Enes: sen kimsin? (09.34)
Enes: seni tanıyor muyum? (09.34)
05*********: hayır. (09.34)
05*********: hayır, çünkü lanet olsun ki beni bir kez olsun görmedin. (09.34)
05*********: belki yüzlerce kez baktın ama bir kez olsun görmedin. (09.34)
05******...
Işık: her zaman ki gibi çok yakışıklı görünüyorsun. (22.20)
Işık: dikkate et kızlar kapmasın. :) (22.20)
Enes: burada mısın? (22.37)
Işık:
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Enes: siktir! (22.38)
Enes: cidden buradasın. (22.38)
Işık: evet. (22.38)
Enes: bulacağım seni. (22.39)
Enes: burada kal. (22.39)
Görüldü
Işık[çevrimdışı]
•••
Elimdeki meyve kokteyliyi kafama dikledim ve bakışlarımı kalabalığın arasından Tuğhan'ı görmeye çalışan Begüm'e çevirdim. "Ben kaçıyorum"
Mavi gözlerini pörtleterek bana baktı. "Ne! Saçmalama, daha yeni geldik. Beni burada tek mi bırakacaksın?"
Begüm'ün ısrarları sonucunda tanımadığımız birinin doğum günü partisine gelmiştik.
Beni salmayacağını anladığımda yalan söyledim. "Begüm, ağrım var. Sen eğlen ben gideyim."
"Pekala, sen bilirsin. Git ve dinlen."
Vedalaştıktan sonra Enes'in beni görmesinden korkarak kalabalığın arasından sıyrıldım ve bir taksiye binip eve döndüm.
•••
Işık'ın attığı fotoğrafa bir kez daha baktım ve daha sonra Tuğhan'a gösterdim. "Bak oğlum, bu elbiseyi giyen bi kızı görünce direk bana getir tamam mı?"
"Bu kim? Nasıl getiricem?"
"Kim olduğunu sonra söylerim, at omuzuna getir işte. Hadi!"
Dans edenlerin arasından geçerek etrafa bakmaya başladım. Etrafta çok fazla siyah elbise giyen kız vardı ama hiç biri fotoğraftaki gibi değildi.
Kısa süre sonra Tuğhan ile evin dış kapısında karşılaştığımızda "Lan şu kız o elbiseden giymiş sanki" dedi parmağıyla taksiye binen ve bize arkası dönük olan kızı göstererek. "Hassiktir, oğlum koş koş!"
Tuğhan ile taksiye yetişebilmek için koşabildiğimiz kadar hızlı koştuk ama yetişemedik. Işık'ın sadece ince bedenini görmüştüm o kadar. Bir daha onu görsem tanıyabileceğimi sanmıyordum.
Tuğhan ile nefes nefese kalmış bir şekilde kaldırıma oturduk. "Kimdi o?"
"Işık"
"Işık kim lan"
"Bana anonim olarak yazan kız"
"Adı ışıkmıymış"
"Hayır adını söylemedi ama onu ışık diye kaydedebileceği söyledi"
"Sen bu kıza iyice bağlandın ha."
"Siktir git lan"
"Ciddiyim onu nasıl bulmayı düşünüyorsun? Bana kız hakkında bildiklerini söyle."
"Onun hakkında hiç bi sikim bilmiyorum!"
"Hassiktir o zaman işimiz zor."
"Sigaran var mı?"
"Sen sigara içmezsin ki."
"İçesim geldi lan sanane"
Tuğhan'ın verdiği dalıp yakıp içime çektim. "Onu bulmam lazım"
"Onun hakkında bir şeyler öğrenmeye bak, gerisi kolay"
