uzun bir sürenin ardından, yeniden merhaba!
şimdiden sizi sıkmayacağım ama
bölümün sonuna koyduğum notu okumanızı ve
bu güzel anı beraber yaşamayı çok isterim
şimdilik özel bölüme geçelim.
slut taekook'una yakışır, yoğun duygulu bir bölüm yazmak için çabaladım
umarım beğenirsiniz.
toyluk ve tecrübesizlik.
tecrübesizlik ve hata.
hata ve cefa.
cefa ve gözyaşı.
gözyaşı ve acı.
acı ve kompleks.
kompleks ve karanlık.
karanlık ve iyilik.
iyilik ve merhamet.
merhamet ve sefa.
sefa ve aşk.
aşk ve ihtiras.
ihtiras ve arzu.
jeon jeongguk ve kim taehyung.
"ah- yavaşla!"
jeongguk inlemeleri arasında gülerek konuşmuş, taehyung ise anında hareket etmeyi kesmişti. o da en az jeongguk kadar heyecanlıydı ve bu heyecanı yüzünden sevgilisinin canını acıtabileceği ihtimalini düşünmüştü.
hareketler kesilince, jeongguk ellerini sevgilisinin ensesinde birleştirmişti.
"gece uzun taehyung, biraz yavaş gidelim."
taehyung gözlerini kırpıştırarak birkaç saniye jeongguk'a bakmış ve ardından onun güzel gülümsemesinden öperek, yavaşça hareketlerine devam etmişti. loş ve gözlerini yormayan soluk sarı bir ışık sayesinde, altındaki beden bir yıldız misali parlıyordu.
sahi, o bembeyaz, parlak bir ay olabilir miydi?
"aether jeongguk, ay tanrıçası jeon jeongguk."
sıcaklığı sevgilisinin içinde usul usul kaymaya devam ederken, jeongguk ufak bir inilti eşliğinde sevgilisini cevaplamıştı. sesinde bir tutam şaşkınlık vardı.
"mitolojiyle ilgilendiğini bilmiyordum."
taehyung ise hoş bir şekilde gülümseyerek hareketlerine devam ediyordu.
"mitolojiyle ilgilenmiyordum, sen karşıma çıkana dek."
jeongguk tatmin olmuş kıkırtısını odanın duvarlarına yankılanmak üzere bıraktıktan sonra, dudakları arasından başka bir inilti daha kaçırmıştı. sessiz olmalıydı, yan odada uyuyan bir josh vardı ve ona ayıp etmemeleri gerekiyordu.
