Günlük

Bölüm 3 : Tehlikeli Oyun

05.03.2013   /  Perşembe

Dün gece gene aynı saatte rahatsız etti beni.Yorganımın üstümden yavaş yavaş çekildiğini hissettim ve yüzümde onun nefesini hissettim.İrkilerek uyandığımda uyurken kapatmış olduğum pencerem açıktı ve perdemin üstünde kül izleri vardı.Aynalara her baktığımda tuhaf şeyler oluyor.Uyurgezerlik yapmaya başladım oysa ki hiç böyle bir problemim olmamıştı.Bir sabah kalktığımda annem bahçede ağaçların hemen yanında uyandırdı beni,psikolojim bozuk olduğunu hatta delirdiğimi düşünüyorlar..Şu an bile bu satırları yazarken beni izlediğini hissedebiliyorum..

Bölüm 3 

Belial'i parti için ikna ettikden sonra yola koyulduk.Küçükçekmece de göl kenarlarında bir yere gittik.6 katlı bir apartmanın teras katına çıkıcaktık,partimiz ordaydı.Eski bir binaydı 99 depreminde ağır hasar almasına rağmen bugün ayakta duruyor.Tabi bu binanın sağlamlığından çok deprem zamanlarında cebine para indirmek için hafif hasar anlaşmaları yapan kurumlar sayesindeydi bu.Binanın içi insan burnunda tuhaf bir koku bırakan eski kıyafetler gibi kokuyordu.Belial aracı park etmek için uğraşırken ben merdivenlerden hafif adımlarla yukarı doğru çıkıyordum.1.katı tam bitiriyordum ki bir anda başım dönmeye başladı,gözüm kararmıştı tam yere düşüceğim sırada nasıl geldiğini bile anlamadığım  belial belimden yakaladı beni.Merdiven basamaklarına biraz oturduk çantamdan suyumu çıkardım biraz elimi ve yüzümü ıslattım.Oturmak iyi gelmişti sanırım tansiyonum düştü.10 veya 15 dakika kadar oturdukdan sonra merdivenleri çıkmaya devam ettik,bu sırada sohbetimiz devam ediyor,ona bizim arkadaşlardan bahsediyordum.Partinin olduğu daire sonunda gelebilmiştik.Kapı açıldığında bizi serap karşıladı tabi yanımda ki kişiyi görünce ne alaka der gibi yüzüme tuhaf tuhaf baktı birbirimize sarılırken ve ne olduğunu hemen anlatıcaksın der gibi sıktı elimi.Belial'i arkadaşlarla tanıştırdım,Sanki daha önceden onları tanıyormuşçasına sohbete girdi sıkı fıkı oldu herkez ile.Serap ve pınar beni hemen mutfağa çektiler,olanları bir an önce anlatmam için..Pınar göz bebeklerini büyütmüş dudaklarımından çıkıcak kelimeleri sabırsızlıkla bekliyordu,baştan sona herşeyi anlattım tabiki bende.Bana biraz kızdılar bu kadar çabuk nasıl güvenirde aramıza getirirsin diye fakat bu soruya cevap verememiştim.Oldu birkere deyip geçiştirdim,aslında bende pek takılmıyordum buna sonuçta iyi niyetli,efendi biriydi..Tekrar içeriye partiye katıldık.Hypnogaja-here comes the rain again çalıyordu bu en sevdiğim parçaydı.Geçmişe götürüyordu beni hafızamın karanlık yerlerinde kalmış hatıralarıma ışık tutuyor beni onlarla yüzleştiriyordu.Hep bir ağızdan şarkının nakaratını söylüyor içki kadehlerimizi havaya kaldırıyorduk.Sonra Cem pınarı dans etmek için kaldırdı herkez birbirini dansa kaldırıyordu bir anda yanımda belial belirdi.-Dans etmek istermisin ?.Teklifini geri çeviremezdim,kabul ettim.

Zaman geçiyordu herkez birbiriyle çok iyi kaynaşmıştı.Sohbetler ediyor kahkahalar atıyor alkolünde verdiği çakır keyifle saçma sapan şeylere gülüyorduk.Bir ara mustafa ortadan kayboldu ve geri döndüğünde elinde tuhaf şeyler vardı..

- Evet arkadaşlar bana odaklanın şimdi !! Bildiğiniz gibi uzun süredir Telekinezi ile ilgileniyorum ve bu konuda baya ilerlediğimide söyleyebilirim.Size ufak bir gösteri yapmayı düşünüyorum.Metin sen televizyonculuk okuyorsun al bu kamerayı ve hayatının ilk filmini çekme fırsatını değerlendir..

Hepimiz heycanla bekliyorduk ilginç bir deneyim olucaktı.Mustafanın parapsikoloji ve farklı ilimler ile ilgilendiğini biliyorduk ama bunu ne derece yapıyor bilmiyorduk meraklıydı bu işlere hep.Metin hemen kamerayı aldı kayıt için hazırladı.Salonun ortasında bulunan masaya heycanla oturduk hepimiz..Mustafa önüne bir bardak su koydu önce..