O Yer

Bölüm 4 : Anderson

Ertesi gün oldu , Sam okul için hazırlanırken aklına hep Lucy'nin 4 senelik arkadaşı Anderson takılıyordu acaba Lucy'i nereden tanıyordu? Aralarında bir şey olmuşmuydu? Bunlar aklının bir tarafını yiyen virüs gibiydi bunları düşünürken kendini düşünce boşluğunda kaybeden bir yabancı gibi hissediyordu. Okul saati gelmişti okula gidip sınıfına girdi , ders biyoloji idi , Sam'in başarılı olduğu derslerden biriydi biyoloji hocası Alex onu çok severdi , Sam hamam böceğini kullanarak radyasyon geçirmez bir madde üretmeyi , bu maddende radyasyon geçirmez yelek üretmeyi başarmıştı fakat korkusundan bunu kimseye söyleyemiyordu. Saatler geçti son ders olan tarih dersine gelinmişti ve bu ders , Sam'in en başarılı olduğu ders idi tarihe çok büyük bir ilgi duyardı özellikle 2. Dünya savaşı ve Hitler'e aklından hep savaşı mihver devletleri kazansa nasıl olur diye düşünüyordu. Teneffüs olmuştu bahçede arkadaşı Nathan ile gezerken karşıda yürüyenin Anderson olduğunu gördü yanına gidip tanışmaya karar vermişti fakat çekiniyordu kim di bu Anderson? Sabah ki sorular aynen kafasında dönmeye başladı , ve nihayetinde cesaretini toplayıp, Andersonun yanına gitti ve konuşmaya ince bir ses tonuyla başladı;
Sam : Merhaba bir şey sorabilir miyim?
Anderson : Tabiki dostum ama bende bişey soracağım sen kantinde kalp krizi geçiren çocuktun değil mi?
Sam : Evet doğru öncelikle bana yardımların için teşekkürler sana minnetarım
Anderson : Önemli değil dostum insanlık görevi. Peki sen ne soracaktın?
Sam : Lucy'i nereden tanıyorsun?
Anderson : Ben onunla ortaokulda tanışmıştım bana matematik dersinde yardım ederdi tam bir matematik canavarıydı
Sam : Anladım dostum teşekürler
Anderson : Peki sen nereden tanıyorsun? Yoksa aranızda bişey mi var
Sırıtarak sormuştu Anderson , Sam'de sırıtarak cevap verdi ;
Sam : Hayır tabii ki de sadece arkadaşız. Neyse dostum sonra görüşürüz
Anderson : Görüşürüz dostum.
Sam'in arkadaş sözcüğü içini burkmuştu fakat bu doğruydu sadece "arkadaş" lardı.
Okul çıkışı saatinde eve doğru yol almaya başlayan Sam'in omzuna bir el değdi arkasını dönen Sam Anderson'u gördü;
Anderson: Merhaba dostum bugün pek konuşamadık seninle yakından tanışmak isterdim doğrusu.
Sam: Bende isterdim
Anderson : Aklıma Lucy takıldı onunla nereden ve nasıl tanıştınız ?
Duraksadı Sam sanki Anderson Lucy'i seviyormuş diye düşündü.
Sam: 6 gündür tanışıyoruz dostum
Anderson : Arada 10 katı zaman farkı var ben 4 yıl sen 4 gün. Dedi ve ikisi beraber güldüler
Anderson: Lucy iyi kızdır dostum bence onu üzme.
Sam durdu ve düşündü bu söz onu şüphelendirdi acaba Lucy ondan hoşlanıyor olabilir miydi? Ve kendine şöyle dedi Sam "saçmalama dostum beni kimse sevmez" böyle hissediyordu Sam kendince
Sam : Hayır dostum tabii ki de üzmem.
Anderson: İyi dostum bak ne diyeceğim sana Weakley bölgesini biliyormusun?
