Jimin:
"Her şey senin için. Üzgünüm öykü...
Belki hiçbir zaman sana gerçeği söylemeye cesaretim olmayacak. O yüzden hayalimizi sen yokken ben gerçekleştiricem ben söyleyemesem bile belki sen anlarsın. Çıkış yaptıktan sonra....
Ama merak etme. Sevgilin var madem şimdi vermiycem. İlerde belki veririm. Ama seni hep sevicem.. Sevgilinin olması bunu değiştiremez. Unutma "Daha yazacak bi şeyim yok. Sevgilisi varken daha fazla onu rahatsız edemezdim. Kağıdı katladıktan sonra zarfa koydum.
Üzerime çöken yorgunluk. Bütün bedenimi ele geçirdi.
Uçağın kalkmasına daha 2 saat vardı. Kendimi yatağa atıp gözlerimi kapadım. Biraz dinlenmek iyi gelecekti.
....
"Jimin! Hazır mısın?? "
Yoongi nin hayvan gibi anırmasından uyku uyumak ne mümkün.
Yataktan kalkıp sürüne sürüne kapıyı açmaya gittim.
" Ne var lan!? "
Gözlerimi hafif aralayıp ona bakarken o da elindeki telefonu bana çevirip saati gösterdi.
" hassiktir! Bekle geliyorum. "
" zahmet olacak sana ama"
Kapıyı Yoongi nin suratına kapattım banyo ya girip elimi yüzümü yıkadım. Daha sonra yatağın önünde duran valizi de alıp odadan çıktım.
Yoongi deli gibi heyecanlıydı. Koridorda dolanıp duruyordu. Beni fark edince küfür ede ede aşağı indi. Bende arkasından aşağı indim.
Taxi çoktan gelmişti. Valizeri bagaja koyup bende bindim.
....
Havaalanı na geldik. Hiç sevmem havaalanlarını. Hep bi ayrılğı anımsatır bana. Neyseki hiç beklemeden direk bindik uçağa. Son anda yetişmiştik .
Yoongi kemerini takıp telefonuna son kez baktı. Daha sonra telefonu uçak moduna alıp cebine koydu.
Bi süre dışarı baktıktan sonra başını koltuğa dayandığı gibi uyumaya başladı.
Bense kemerimi takıp telefon elimde salak salak öyküden mesaj bekliyodum. Gelmeyeceğini bile bile.
"ÖYKÜ den mesaj bekliyosan. Boşuna bekleme. Kapat o telefonu "
AZ önce uyumaya başlamıştı bu ne şimdi ya...
Ama haklıydı. Boşuna bekliyordum.
Daha fazla uzatmadan telefonuu
Uçak moduna alıp kulaklığımı taktım. Müzik kısmına girip sevdiğim bir şarkıyı açtım .Gözlerimi kapatıp. Sadece öykü yü düşündüm....
ÖYKÜ :
" Tae. Yoruldum. İnsaf azcık ya!! "
Sürüne sürüne peşinden koşmam hoşuna gitti sanırım. Ya ben senin alışverişine yardım etmek zorunda değilim ama......
" Tae. Bu yaptığın resmen işkence. Kendi alışveriş ini kendin yap. Yoruldum ben. Oturucam şu kafede işin bitince gelip alırsın beni. "
Elimdeki poşetleri de onun üstüne yığıp biraz illerdeki kafeye girdim. Tae de arkamdan demin bana yaptırdığı gibi Sürüne sürüne geliyodu....
" ÖYKÜ. Tamam biraz dinlenelim. Sonra eve gidelim. Zaten bitti alışveriş. "
İkimiz de birer birer kahve içip hesabı tae ye ödeddikten sonra kalktık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fake Love
Romanceturkiye ye tasinan park jimin bi kizla tanisir ve (6 yildir ozel turkce ders aldigi icin turkiye de yasamak onu pek zorlamaz ) ama jimin in tanistigi bu kiz diger tum uyelerle iyi anlasir ama jimin e karsi hep bi soguk davranir... fakat jimin bu kiz...