günler günleri kovalıyordu, lu on yedisine girmek üzereydi. ne kadar artık birini seçip evlenmesi gerekse de onun aklı hâlâ gemi'deki gördüğü o insandaydı.onu tekrar görebilmek için limanlara denizdeki yaratıkların gelmemesini sağlayan syreni sinu'nun yanında çıraklık yapıyordum günlerdir. yuvaya daha geç dönüyor, onu görebilmek için çabalıyordum. belki karaya çıkıp yürüyebilsem, insanlara onu sorabilsem daha kolay bulurdum. karaya çıkabilsem...
aklıma bu geldiğinden beri kafamı bu düşünce dolduruyordu. vir magnus'u bile dinlememeye başlamıştım, büyük adam'ımızı. sonuç olarak ise leydimin bana kızmasını, beni bunları yapmam için büyütmediğini dinlemek zorunda kalıyordum. diğer oceanum leydi ve vir magnus'un syrina'ları beni ayıplıyor, daha yakın olduklarım ise benim için endişeleniyordu. ben ise kafama takmıyordum.
o gün sinu işi uzun zamandır gözlediğim için tek başıma denememi önermişti. bunu duyduğumda mutluluktan haykırma hissiyatı gelse bile içimde tutmuştum. sinu ise anlamış gözüküyordu ki beni uyardı:
“o dişi insanı çok güzel bulduğunu biliyorum lu, ama unutma ki sen bir syreni'sin. kendini ona kaptırmamalısın, çok büyük hatalar yapabilirsin.”
sinu ne kadar haklı olsa da sadece o insanı görmek ve biraz daha izlemek istiyordum. ona karşı çok farklı bir duygu vardı içimde. ah o garip duygu beni nerelere sürüklüyordu...
...
ikinci bölümü attım bir de diğer yarısını şey yapayım😽
...
instagram: thedollzinblack
ŞİMDİ OKUDUĞUN
günahkâr |fiction [gxg]
Художественная прозаben küçükler korksun diye anlatılan aşkı yüzünden kabarcıklara dönüşmüş "Küçük Deniz Kızı" değildim. ama ben haramdan yana olmuş bir günahkârdım. ... lu, vurulduğu kadın için deniz halkı tarafından dışlanır ve kendini insana dönüştürme çabası ile u...