARDIM EDİN. 911'İ ARAYIN.LULU AÇ GÖZÜNÜ BANA CEVAP VER! ?"
Sehun'un çığlığını duyan üyeler hızla üst kata koştu. Luhan yerde gözü kapalı yatıyordu.Kai ambulansı aradı.10 dakika sonra ambulans gelmişti. Luhan'ı sedyeye yerleştirdiler.Ambulansa Suho ve Chen bindi. Çünkü Sehun binerse görevlileri bile dövebilirdi.Bunu bilen üyeler Sehun'u kollarından tuttu ve sakinleştirmeye çalıştılar.Sehun ise
"Hemen gidelim.Hastaneye hemen gidelim.Lütfen..Ona bir şey olursa kendimi hayatta affetmem.."
"Merak etme o iyi olacak.D.o arabayı getiriyor. İşte geldi bile. "
dedi Lay. İnsanları sakinleştirmede çok iyiydi.O arada üyeler hemen arabaya atladılar ve son hızla ambulansı takip ettiler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hunhan is real
FanfictionIlk itirafın ardından gelişen olaylar... bazen Sehun bazen Luhan'ın gözünden aşk... Peki Sehun yanında olmadan yemek bile yiyemeyeceği Luhan için nelere katlanabilir ? Luhan Sehun için ne kadar sabredebilir ? Aradaki aşk tüm uzak mesafeleri yok edeb...