Jisoo şekilden şekile giriyordu yerinde. Sinirliydi o kıza. Sonuç olarak kardeşim dediği kişiyi aldatmaştı. Jimin ise dolu gözlerle oraya bakıyordu. Biri ile el ele tutuşmuştu kız. Aptal syung diye içinden geçirdi Jisoo. Kardeşinin ağlamasına dayanamadı jisoo. Jimin'in elinden tuttu ve o tarafa doğru yürüdü.Jimin şaşırmıştı. Bir çırpıda yüzündeki ağlama izlerini sildi. Jisoo'nun ne yaptığını anlamamıştı. Jisoo oradan geçerken hızla syung'a çarptı. Bilerek yapmıştı bunu. Kız yere düşmüştü. Jisoo'nun planı tıkır tıkır işliyordu.
"Önüne baksana be !!"
"Asıl sen önün-"
"A syung sen miydin pardon ya"
Syung jisoo'nun sesini duyduğu gibi ayağa kalktı. Tam o sırada jisoo ve jimin'in birleşmiş ellerini gördü. Sinirlendi.Bu çocuk ondan sonra sevgili yapmayacağına yemin etmişti. Fakat şuan tam sevgili gibi duruyorlardı. Jisoo syung'un bakışlarını jimin ile birleşmiş olan ellerinde olduğunu gördüğünde sırıttı.
"Ah sanırım çok şaşırdın syung."
"Ha ne ?"
"Diyorum ellerimize baktığına göre şaşırdın biraz."
"Şey neden şaşırıyım ki sonuçta iki arkadaş el ele tutuşabilir."
"*kahkaha atarak* biz eskiden arkadaştık syung şimdi sevgiliyiz"
Syung şaşkın ve sinirli bir şekilde onlara bakarken. Jimin olan biteni yeni anlıyor ve syung'un yüz ifadesini seyrediyordu. Açıkçası bu surat ifadesi onu mutlu etmişti. Jisoo'ya sonradan bunun için çok teşekkür edeceğini aklının bir kenarına not etti. Sonra ise ellerini ayırarak jisoo'yu kendine çekti. Ve beline elini atarak sarıldı.
Jisoo ilk başta şaşırsada sonradan oda ellerini jimin'in sırtına doğru atarak sarıldı. Syung çıldırmış bir şekilde ikisine bakıyordu. Jisoo jimin'in ayrıldı
"Neyse biz gidelim."
"Aynen görüşürüz syung."
Dedikten sonra yine bir süre elleri birleşik bir şekilde oradan ayrıldılar. En sonunda jisoo uzaklaştıklarına karar vererek jimin'in elini bıraktı.
"Nasıldım?"
"Sana çok teşekkür ederim jisoo."
"Bir şey değil.Sen de ayak uydurdun sana da aferim diyelim bari."
"Malesef senin kadar oscarlık yok bizde jisoo hanım"
Diyerek sırıttı jimin. Jisoo da ona gözlerini kısarak baktı. Sonra ikiside gülmeye başladılar.
"Ama kızın nasıl beti benzi attı."
"Evet biraz öyle oldu."
"Oh oldu benim kardeşimi üzmek ne demek anlasın p*ç."
"Hey ben üzülmedim bir kere."
"Jimin üzüldün şimdi bana ağzımı açtırma kanka."
"Tamam azıcık üzüldüm."
"Değdi mi değmedi. Bir daha o o****u için üzülme. Üzülürsen bak vallaha taehyung, jungkook ve lisa'nın üstüne salarım."
"Aman kalsın en son neler oldu sen de gördün ayrıca götüm hala sızlıyor."
Jisoo jimin'in bu dediği ile kahkahasına engel olamadı. Bir süre sonra jimin de ona katıldı. O sırada jungkook bir elini jisoo'nun bir elini jimin'in omzuna attı ve konuşmaya başladı.
"Neye gülüyoruz gençlik."
"Jimin'in vefat eden poposuna jungkook."
Dediğinde jungkook da bir kahkaha patlattı. Arkadan gelen taehyung, jennie,rose ve lisa da bu cevabı duymuş olacaklardı ki gülerek geliyorlardı. Sonra birden tae parmağını bir jisoo'da bir jimin'de gezdirerek konuştu.
"Siz bizsiz ne halt karıştırıyorsunuz."
Jimin ve jisoo birbirlerine bir bakış attılar. Azıcık onlarlada oynasalar birşey olmazdı herhalde.
"Sevgilimle geçemez miyim taehyung?"
"NEYYY? JİMİN NE DİYORSUN SEN ??"
"Ne yani biz sevgili olamaz mıyız?"
"Hayır!"
"NEDEN TAE ????"
"Bilmem bir anlık gaza geldim neyse."
Herkes tae'ye 'salak mısın' bakışı atarken o da 'kesin sesinizi' bakışı atıyordu. Jennie ise tae'ye 'kimse konuşmadı zaten özürlü' bakışını atınca taehyung eliyle ağzına hayali bir fermuar çekti. Bir anda lisa konuya daldı.
"Ben zaten anlamıştım."
"Başka götünden uyduracağın kelime kaldı mı lisa'cım ."
Dedi jungkook. Hepsi gülerken bir tek lisa gözlerini kısmış jungkook'a bakıyordu.
"Jungkook şimdi bana küfür ettirme olur mu ?"
"Sustum."
Jimin dayanamayarak kahkaha attı. Jisoo ise ne yaptın bütün heyecan gitti diye dudak büzdü.
"Biz şaka yaptık anasını satayım."
"Herşeyi altüst ettin sivri zeka."
Hepsi derin bir oh çekti o kadar sap'ın içinde bir çift olursa. Düşünmek bile korkutucuydu. Zil çaldı. Ders tarihti. Bu ders de garip bir şekilde bütün sınıflar birleşiyordu. Hızla sınıfa gittiler.
Öğretmen içeri girdi. Ve konuşmaya başladı.
"Evet çocuklar bugün dersimiz eski evler. bu evler genellikle büyülü olur. Şimdi sizi 7 kişilik gruplara ayıracağım sonra ise bu eski evlerden herhangi bir tanesine gitmenizi isteyeceğim. Orada araştırma yapıp Bir dosya halinde bana vereceksiniz. Buna göre ders notu vereceğim. Dikkat edin aynı ev olmasın yoksa iki grubunda notu 0 olur haberiniz olsun. Şimdi kendiniz grup olun kalanları ise ben grup yapacağım."
Hemen jisoo ,jennie ,lisa ,rose, taehyung ,jungkook ve jimin yanyana geldiler. Birbirine sırıtarak baktılar. Bu açıkçası eğlenceli olacaktı. Birbirlerinin korkularını öğreneceklerdi.
Fakat jisoo şuan mutlu değildi hissediyordu. Seçtikleri evde kötü bir şey olacaktı. Ve birisi zarar görecekti. Ama o zararın kendisine geleceğinden haberi yoktu...
Evet bir dahaki bölümde olaylara tam giriş yapacağım.
Sizce jisoo ya ne olacak??
Her neyse vote vermeyi unutmayın sizi seviyorum 💞
Vote : 4
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TOY | yoonsoo
Fanfiction"Kırılmış kanatlar, incinmiş kalpler, kaybolan ruhlar... Söylesene Kara melek, Sen buradasın diye mi yağmur yağıyor ? Yoksa bulutlar da mı bize ağlıyor?"