Maria,Elis ve Farina o gün yine Paris gezisi ile ilgili hayaller kuruyorlardı. Fakat tek bir sorunları vardı ki Farina'nın babası kızının dedektifliğe ne kadar meraklı olduğunu bildiği için izin vermemişti. Kızlar Farina'nın evine gidip babasını ikna etmeyi düşündüler ama pek umutlu değillerdi.
Farina'nın evine gittiler. Farina'nın babası geldi ve onu ikna etmeyi başardılar.
Elis:
-Kızlar biz beraber olduğumuz sürece her şeyin üstesinden geliriz,dedi.
Maria ve Farina :
-Kesinlikle, dediler.
Daha sonra evlerine gidip hazırlıklara başladılar. Çok heyecanlıydılar. Paris'te bir olay olmasını ve çözeceklerini hayal ediyorlardı. Sonuda o gün geldi çattı.
Herkes okulun önündeydi. Maria,Elis ve Farina erkenden gelmişlerdi. Herkes otobüse bindi havaalanına gitmek için yola koyuldular. Havaalanına geldiler ve uçağa bindiler. Uçak harekete geçti.
Yedi saat sonra Paris'e ulaştılar. Rehberleri Jack otele kadar onlara eşlik etti. Daha sonra herkes odasına geçti. Odada üçer kişi kalacaklardı.
Bizim üçlü yine ayrılmadı tabi ki.
Sonra birden sesler duymaya başladılar. Hemen odalarından çıkıp etrafa baktılar. Ses yan odadan geliyordu. Odanın kapısını tıklatıp içeri girdiler. Odada Elizabeth, Sally ve Lassie vardı. Sally'nin bavulu çalınmıştı. İçinde tableti telefonu ve kişisel eşyaları vardı. Kızlar hemen araştırmaya başladılar. Şüpheli listesi hazırlamayı düşündüler. Sally burada şüpheleneceği kimse olmadığını söyledi.
Akşam yemeği ıçin lokantaya indiler. Orada Jack ile karşılaştılar. Jack kızları masasına davet etti. Kızlara yarınki paris gezisi planını anlattı. Daha sonra Jack'a bir telefon geldi. Apar topar masadan kalktı ve kızlara hoşçakalın bile demeden oradan ayrıldı. Kızlar neye uğradıklarına şaşırdılar.Jack'in birinden korktuğunu veya birine bağlı olarak çalıştığını düşündüler.
Aslında şüpheliler listesine girebilecek bir isimdi artık.
Maria:
- Jack'i yakın takip edeceğiz kızlar,dedi.
Farina ve Elis ona katıldıklarını söylediler. Daha sonra odalarına çıkıp ilk günün yorgunluğunu atmak üzere yattılar.
Sabah kahvaltıyı herkes birlikte yaptı. Hemen gezi için yola koyuldular. Kızlar Jack'i dikkatle izliyorlardı. Dünkü tavrından farklı davranıyordu bu gün. Belli ki ıyi bir şey olmuştu. Daha sonra Paris'te ünlü bir cafeye girdiler. Jack'a bir mektup geldi. Ardından da bir telefon. Farina Jack'in yanında oturuyordu. Gizlice çantasından mektubu aldı. O anda Jack geldi ve acilen otele geri dönmelerini söyledi. Otele geldiler , kızlar hemen odalarına çıkıp mektubu okumaya başladılar. Mektupta yarın saat 05.00'da otelin bodrumundaki kazan dairesinde buluşmaları gerektiği ve gelmezse bütün her şeyin berbat olacağı yazıyordu. Kızlar uykularını alıp gitmeyi planlıyorlardı.
Saat 04.00'da kızlar uyandı hemen kazan dairesine girme planını hazırladılar. Çantalarını aldılar. Saat 04.45 oldu kızlar heyecanla Jack'i bekliyorlardı.
Elis:
-Kızlar şşşşt sessiz olun birileri geliyor,dedi.
Jack karşısındaki kişiye: Siz nasıl isterseniz patronum,dedi.
Kızlar şüphelendiler. Jack'in birine bağlı olarak hareket edeceğini tahmin etmiyorlardı. O anda talihsizlikler peş peşe sıralandı. Farina hıçkırmaya başladı. Bu istemsiz olarak gerçekleşiyordu. Jack ve patronu hemen etrafa bakındılar ve Farina'yı farkettiler.
Kızlar hep bir ağızdan :
Eyvah! dediler.
Şimdi kızların başına ne gelecekti? Jack ve patronu onları ölüme mi terkedecekti ?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Olay Yeri Paris
Adventure14 yaşlarındaki dedektifliğe merak sarmış üç genç kızın okul gezisinde başlarından geçen olaylar.