bu videoyu da izleyebilirsiniz çok temiz özetlenmiş.
***
hayatının bir döneminde kpopla uğraşmış kişilerin terapi masraflarını da idollerin karşılaması gerekiyor bence.
çünkü ortam eğlenceli gibi gözüküyor, ama girdikten sonra o kadar yoruyor ve psikolojik olarak o kadar yıpranıyorsun ki, bir süre sonra bazı şeyleri tamamen otomatiğe bağlıyorsun. mesela idolün yeni bir albüm mü çıkardı, "dinle!" yeni mv mi yayınladı, "izle!" ama bir kere izlemek yetmez tabii, defalarca izle ve bunun için zamanını harca, şarkıyı beğenmemiş olsan bile (stream önemli 😉) biri idolüne bir laf mı etti, onu canın pahasına savun. defalarca fanwar'a gir, linçle linçlen vs vs bunlar insanın psikolojisini ciddi anlamda yoran şeyler.
yani müzik dinleyeceğiz elbette ama benim şu opinions kitabını yazmam bile başlı başına psikoloji yoran bir şeydi aslında. hele de o yaşta böyle salak salak şeylerle uğraştığım için utanıyorum kendimden.
btw kpop dinlediğim için değil; bu kitabı yazmaya harcadığım zaman için, psikoloji yoran fanlar ve aslında hiçbir şeye değmeyecek, bana hiçbir getirisi olmayacak idollerimi savunduğum kelimeler için arada bir vicdan yapıyorum jdhbcvdhgw öyle işte.
şu an kpop dinlemiyorum, ama bu ileride dinlemeyeceğim anlamına gelmiyor, yine de emin olduğum bir şey var ki; bir daha asla variety show izlemem, asla opinion yazmam (valla bu bölüm son) ve kpop'ın sadece "müzik" kısmıyla ilgilenirim muhtemelen.
benim bu aydınlanmam aslında biraz variety dışı sanatçıları dinlemeye daha fazla vakit ayırmamla başladı (taylor swift, mitski, arctic monkeys, sezen aksu vs vs) o zaman gerçek müziği ve nasıl yapıldığını fark ettim ve en sonunda istemsiz bir şekilde kpoptan koptum.
şimdi dürüst olun, baktığınızda idolünüzü en çok ne için seviyorsunuz? müthiş bir sesi olduğu için mi? yoksa harika dans ettiği için mi? acaba söz yazarlığı sizi etkilediği için mi?
yoksa varyete showlarda kendinize yakın hissetiğiniz ve kendinizden bir parça bulduğunuz için mi?
elbette yetenekleri, onları sevmeniz için yeterli olabilecek faktörler. ama ben kendime dürüst olarak, "onları ne için takip ediyordun?" diye sorduğumda aldığım cevap, "çünkü beni yakın hissettiriyorlardı" oldu. zaten asıl problem de burada başlıyor.
sektöre baktığınızda büyük çoğunluk idollerin aslında aman aman yetenekli değil de; biraz visual, biraz da samimiyetle ön plana çıktığını görüyoruz.
bakın yeteneksizler demiyorum, ama dürüst olalım, hangimiz jisoo'yu debut zamanı yeteneği için bias seçtik? zannediyorum %90 kesim samimiyeti ve güzelliği için takip ediyordu onu. ki bunda bir problem yok, insanları dış görünüşü için de sevebilirsiniz (mesela benim kpopla ilgilenmeyi bırakmama rağmen instagramda jennie ve jisoo'yu hala takip ediyor oluşum.) onlar "sanatçı" diyorsunuz ya, ama ben artık müzikleriyle ilgilenmiyorum, fakat tarzları ve davranışları için onları takip ediyorum. çünkü onlar sanatçı değil, idoller aslında. idol de zaten gerek dış görünüşü, gerek davranışları ve gerek yetenekleriyle başka insanlara ilham veren kişilerdir.
tabii ki yeteneğiyle sektörde parlayabilen idollere de haksızlık etmeyelim, her yerde olduğu gibi kpopta da varlar. ama büyük çoğunluk idollerin debutu biraz yetenek ama fazlaca varyete ve visual sayesinde oluyor (sonradan kendilerini geliştirenler de var elbette, onlara büyük bir saygı duyuyorum.) kısacası büyük çoğunluğun "wow" dedirten yetenekleri yok.
aslında burada biraz da size değinmek istiyorum. aslında siz kimsiniz? kpop fanı kimliğinizi bir kenara bırakınca, sizden geriye ne kalıyor? yoksa kendinizi kpop fanlığının dışında bir sıfata koyamıyor musunuz?
bunu ben de yaşadım, özellikle lisede arkadaş edinmeye çalışırken fark ettim ki, ben sadece bir kpop fanıyım, başka hiçbir vasfım yok (ki 14 yaşında biri için normal sayılabilir, ama benim için değildi) bunu fark edince dehşete düştüm ve kpop dışında ne varsa yapmaya başladım (ki bu da yanlış bir şey) sonunda kendimi yakaladığımda ben ne kpop fanı, ne de başka bir şeydim. çok korkmuştum, elimdeki tek vasfı da kaybetmiş gibiydim ve galiba hayatımın sonuna kadar bomboş bir insan olarak yaşayıp ölecektim. (bu triplere girerken 15 yaşındaydım btw)
sonra kendimi toparladım, pandemi de şaşırtıcı bir şekilde bana yardımcı oldu.
kısaca kendinizi sadece bir sektöre ve müzik türüne adamayın. başınızı kaldırıp etrafa bakmak aslında size düşünebileceğinizden çok daha fazla şey katabilir. sadece sizinle aynı görüşte değil, zıt görüşte insanları da dinleyin, onlarla empati yapmaya çalışın. onları illa haklı bulmak zorundasınız demiyorum, ama en azından dinleyin. ben aslında her şeye böyle başladım ve gerisi kelimenin tam anlamıyla çorap söküğü gibi geldi.
***
bu kadardı... buraya kadar sabredip okuduysanız hepinize kocaman öpücükler MUAHHH (cümlelerin arasında bağlantı bazen kopuk olabilir, bunun için üzgünüm ama kimya çalışmam gerekirken bu bölümü yazdığım ve aklım kimyada olduğu için böyle oldu, özür :(
slayy
ŞİMDİ OKUDUĞUN
kpop opinions
Acakbes yil once kpop hakkinda fikirlerimi yazmak gibi bir hata yaptim maalesef anilarin hatrina silmedim. ben kitabi ciddiye almiyorum siz de ciddiye almazsanız sevinirim