Sıradaki oda jimin'indi. Bu evde neredeyse en çok onunla vakit geçirirdi. Ama sonra o da durgunlaşmıştı. Jungkook kapıyı tıklattı.
-Gelebilir miyim Hyung?-Gel Jungkook-ah. Bir şey mi oldu
Pantolonuma bakarak
-Galiba bunu indirmen gerekecek.
Önce bir yutkundu. Sonra konuştu:
-Tovbeliyim ben azdırma beni
-Neden sen beni hiç kırmazdın. Ne değişti?
-Aşık oldum.
-Sende mi?
-Başka kim oldu ki?
-Boşver. Kime aşık oldun.
-Söylemem ısrar etme.
-Bir şartla bunu indireceksin
-Gitmeyeceksin değil mi başımdan?
Yavaşça kafamı salladım. O da mutsuzca üzerime gelmeye başladı. Duygusuzda olsa geri dönüşü yoktu. Jimin onun dudaklarına yaklaştı.
Ama ikisinide haberi yoktu Taehyung'un onları dinlediginden. Gözü yaşlı bir şekilde içeri daldı. Ağlayarak konuştu:
-Bunu bana nasıl yaparsın Jimin-ah
-Hiçbir şey göründüğü gibi değil sana açıklayabilirim.
Taehyung dışarı çıktı jiminde onun peşinden. Yine yalnız kalmıştı Jungkook. Anlayamadan odasına doğru yol aldı. Anlaşılan bugün hiçbir hyungu musait değildi. Olsundu o da banyoda can çekişirdi. Yeterki hyungları mutlu olsun.