Sam duraksadı ve şaşırdı orayı bir tek kendisinin bildiğini zannediyordu
Sam: Evet dostum biliyorum River nehrinin sonu olan müthiş gökdelen manzaralarının olduğu çimenlik arazi.
Anderson şaşırdı ve şöyle dedi;
Anderson : Evet dostum nasıl bildin?
Sam : Orası benim yuvam gibi hep oraya giderim
Anderson : Bu müthiş bir ara takılalım seninle orada olur mu?
Sam : Tabii ki dostum seve seve
Anderson : Ben buradan topuklayayım görüşürüz dostum
Diyerek 3 lü yol ayrımından gitmişti.
Anderson'un bu hareketi Sam'in gönlünü almayı başarmıştı Sam'in en ince noktasıydı Weakley bölgesi.
Sam Weakley'e doğru yol almaya başlamıştı aklında Anderson vardı sevmişti ona göre çok iyi bir kafa dengiydi Anderson. Sam Weakley bölgesine varınca karşıda Lucy'e rastladı sümbül çiçeklerinin ve çam ağaçlarının olduğu River nehrinin bitişi olan gökdelenlerin ve çimenliğin gün batımı manzarası olan yer Sam oraya "cennetten bir yer" ve ya " huzur noktası " diyordu. Lucy Sam'i farkedince ayağa kalktı birbirlerine gülümsediler . Sam konuşmaya başladı;
Sam: Selam
Lucy : Selam
Sam : Biraz dolaşalım mı?
Lucy : Olur
Sam : Bugün Anderson ile tanıştım çok iyi bir çocuktu kafa dengi kendiside bu bölgeyi biliyor
Lucy : Evet okul zamanlarında sınıf arkadaşlarımla gelirdik
Sam : Güzelmiş. Matematik canavarı olduğunu da söyledi Anderson.
Lucy : Evet ortaokulda öyleydim bu yüzden olduğum liseyi kazandım. Fakat şimdi matematiğe pek bir ilgim kalmadı artık daha çok tarih ile ilgileniyorum
Sam : Ne tesadüf bende öyle. Peki tarihte en sevdiğin konu nedir?
Lucy : Tabi ki de 2. Dünya savaşı ve Josef Stalin
Sam : Evet bende 2. Dünya savaşı fakat tek fark benim Hitleri sevmem
Lucy: Aslında bende Stalinden nefret ettiğim için Stalin demiştim. Güldüler sanki bu tesadüf onları bir duygusal yaklaşıma götürdü çıkan hafif rüzgar Lucy'nin omuzlarına az da olsa yetişen saçlarını hareket ettiriyordu Sam Lucy'nin saçlarına baktı ve dokundu hafif gülümseme oldu aralarında. Sam kızın saçlarına dokundu ve içten şöyle dedi;
Sam : Saçların çok güzel
Ve tekrar gülümsediler.
Akşam olmuştu ikiside evinin yolunu tuttu. Sam eve geldiğinde sadece kardeşi Alisonun olduğunu gördü. Sam Alisona sordu;
Sam : Tom ve Emily nerede?
Alison : Bilmiyorum henüz yoklar daha gelmediler
Sam : Anladım
Alison : Acıktın mı?
Sam : Evet seni düşünceli kardeş acıktım
Alison : Hadi hamburger getirelim
Sam : Olur ama annemin haberi olmaması lazım
Alison : Tamam arıyorum
Hamburger söylediler ve akşam yemeğini yediler saat 21.30 a geldiğinde hâlâ ebevenleri ortada yoktu fakat bu duruma alışkınlardı.
Ertesi sabah Sam okula gitti günlerden Çarşambaydı Lucy ile tanışalı tam 1 hafta olmuştu bunu Lucy'e söyleyip ona ilgi duyduğunu belirtmek istemişti. Telefonundan mesajlara girip Lucy'e ;
Sam : Bugün tanışmamızın tam 1. Haftası ❤️
Olarak bir mesaj attı ve Lucy'den cevap geldi;
Lucy : Saat henüz 18.30 değil heyecanlanma 😂
Şeklinde mesaj gelmişti , Sam gülümsemiş mutlu olmuştu çünkü Lucy'de ona ilgi duyuyor gibiydi.
Okulun öğle arası saatlerinde yeniden Anderson ile karşılaştı ve Anderson Sam'in yanına gelip;
Anderson : Merhaba dostum bugün takılıyormuyuz biralar benden.
Sam : Biralar senden olacaksa neden olmasın. Diyerek sıcakkanlı davranıyordu ona , Anderson güldü
Anderson: Tabii ki dostum senin için kadeh kaldıracağım bugün
Sam : Tamam o zaman 18.30 da Weakleyde hazır ol
Anderson : Tamamdır dostum akşama görüşürüz.
Sam'in aklına bir şey takılmıştı akşam vakti Weakleyde Lucy ile olsa nasıl olurdu fakat Lucy o gün gelemeyecekti bugün bir proje ödevini tamamlası gerekiyordu bu yüzden Sam'in içi rahattı. Okul çıkışı vakti gelmişti , Sam Anderson'u bekliyordu Anderson elinde 2 bira ile gülümseyerek geliyordu ev yaklaştı;
Anderson: Tamamdır dostum hadi gidip şu günbatımını izleyelim
Sam : Tamam dostum hadi gidelim.
Weakleye doğru giderken sigara içiyorlardı sohbet ediyorlardı öylecesine bölgeye yaklaşınca Sam'in " Cennetten bir parça" olarak adlandırdığı noktaya geldiler ve oturup biraları çıkardılar Anderson poşetin içinden kadeh çıkarmıştı. Gerçekten Sam için kadeh kaldıracaktı fakat Sam hâlâ Andersonun amacını anlayamadan gülümsüyordu sadece. İçmeye başladılar Anderson konuşmaya girdi;
Anderson : Bu dünyada kaybedebiliceğin çok şey var dostum işte bu yüzden kıymetini bil sevdiklerinin.
Sam : Çok haklısın dostum ama ailemi pek sevmiyorum özellikle annemi hep bize patlıyor hiç benle barışçıl olduğunu göremedim.
Anderson: Öyle deme dostum o senin annen benim annem öldü de noldu keşke annem hayatta olsaydı da tartışabileceğim ya da dertleşibleceğim bir anne isterdim isterse beni dövseydi sövseydi canı sağolsun onun.
Sam durdu ve düşündü acaba annesine karşı anlayışlı davranmalımıydı?
Saat 18.13 olmuştu gün yavaş yavaş batmaya başlıyordu ikisi de gökdelenleri ve günbatımını izliyordu bu manzara müthiş ve ötesiydi son yudumlarda Anderson , poşette ki kadehi çıkarıp son yudumu kadehe doldurdu ve kadeh kaldırıp şunları dedi;
Anderson : Seninle yeni nice dostluklara dostum ve Lucy ile sana mutlu bir hayat dilerim. Diyip kadeh kaldırdı. Fakat bir sorun vardı Lucy Sam'i seviyormuydu daha doğrusu hoşlanıyormuydu?
Gün batıyordu hava morlaşmaya başladı bulutlar turuncu olmaya başladı saat 18.25 idi ikiside kalktı ve vedalaştıktan sonra eve doğru yol aldılar. Sam eve ulaşınca telefonuna bir mesaj geldi mesajı yazan kişi Lucy idi;
Lucy : Bugün senin gibi iyi bir arkadaşla tanışmamın 1. Haftası ❤️
Şeklinde bir mesajdı , Sam içten içe yıkılmıştı çünkü Lucy onu sadece arkadaş olarak görüyordu.
Sam'in morali iyice bozulmuştu çünkü hoşlandığı kız onu sadece arkadaş olarak görüyordu...
Devam edecek...