LUCY
İlk gün herkez için zordur dimi evet benim için de öyleydi kayıt falan filan işte sonra okulu dolaşmaya karar verdim acayip sıkılmıştım ilk ders için başlama zilinin çalalı 10 dakika olmuştu dersin ne olduğuyla ilgili en ufak bir fikrim dahi yoktu en sonunda okulun içine girdim panoya bakarak kendi adımı buldum Lucy Black sınıf 323 I bu nasıl bi sınıf numarasıdır acaba herneyse okul 7 katlıydı koridorlar sanki hiç bitmicek kadar uzundu tek binaydı ve acayip büyük bi bahçesi vardı orda sanırım antrenman için ayrılmış çok büyük bi alan vardı kapalıydı yani tellerle örgülüydü ve başında biri bekliyodu çok önemli bir yer olmalı heralde diye düşündüm ama pek takmadım okulun ilk katında 1-51 e kadar sınıflar vardı ikinci katta 51-151 e kadar sınıflar vardı merdivenleri çıkarken bacaklarımı hissetmemeye başlamıştım çok yükseklerdi okulun sınıfları çok orantısızdı 3.katta ise 151-323 yazıyodu heleşükür dedim ama sayılar çok saçmaydı bu kadar sınıfın olmasına imkan veremiyordum acaba en yüksek sınıf neresiydi herneyse bunları düşünürken koridorda yürüyodum ve sonunda sınıfımı bulmuştum içerde çok ses vardı heralde hoca girmemiştir diyip kapıyı açtım ve hızlıca içeri daldım birden sınıf sustu herkez yerine koşarak geçti ve dimdik durdu heralde beni hoca sanmışlardı bilmiyorum ama beni ilgilendirmez arka sırada boş bi yer gözüme kestirdim sıralar iki kişilikti ama o yerin yanında kim var görmedim o tarafa doğru yürüdüm ve sıraya çantamı attım sonra da kendim oturdum herkez birbirine baktılar ama sonra hepsi aynı anda oturdular ve bana bakmaya başladılar ilk önce niye bana baktıklarını anlayamadım sonra farkettim sınıftaki tek kız bendim arkama yaslanıcaktım ki içimden bi ses hayır dedi arkamı dönüp sıranın arkasına dikkatle baktım şeffaf bir ip ve ipin ucundakini göremiyorum ama dikkatle bakınca sıramın üstündeki kovayı gördüm heyy ben ne ara bunlara dikkat etmeye başladım herneyse sıradan hızlıca kalktım çantamı aldım ve ipe elimi geçirdim ip koptu ve sıranın üstündeki kova boş sıraya döküldü içinde minik minik solucanlar vardı herkez hala bana bakıyodu ben de herkeze bakmaya çalışıyodum baya sesli bir şekilde
"Ha haa çok komik kim düşündü bunu " dedim ve gerçekten gülmemiştim sadece ha haa demiştim herkez hala bana bakıyodu bi kişi hariç en önde arkası dönüktü ve tedirgin gibiydi sanki onun yanına gittim sırasına vurdum korktu ve geri çekildi aman tanrım tipe bakk öl de ölürüm tipi kaşı ve dudağını sol ve sağ alt kısımları delikti benden korktuğu her halikarda belliydi
"Ha-hayır ben yapmadım "dedi sesi titremişti resmen ona dik dik bakıyodum hala yanımdaki sırada oturan çocuk
"Ben düşündüm nolucak "demişti bile yanına gitmeye bile yeltenmedim çok sinirlenmiştim içimden keşke şu solucanlar onun suratına yapışsa diye düşündüm ve bu sadece bir düşünceydi ama oldu birden bütün solucanlar onun üstüne gitti ve suratına yapıştılar bu-bunu ben mi yapmıştım hala inanamıyorum ama şaşırmicaktım benden korkmaları lazımdı ki bidaha yapmasınlar o bağırmaya başladı solucanlar onun yüzünü kemiriyodu ben bunu istememiştim ki hemen konsantre oldum ve solucanları çöp kutusuna attırmayı başardım yüzü kanıyodu yanına yavaşça yaklaştım nefreti yüzünden okunuyodu iyice yüzüne sokularak
"Bidaha yapmazsın artık " dedim ve yüzünün düzelmesine konsantre oldum arkamı döndüğümde eski halindeydi hafifçe güldüm ve yeterince korkmuşlardı sırama oturdum ve kapı hızla açıldı
MERHABALARRR kısa oldu bu ama napalım bi akşamlık bu kadar yazabildim umarım beğenmişsinizdir iyi gecelerrrr :))))))
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölüm okulu
RandomAçıklamaya gerek yok ama kısacası bir okul ama bu çok farklı bir okul bu okulda işgence aletleri tanıtılıp nasıl kullanılacakları gösteriliyor kadavralar üzerinde nasıl insana işgence yaparak öldürülür gösteriliyor korkmanıza gerek yok bu okula sade...