Özel Bölüm

376 19 0
                                    

Irena'nın Ağzından (1 Yıl Sonra)

Nerden başlamalıyım bilmiyorum. Hayatımız o kadar çok değişti ki. Bundan bir yıl öncesine kadar posterlerine bakıp iç geçirdiğim esmer tenli çocukla artık her sabah güne merhaba diyorum. Her sabah sağ tarafıma baktığımda onun kusursuz yüzünün her santimetre karesini inceliyorum. Neyse günümüze dönelim. Elina ve Kris evlilik hazırlıkları telaşı içindeler. Elina'yı bi görseniz o kadar mutlu ki tabi o mutlu diye ben daha çok mutluyum. Kris ise çok telaşlı ve şaşkın ama Elina'ya bakarken gözlerinin içi parlıyo resmen çocuğun. Kai mi? O hala sevgili modunda hiç evlilikten bahsetmedi tamam beni seviyor bende onu seviyorum ama her genç kız gibi bende gelinlik giymek istiyorum. Hatta bi gün Kai'nin yanında Elina ile başladık evlilikten söz etmeye ama nerdeee. Çok mutsuzum çoookk.

Elina'nın Ağzından

Şu anda bir kabinin içindeyim ve gelinlik deniyorum Kris ise dışarıda beni bekliyor nasıl heyecanlıyım anlatamam. Neyse ki giyinip dışarıya adımımı attım ve Kris'in şaşkın bakışlarıyla karşı karşıya kaldım

"Ç-çok güzel o-olmuşsun hayatım"dedi

Onun bu kekelemesine karşılık kıkırdadım ve yanağına minik bir öpücük kondurup arkamda duran aynadaki yansımama baktım. Bu gerçekten çok güzel. Şu an mutluluktan havalara uçabilirim düşünsenize aşık olduğunuz adamla evleniyorsunuz gerçekten tarif edilemez. Ben bunları düşünürken belime sarılan uzun kollarla arkama döndüm ve o kusursuz yüzle karşılaştım. Birbirimize bakıp gülerken Kris'in gözleri dudaklarımdaydı. Tamam birkaç kere öpüşmüştük ama burada da yapılmaz ki diye düşünürken dudaklarımı onun dolgun dudakları örtmüştü. Sanki ilk defa öpermiş gibi karnımda kelebekler uçuşuyordu. Birbirimizde ayrıldığımızda yanaklarımın kızardığına yemin edebilirdim. Bir yandan üzülüyordum ben burda mutlu mutlu gelinliklere bakarken canım arkadaşım evlilik teklifi bekliyordu ama hissediyorum yakında bir şeyler olacak...

Irena'nın Ağzından

Sabah güneşin ışıklarıyla uyanmıştım. Karnımın üstünde bi ağırlık vardı. Bu ağırlığın sebebini sağ tarafıma dönünce anlamıştım. Kai kolunu üstüme atmış ve başını omzuma yaslamıştı bu tatlılığa insan ne kadar kızabilir kii. Benim gibi hırçın bir kızın bile yumuşamasını sağlayan cinstendi. Dolgun dudaklarına bir öpücük kondurduğumda hafif kıpırdadı, ağzında bir şeyler geveledi bu onu daha da tatlı yapıyordu. Üstümdeki kolu nazikçe yatağa bıraktım ve banyoya yöneldim.

Yüzüme çarpan soğuk suyla kendime geldim. Mutfağa doğru yürüdüm ve buzdolabının kapağını açıp Kai'nin sevdiği olan tavukları çıkartıp gevşemesi için tezgahın üzerine bıraktım ve masayı hazırlamaya başladım.

Tavukları alıp tavaya döktüğüm yağın üzerine bıraktım. Sıçrayan yağlardan kaçmaya çalışırken arkamdan gelen kahkahaya kulak kabartıp o yöne doğru döndüm. Karşılaştığım manzara gülerek karnını tutan bir Kai idi. Gülmeyi bırakıp bana doğru yürüdü ve kollarını bana sardı ama ona kızgındım hemen yumuşamayacaktım.

"Günaydın aşkım" diyerek yanağıma bir öpücük kondurdu ona karşılık vermeyince bana dikkatlice bakıp.

"Bebeğim güldüğüm için kızdığını biliyorum ama gerçekten çok komiktin" dedi ve tekrar gülmeye başladı. Omzuna yumruk atacakken beni kolumdan kavrayıp dudaklarıma yapıştı. İlk başta şaşırmıştım ama hayır hayır ona karşılık vermeyecektim. Karşılık vermeyince benden ayrılıp yüzüne sinsi bir gülüş yerleştirip. "Sabah ne güzel öpüyodun şimdi ne oldu" dedi ve yanaklarımın kızarmasına neden oldu. Yüzündeki gülümseme hiç geçmemişti ve gittikçe gözümde daha tatlı oluyordu. En sonunda bana yavru köpek bakışları atınca daha fazla dayanamayıp ona bir öpücük verip tavuklara dönecekken "bu kadarcık mı?" Dedi ve beni kendine çekti ve dolgun dudaklarıyle dudaklarımı örttü. Ayrıldığımızda

EXO's LoveHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin