❆ 13 ❆

3K 234 102
                                    


Taehyung Momo'yu sıkıca sarmaladı ve havaalanının bekleme alanına doğru ilerledi. Momo sabırsızca Tae'nin gömleğini çekiştirdi ve bir iki düğmenin açılmasına neden oldu.

"Momo , sakin ol meleğim. Baban birazdan gelecek. Yapabileceğimiz bir şey yok."

Momo kollarını birbirine doladı ve huysuzca önüne döndü. Tabi bir süre sonra sıkılınca Tae'ye sevimlilikler yaparak telefonunu almıştı.

Taehyung gülümsedi ve Momo'nun saçlarını okşayarak girişe baktı. Hoseok'un gelişi için çok heyecanlıydı. Onu cidden çok özlemişti. Etrafı süzdü ve alayla sırıttı. Magazinciler gizlenme konusun berbattı.

Arkasına yaslandı ve Momo'yu yanağından öptü. Yaklaşık yarım saat sonra Hoseok görünmüştü. Hemen Momo'yu kucağına aldı ve ona doğru ilerledi. Momo babasını fark edince sevinçle çığırdı ve yakın olmasalar bile kollarını uzattı.

Hoseok gülerek hızlandı ve yanların varınca Momo'yu kucağına aldı. Sımsıkı sarmalayarak öpücüklere boğdu ve kafasını minik boyna gömerek derince kokladı. Minik kızını çok özlemişti. Ona asırlar gibi gelmişti ayrı kaldıkları süre.

Momo'yu biraz daha öptükten sonra Momo'nun ilgisi yanlarında ki uzun boylu , gamzeli adama kaymıştı. Tanımamasına rağmen ona gitmek için çırpınıp mızmızlanmıştı. Eh , Namjoon çocuklara bayılırdı. Gülümseyerek kucakladı Momo'yu. Minik oğlunu da fazlasıyla özlemişti.

Taehyung onlara gülümsedi ve Hoseok'a döndü. Tam ağzını açacakken Hoseok'un ona sıkıca sarılmasıyla gülümsemesi genişledi. Kollarını minik bedene sıkıca doladı ve alnından öperek burnunu artık sarı olan saçlara gömdü.

"Meleğim...çok özledim seni."

"B-bende...bende özledim..."

Pekâla , bu Tae için yeterliydi. Özlediğini duydu ya , ölsede peşini bırakmazdı artık Hoseok'un.

Hoseok kafasını hafifçe kaldırdı ve Tae'nin yüzünü süzdü. Taehyung , Hoseok'un sevimliliğiyle eriyordu. Burnundan öptü ve yanağını ısırdı.

"YAH ! Acıdı !"

Hoseok mızmızlanarak çekildi ve yanağını okşadı. Taehyung sadece gülmekle yetinde ve Hoseok'u tekrardan göğsüne gömdü.

❆ ❆ ❆ ❆ ❆

Park Chanyeol eşini öperek yataktan kalktı ve kahvaltı hazırlamak için aşağı indi. Minik kızları eşini fazlasıyla yoruyordu.

Aşağı inmeden önce oğlunun odasına uğramış ve üstünü sıkıca örttükten sonra aşağı inmişti. Kahvaltıyı hazırlamaya başlarken televizyonu açtı ve herhangi bir magazin kanalında durdu.

Krepleri hazırlarken duyduğu isimle bir an durdu ve televizyona dikkat kesildi. Hoseok'un ve Taehyung'un birbirine sarmaş dolaş halini , Momo'nun kıkırdayarak kucağında ayaklarını salladığı adamı görünce tısladı.

"Kim Namjoon...sen de mi onun tarafındasın ?!"

Kim Namjoon , Park Chanyeol'un yakın arkadaşlarından biriydi. Fakat ne Chanyeol , ne de Taehyung birbirlerinden haberdardı. Namjoon ne yakın arkadaşının yaptıklarından haberdardı , ne de Hoseok'un bunları yaşayan kişi olduğundan.

Siniri üst seviyedeydi. Hem kızının hem de eski eşinin kıskançlığı vardı üstünde. Kızının onun yanında olmayışı , eski eşinin yerini dolduruşu...en çok koyan şey ise , Momo'nun ikinci babası olarak Taehyung'u görmesiydi.

Gözlerini kapattı ve derince soludu. Kendine gelmeliydi. Kızını terk etmişti , evlenmiş ve başka bir çocuk yaparak ona babalık yapmıştı. Şimdi bunun acısını ve kıskançlığını çekmeye hakkı yoktu. Yapacağı şey , kızını geri kazanmak için çabalamaktı.

Our LoveHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin