Tıpkı bir kedi
gibisin-3.bölüm"Ah shinsou-kun! Hoşgeldin~ İçeri girelim ikimiz için bişeyler sipariş ettim~~"
"Neden beni beklemedin ki midoriya? Neyse sonuçta parasını ben ödeyeceğim"
"Ne? hayır ben ödeyeceğim!"
"Bak midoriya bu yüzden kavga çıksın istemiyorum.. buraya dostluğumuzu pekiştirmek için geldim. Dostlar birbirine yardım eder değil mi? Birdaha buluşma ayarlarsak sen ödersin bu sefer olur mu? Hadi şimdi içeri girelim. Açlıktan ölücem!"
Hayır yalan söylüyorum.. seni ve tatlı yüzünü görmek için geldim
"Peki sen nasıl istersen öyle olsun shinsou-kun"
Birlikte cam kenarındaki masaya karşılıklı oturduk
Birkaç dakika sonra garson masaya birkaç alıştırmalık bıraktı ve gitti. Çikolatalı süt ve kedili kurabiyeler- dur ne kedili kurabiyeler mi?!?
M-midoriya a-ama ben bu sütü kediler gibi içmeden duramam..
Ayrıca kedili kurabiyeleri yiyemem.. onlar en az canlı kediler kadar tatlı! Onlara zarar veremem!
" Shinsou-kun neden sütünü içmiyorsun? Çikolatanın senin en sevdiğin şey olduğunu sanıyordum.."
"Şey ben yemesem de olur sen benim yerime ye olur mu?"
"Hadi ama benim hatrım için shinsou-kun~~ nolur beni kırma~~"
"T-tamam! Yeterki şu bakışı atmayı kes!!"
Bardağı elime aldım ve yavaşça dudaklarıma yaklaştırdım. Umarım dilimi çıkarmam! Ama bu neredeyse imkansız!
Ve evet dilimi çıkarıp minik minik yalayarak az az içmeye başladım çikolatalı sütümü
Ama bu bendim işe.. Bunu hep yapıyorum.. Ama kesin Midoriya'ya rezil oldum..
"Ne kadar da tatlısın shinsou-kun~~Tıpkı bir kedi gibisin~"
İçtiğim çikolatalı süt boğazıma takıldı ve öksürmeye başladım. Yanaklarımın kızardığını hissediyordum. Hemen elimi yanaklarıma koydum ve yüzümdeki kızarıklığı gizledim
"İ-iyimisin shinsou-kun? "
"İyiyim.. şey ben bi lavoboya gitmem lazım da bi iki dakikaya dönerim.."
"Tamam.. seninle gelmemi ister misin peki?"
"Hayır gelmene gerektiren bir durum değil! İyiyim ben"
"Peki öyle olsun.. "
Hızlıca masadan kalkıp lavaboya girdim. Yüzümü yıkadım. Biraz olsun yüzümdeki kızarıklar gitmişti. Kırmızıdan hafif açık pembeye dönmüştü..
Derin bir nefes aldım. Biraz daha durduktan sonra çıktım ve izuku'nun yanına döndüm. Masaya oturunca tekrar kocaman bir gülümseme yayıldı yüzünde.
"İyi olmana sevindim shinsou-kun~"
Bana hitoshi demen için nelerimi vermezdim..
Zaman hızla aktı seninle beraber konuşurken. Birşeyler daha yedik. Ben ödemiştim parasını. Ama benim için önemli olan para değil izuku ve onun mutluluğu
Kendi evime dönünce yatağıma uzandım. Bugün olanları düşünmeden edemedim
O olanları hatırladıkca yanaklarım tekrar kızardı
Sana ne zaman açılcağım ben izuku?.. Bunu yapacak cesareti keşke kendimde bulabilsem
-¥-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ETKİ ALTINDA // SHINDEKU//
Short StoryİLK TÜRKÇE SHINDEKU KİTABI!¡! ●midoriya gözlerin beni kendine çekiyor -shinsou ●bu hayatta verebileceğim en büyük hediye sana olan aşkım - shinsou ● o gözleri ile beni izlerken çoktan etkisi altına girmiş ve esiri olmuştum -midoriya ●günler geçse...