evlenmem için beş gün kalmıştı ve benim gözüme uyku girmiyordu. dört gün sonra layığımı seçmem gerekecekti ve ben çaresizdim. benim aklım hâlâ o kızda iken bu kesinlikle istemediğim bir evlilik olacaktı. eşimi üzmek istemiyordum.çok kötü bir durumdu bu, ne yapacağını bilememek. gece boyunca yaptığım gibi düşünmeye devam ettim. birden aklıma geldi, neden navis'e durumu anlatmayaydım ki? en yakın olduğum iki kişi sinu ile navis idi, onların bilmesinden ne gelirdi? ayrıca navis'i de sözde layığım olarak seçerdim.
yukarı baktım, güneş suyu aydınlatıyordu. ne kadar erken gitsem o kadar iyidir diye düşünüp bir çırpıda kalktım ve yolda yemek için biraz kum aldım. piscis'lerden birine navis'in yanına gittiğimi bildirdim. olabildiğimce hızlı davranarak navis'in evine yola koyuldum.
kısa sürede kapılarındaydım, deniz kabuklarını tıngırdatıp içeri daldım. navis neyse ki çoktan uyanmıştı. beni görünce şaşırdı ve biraz da paniğe kapıldı. ben ondan direk içeri daldığım için özür dilerken bana güldü ve sorun olmadığını söyledi. hemen yanına geçtim ve sohbet etmeye başladık.
içim hemen söylemek için yanıp tutuşurken sözcüklerin ağzımdan bir türlü çıkmadığını fark ettim. en yakın arkadaşıma söyleyecek olsam bile zordu. belki öncelikle onu layığım olarak seçeceğimi söylemeliydim. hal hatır sorma kısmını kısa tutmaya çalışıyordum ki söze girmem için mükemmel bir cümle söyledi navis:
“ee, layığınızı seçtiniz mi lu hanım?”
“oh, hayır. ve inanır mısın tam da bunun için gelmiştim.”
navis soluğunu tutar gibi oldu. onu heveslendirdiysem tanrı canımı alsaydı.
“bak navis, sen benim dostumsun. hevesini kursağında bırakmak da asla istemem. evet, düşündüğün gibi seni layığım olarak seçmeyi planlıyorum ama, ama-”
söyleyemiyordum. yere baktım. yüzüne bakabilecek cesareti bulamıyordum. beklemediğim bir anda sesini duydum:
“lu, belki ona kızacaksın ama sinu bana bahsetti, o dişi insana vuruldun. ve inan bana bir günahkâr bile olsan seni her daim koruyacağım. seni yargılamıyorum ve asla yargılamayacağım ama diğerlerinin yargılayacağını biliyorum. bana güven.”
yüzünde babacan bir ifade vardı. ona güveniyordum.
“bana yardım edecek misin?”
“sonuna kadar.”...
after all this time?
always... gibi oldu ama navis mükemmel biri ve lu'ya ne kadar yardım edecek bi' bilseniz💓
ŞİMDİ OKUDUĞUN
günahkâr |fiction [gxg]
Ficção Geralben küçükler korksun diye anlatılan aşkı yüzünden kabarcıklara dönüşmüş "Küçük Deniz Kızı" değildim. ama ben haramdan yana olmuş bir günahkârdım. ... lu, vurulduğu kadın için deniz halkı tarafından dışlanır ve kendini insana dönüştürme çabası ile u...